Eskişehir Doğa Aktiviteleri Grubu (ESDAG) üyeleri, Türkmendağı'na bir yürüyüş düzenledi. Bu yürüyüş esnasında şehit mezarlarını keşfeden grup üyeleri, araştırmalar sonucu alanın eski yerleşim yeri olduğunu belirledi. Söz konusu Yemen'de yaşanan savaşlar sırasında bir çok kişi köyden ayrılarak cepheye giderken, Kurtuluş Savaşı sırasında da Belce üzerine düşeni yapmış. Belki bu sebepten belki de göçlerden dolayı Belce'de yıllardır kimse yaşamıyor. Tam Eskişehir ile Kütahya'nın sınırında bulunan Belce'de, bir kaç eski evden kalma taş yığını dışında başka bir şey de bulunmuyor. Sonradan yapılan bir evin dışında Belce tam anlamıyla unutulmuş. Köyün girişinde yer alan şehitlik ise bakımsız bir halde duruyor. Tel örgü ile çevrilen şehitlikte yatan isimsiz kahramanlar, tekrar hatırlanmayı bekliyor.
"ANTRENMAN YAPARKEN BURAYI KEŞFETTİK"
Belce'nin unutulmaması için köye ilk turu yine ESDAG üyeleri 50 kişiyle yaparken, katılımcılar bedenleriyle "Afrin" yazarak şehitleri andı. Belce Köyü'ndeki şehitlikte bulunan Türk bayraklarının yenilenmesinin ardından üyeler İstiklal Marşı'nı okudu. Yapılan tur ve Belce Köyü hakkında bilgiler veren ESDAG öncüsü Gökay Konuk, şehit mezarlarının bakımsızlığına dikkat çekti. Köyden geriye sadece şehit mezarlarının kaldığını anlatan Konuk, "Türkmen Dağlarının zirvesine yakın bir yerdeyiz. Buraya Belce yerleşkesi diyelim çünkü köye dair bir kalıntı kalmamış ve yaşayan kimse yok. 1800'lü yıllarda Belce Köyü kurulmuş. Buradan Yemen'e askerler gitmiş. 29 asker gitmiş ve geri dönen olmamış. Kurtuluş Savaşı'nda da şehit veren bir köymüş. Burada bir de şehitliğimiz var. Ufak bir tabeladan başka hakkında bilgi sahibi değiliz. Biz antrenman yaparken burayı keşfettik ve buranın duyulmasını istiyoruz" dedi.
"BAZILARINDA DEFİNECİLER DEFİNE ARAMIŞLAR"
Definecilerin Belce Köyü'ndeki şehit mezarlarına bile göz diktiğinden bahseden Konuk, "Şehitliğin düzenlenmesi yapılabilir. Biz daha önce buraya doğa yürüyüşü yaptık. Doğa yürüyüşleri yapılarak buraya insanların gelmesi sağlanabilir. Turizm faaliyetleri yapılabilir. Şehitlerimiz adına burada bir yarış düzenlenebilir. Yani bunlar çeşitlendirilebilir. İnşallah sesimiz duyulur, şehitlerimiz burada güzel ve hak ettikleri bir şekilde yatarlar. Bizde görevimizi yapmış oluruz. Şehit mezarlıkları da görüldüğü gibi harabe bir durumda. Bazılarında defineciler define aramışlar ve çukur kazmışlar. Taşlarında isimler yazmıyor fakat sadece mezar olduğu belli. Mezarlığın bayrakları eskimişti ve biz yanımızda getirdiğimiz bayraklarla değiştirdik. Eski bayraklar da yakılıp çöpe atılamayacağı için, katlayarak mezarların yanına gömdük. Kendimizce bir yenileme yaptık. Yani bakıma muhtaç bir yer. İnşallah şehitlerimiz hak ettikleri değeri görecektir" diye konuştu.
