Çok değil daha birkaç yıl öncesine kadar Karaköy'ü öven, semtin yenilikçi tavrına şapka çıkaran yazılar yazıyorduk.
Herkesin hayali, semtte bir mekan sahibi olmaktı. Oldu da; cebinde parası olanlar, irili ufaklı mekanlar açtı Karaköy'de.
Kimisi modern meyhane, kimisi konsept mağaza, kimisi de bar-gece kulübü, hatta organik dükkan bile açtı. Ben de 'Bu kış neler oluyor, semtin yatırımcılarının akıbeti nedir?' deyip yola çıktım.
İşte Karaköy turumdan aklımda kalanlar...
1- Bölgedeki otellerin çoğu, renovasyon sebebiyle kapılarını kapatmış. Açık olanlarda da oda fiyatları gecelik 50 Euro civarında.
Doluluk oranları çok az.
Bölgede Arap ağırlıklı bir turizm var.
2- Costa, Verde, Chez Moi, Myth, Anda, Ayı, Nabu Fırın ve Paprika gibi birçok yeni mekan açılmış.
Semtin kafası biraz karışmış ve cool duruşunu yitirmiş. Bir mekandan canlı müzik sesi yükselirken, diğerinin kapısında garsonlar sizi çevirip 'Şişe açalım mı gençler?' diyor ve mekana 'gel gel' yapıyor. En sevmediğim müşteri avlama taktiğidir; sizi zorla oturtmaya çalışırlar.
Hızla uzaklaşıp kaçası gelir insanın.
3- Semtte birahanelerin sayısı artmış. Sosis ve bira eşliğinde indie müzik çalan, turiste hitap eden mekanlar da var, spor müsabakalarının naklen yayınını yapan pub'lar da...
4- Tophane tarafına yürüdükçe, bir zamanların Asmalımescit'ini anımsıyorsunuz.
5- Mekanlar; yarattıkları konseptler tutmadığı için olsa gerek, çözümü modern meyhaneye dönmekte bulmuş. Semtte sadece meyhaneler iyi iş yapıyor. Lokal müşterisi de, turisti de bol. O yüzden; fine dining mekanların tümü, yavaş yavaş meyhaneleşme sürecine girmiş. 'Belki bu tutar' düşüncesi ne kadar işe yarayacak göreceğiz.
SEMTTEN ÜÇ İLGİNÇ DETAY
1- Ferahfeza'da, mekanın tam ortasına koydukları barı çok sevdim. Restoranın dekoru yenilenmiş, belki de semtin en iyi ambiyansı burada. Ancak karşılamada çalışan kıza dikkat; siz daha asansöre binmeden arkanızdan saydırabilir! Bunu şahsen yaşadım; kızın arkamdan söylediklerini duymanız gerekiyordu! Mekanlardaki personelin yaptığı işe saygısı yok işte, ne yapacaksın... Bu sorunu başka bir yazıda ele alacağım tabii...
2- The Purl Hotel'in 'eğlence oteli' konseptini sevdim. Kulüp-restoran-otel olarak 24 saatlik bir yaşam alanı. Henüz bu fikri işlevsel hale getirememişler ama konseptin üstüne giderlerse, yurt dışındaki benzer mekanlarla yarışabilirler.
3- Semtin en havalı noktası, Kemankeş Caddesi. Burada elit tayfanın mekanları var. Aralarında en yenilikçisi Goya; hem dekoru sıfırlamış, hem de ters köşe etkinlikler hazırlamışlar. Mekanda önümüzdeki salı Mirkelam sahneye çıkacakmış.
