Öldürülenlerden gelin Sevgi Çelebi'nin 12 yaşındaki kız kardeşi M.Ç, gündüz teyzesiyle birlikte köydeki evleri tek tek dolaşıp, insanları ablasının nişanına çağırdıklarını anlatarak, "Nişana herkes gelmişti ve ev çok kalabalıktı. Önce erkeklere yemek hazırladık ve onlar yemeklerini yedi. Erkekler namaz kılmaya başlamıştı. Ardından biz de tam kadınlara yemek vereceğimiz sırada, bir anda silahlar patlamaya başladı. Ben dışarıya kaçıp, karanlıkta yere kapanarak silah seslerin kesilmesini bekledim. Sonra odaya girdiğimde herkes yerde yatıyordu. Ablamın cesedi de yerdeydi. Babamın gözlüğü kanlar içindeydi. Bizim odalarımız uzundur. Ama yerler tamamen doluydu ve herkes yan yana doldurmuştu. Annem, babam ve 6 kardeşim öldü. Tam bir vahşetti. Aileden sadece ben ve bir ablam kaldık. Ama ablam da yaralı ve hastanede. Ağabeyim daha yeni öğretmen olmuştu ve işe de yeni başlamıştı. Biz şimdi yetim mi kaldık" dedi. Talihsiz kız, kefenlere sarılı cenazelere bakıp "Bu babamın cesedi mi" diye ağladı.