Adli Tıp Kurumu'nun savcılığa gönderdiği otopsi raporunun 3 Mart'taki Münevver Karabulut cinayetinin seyrini değiştirdiği öğrenildi. Buna göre; cinayeti en az 2 kişi işledi. Bunun üzerine polis, sırra kadem basan ve Cem Garipoğlu'na yardım eden adı meçhul kişinin peşine düştü. 18 yaşındaki Münevver'in cesedini inceleyen uzmanlar, farklı kişilere ait saç ve tükürük örnekleri buldu. Kan, saç, tükürük, tırnak altı bulgularını mercek altına alan görevliler, tırnak içinde cinayet öncesi boğuşma olduğunu gösterir bulgular saptadı. Çok sayıda bıçak darbesiyle katledilen genç kızın bedeninde birden fazla kişiye ait örneklerin bulunması dedektifleri harekete geçirdi. Adli Tıp, Karabulut cinayetinin hemen ardından yaptığı ön otopside, vahşice öldürüldüğünü tespit etmişti. Katil şüphelisi Cem Garipoğlu'nun genç kızı önce sırt üstü yere yatırdığı ve dizleriyle göğsüne bastırdığı belirlendi. Münevver'in her iki göğsünde de bu bastırmadan kaynaklanan morarmaların olduğu belirlenirken, vücudunun birçok yerine bıçak sapladığı, ardından da testereyle kafasını kestiği belirlendi. Tespitlere göre, Münevver'le uzun süre boğuşan katiller, genç kızın saçlarını parmaklarına dolayarak çektiği için, vücudunun her yerinde morluklar ve tırnak izleri oluştu. Münevver'in testereyle başının gövdesinden ayrıldığı, boynundaki derilerde çekilmeler olduğu ortaya çıktı.
SURİYE'DE İDDİASI
İstanbulEmniyet Müdürlüğü'nün, önceki gün Münevver Karabulut'un fotoğraflarını 81 il emniyeti ve sınır kapılarına göndermesinin ardından, zanlı Cem Garipoğlu'nun Suriye'de olduğu iddialarını araştırmak için özel ekip kurduğu öğrenildi. İstanbul Valisi Muammer Güler, Münevver Karabulut'un katil zanlısı olarak aranan Cem Garipoğlu'nun fotoğraflarının "77 gün sonra sınır kapılarına gönderilmesiyle" ilgili haberlerin olayın çözülmesi için yürütülen özel gayretleri gölgelediğini ileri sürdü.
