Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi, "kan gütme davalarında devrim" olarak nitelendirilen ve birçok cinayet davasını etkileyebilecek olan kararında, "Suçun oluşması için belirli bir sürenin geçmesine gerek yoktur. İki gün sonraki eylem de kan gütme amacını taşır" dedi. Yargıtay'ın bu kararına neden olan olay 2004 yılında Afyon'da yaşandı: Doğan ve Ünlü ailelerinde belediye başkanlığı seçimi nedeniyle husumet oluştu. 3 Ekim'deki kavgada silahlar çekildi. Erdelhun Ünlü öldürüldü. Remzi Doğan vuruldu. İki gün sonra yani 5 Ekim 2004'te Erdelhun'un kardeşi Reşat Ünlü, yolda karşılaştığı Doğan ailesi fertlerinin üzerine kurşun yağdırdı. Doğan ailesinden Fidel, Ökkeş ve Ömer yaralandı. Yerel mahkeme, Yargıtay'ın kan davası ile basit adam öldürme davalarını birbirinden ayırt etmek için geliştirdiği "İlk olaydan duyulan acı, üzüntü ve kızgınlığın yerini makul süre içerisinde kan gütme amacının alması gerekir" kriterine dayanarak bu olayı basit adam öldürmeye teşebbüs olarak nitelendirdi, "sanığın kardeşinin öldürülmesinden duyduğu acı, kızgınlık ve öfkeden iki günde arınması mümkün değildir" dedi.
DAVALARI ETKİLEYECEK
Dosya Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi'ne geldi. Önceki kararlarında son öldürme eyleminin üzerinden makul süre geçmesi, öfkenin dinip yerine kan gütme duygusunun yerleşmesi gerektiğini savunan Yargıtay, yerel mahkeme kararını şu gerekçeyle bozdu: "Sanığın, olaydan iki gün önce öldürülen kardeşinin öcünü almak için görev bilinci içinde, kardeşini öldürenin yakınları olan mağdurları kan gütme saikiyle öldürmeye teşebbüs ettiği, failin, kanunun aradığı kan gütme saikiyle hareket etmesinin yeterli olduğu, ayrıca iki öldürme olayından (karşılıklı ölümlerin yaşandığı ilk olay) sonra belirli bir süre geçmesinin suçun unsuru olmadığı, geçen iki günlük sürenin de suçun oluşması için yeterli kabul edilmesi gerekir." Daire, yerel mahkemenin gerekçesini "yetersiz ve hukuki olmayan" diye değerlendirdi. TCK, kan davaları için ağırlaştırılmış müebbet hapsi öngörüyor.