İstanbul'da evlerinin bulunduğu sitede eşini dizine yatıran muhasebeci Serkan Durul, özel güvenlik görevlisinden tekme tokat dayak yedi. Saldırıya sert tepki gösteren İstanbul Barosu Başkanı Muammer Aydın, "Bu olay, insan hakları ihlali ve özel hayata müdahaledir. Özel güvenlik, ahlak zabıtası kesilmiş" dedi. "Bir güvenlikçi terörü daha" dedirtecek olay, Üsküdar Çengelköy'de önceki gün, gerçekleşti. Yeni evli oldukları belirtilen Serkan Durul ile Semra Durul, evlerinin bulunduğu Ata- 2 Sitesi'nde akşam yürüyüşüne çıktı. Yürüyüş sırasında aniden başına ağrı giren Semra Durul, muhasebeci eşine banka uzanarak dinlenmek istediğini söyledi. Eşini dizine yatıran Serkan Durul, bir süre sonra adı açıklanmayan güvenlik görevlisinin "Uygunsuz oturuyorsunuz" uyarısıyla karşılaştı. İkaza sinirlenen muhasebeci Durul, görevliye tepki göstererek, "Uygunsuzlukla ne demek istiyorsunuz?" dedi. Tartışma sonucu sinirlerine hakim olamayan güvenlik şefi, elindeki telsizle Serkan Durul'a saldırdı. Yoldan geçmekte olan bahçıvanın araya girmesine rağmen, eşinin yanında tekme tokat dayak yiyen Durul, saldırıyı önce site yönetimine, ardından da polise bildirdi. Soluğu Çengelköy Polis Merkezi'nde alan Durul çifti, güvenlik görevlisinde şikâyetçi oldu.
"KORUYACAKLARINA..."
Güvenlikçi terörüne maruz kalan Serkan Durul, "Şu anda can ve mal güvenliğimden kaygı duyuyorum. Ne yapacağız bilmiyorum, yaşadığımız yerde bizi korumakla görevli insanların böyle davranması çok acı. Bugün herkes güvenlik görevlisi olabiliyor " dedi. Kendilerini korumakla görevli olan güvenlik görevlisinin tavrına tepki gösteren Semra Durul ise şöyle konuştu:"Olana bitene inanmak mümkün değil. 'Uygunsuz oturuyorsunuz' denilerek uyarılmak çok kötü. Biz bir aileyiz. Yetmedi bu lafa tepki gösteren Serkan'a saldırdı. Bu arada bahçe işlerinde çalışan bir görevli geldi. Eşimi ayırmak için geldiğini düşündüm. Ama yanılmışım. O eşimin elini kolunu tutarken, güvenlikçi saldırıya devam etti." Sitenin güvenlik yönetimini üstlenen şirket yetkilileri ise olayın şikâyet üzerine gerçekleştiğini ileri sürdü. Çiftin, kendilerini uyaran güvenlik görevlisine hakaret ve tahrik edici sözler söylediğini öne süren ve adını açıklamayan yetkili, "Site sakinlerinin uyarısı üzerine güvenlik elemanımız, 'Hakkınızda şikâyet var biraz daha dikkatli olur musunuz?' demiş. Çift sert tepki gösterip, güvenlik elemanımıza hakaret etmiş. Bunun üzerine istenmeyen olaylar yaşanmış. İlk kez bu tür bir olayla karşılaştık. Güvenlik personelimiz haklı dahi olsa karşılık vermemeliydi. Bunu tasvip etmediğimiz için olaya karışan personeli görevden aldık" dedi. Bir kişinin güvenlik görevlisi olması için 5188 Sayılı Yasa'da gereken özel güvenlik kimlik kartının bulunması gerektiğini belirten Tüm Özel Güvenlik Dernekleri Federasyonu Başkanı Bülent Perut "Ortaokul ve lise mezunu olma şartı aranıyor. Ortaokul mezunları silahsız güvenlik görevlisi oluyor. Lise mezunları ise silah taşıyabiliyor. 90 saat silahsız, 120 saat de silahlı güvenlik eğitimi almak gerekiyor. Ayrıca İçişleri Bakanlığı'nın sınavına girip başarılı olmak ve tüm sağlık kontrolleri ve güvenlik kontrollerinden geçmiş olmak gerekiyor" diye konuştu.
'EN SIKI DENETİM TÜRKİYE'DE'
Saldırıyla ilgili SABAH'a açıklama yapan Tüm Özel Güvenlik Dernekleri Federasyonu Başkanı Bülent Perut, güvenlik görevlisinin yetkisinin kanunla çizildiğini belirtti. Perut "Kendi görev alanı içersinde kanunsuz olayları tespit etmek ve ilgili birimlere jandarma ve polise haber vermek zorundadır. Bu süre içerisinde gözaltına alma ya da tutuklama yetkisi yoktur. Ancak kolluk kuvvetleri gelene kadar orada bekletebilir" dedi. Perut, sektörde dünyadaki en sıkı denetimin Türkiye'de olduğunu söyledi.
'AHLÂK ZABITASI KESİLMİŞLER'
İstanbul Barosu Başkanı Muammer Aydın, olayın insan hakları ihlali ve özel hayata müdahale olduğunu belirterek şöyle dedi: "Güvenlik, polis, jandarma hiç kimse, dövme hakkına sahip değildir. Dolayısıyla, bu olayda güvenlik yetkilerini aşmış, suç işlemiştir. Kadının kocasının dizine başını koyması uygunsuz değil, doğal bir eylemdir. Güvenliğin orada bulunma nedeni giriş sırasında, bulunduğu kuruma suç teşkil edecek vasıtaların girişine engel olmak."
GÜVENLİKÇİ DAYAĞI İLK DEĞİL
Özel güvenliğin dayak olayları daha önce de yaşanmıştı. Bunlardan en çarpıcı olanı ise 12 Kasım 2006'da Şişli'deki Cevahir AVM'de meydana gelmişti. Güvenlik, "hırsızlık şüphesiyle" yakaladıkları küçük bir kızı tekme tokat dövmüştü. İstanbul Otogarı'nda 21 Haziran 2007 tarihinde ise iki özel güvenlikçisi, hırsız olduğunu ve dilendiğini iddia ettikleri bir kadına meydanda copla dayak atmıştı. Dayağın etkisiyle baygınlık geçiren kadın sinir krizleri geçirmişti. Yine Haziran ayı içerisinde Maltepe Carrefour'a iş görüşmesi için giden 25 yaşındaki Gökcan Ülker isimli kişi, güvenlik görevlisi tarafından telsizle dövülerek hastanelik olmuştu.
