Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, hükümetin Anayasa'yı değiştirmeye hakkı olmadığını belirterek, iktidarın değişikliğe muvaffak olması halinde Anayasa Mahkemesi'nin yine devreye gireceğini söyledi.
Balıkesir Barosu tarafından 90. kuruluş yıldönümü etkinlikleri kapsamında 'Hukuk Devletinde Yargı Bağımsızlığı' konulu konferans düzenlendi. Salih Tozan Kültür Merkezi'nde düzenlenen konferansa Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, YARSAV Kurucu Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu ve Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Süheyl Batum konuşmacı olarak katıldı.
Balıkesir Barosu Başkanı Muzaffer Mavuk'un oturum başkanlığını yaptığı konferansa Türkiye Barolar Birliği Başkan Vekili Avukat Berra Besler, Balıkesir Belediye Başkanı İsmail Ok, İl Sağlık Müdürü Mehmet Çalışkan, Türkiye'nin bir çok ilinden gelen baro başkanları, avukatlar ve vatandaşlar katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan konferansın açılış konuşmasını Balıkesir Barosu Başkanı Muzaffer Mavuk yaptı. Mavuk, konuşmasında Balıkesir Barosu'nun kuruluşu hakkında bilgiler verdi.
Mavuk'un ardın söz alan YARSAV Kurucu Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, yargı bağımsızlığının 2009'da olduğu gibi 2010'da da tartışıldığını söyledi. Eminağaoğlu, "Yargıdaki yangında ateş bacayı sardı. Anayasa taslağıyla ilgili halkın gözüne bakarak başka şeyler söylüyorlar. Ancak yapmak istedikleri başka. Kimse halkla dalga geçmesin. Tüm yargı organları teknik takip altında. Adalet Bakanı yok demesin belgeleri burada." dedi.
KANADOĞLU: BU İKTİDAR ANAYASAYI DEĞİŞTİREMEZ
Konferansta konuşan Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu ise konuşmasında hükümetin Anayasa'yı değiştirmeye hakkı olmadığını öhe sürdü. Anayasaya göre Türkiye'nin demokratik, sosyal bir hukuk devleti olduğunu belirten Kanadoğlu, "Ancak Atatürk milliyetçiliğini unuttuk.
Başlangıçtaki ilkeleri unuttuk. Başlangıçtaki ilkelerde laiklik vardır,güçlmerin ayrımı vardır. Bunları unutmamızın bizi demokrasiden çok uzağa attığını unuttuk. Bir kişi partisine egemen ve yasama yürütme ondadır. Büyük çabası yargının da onun emrine girmesidir. Bu demokratik devlette olmaz." diye konuştu.
Tekel işçilerinin yaşadığı olayların Türkiye'nin sosyal devletten çıktığının göstergesi olduğuna ileri süren Kanadoğlu şöyle devam etti: "Türkiye'de adalet ve hukuk reformu, Anayasa değişikliği yapılmalı. Ancak laik cumhuriyetin odağı olduğu Anayasa Mahkemesi tarafından ilan edilen partinin anayasa değişikliği yapmaya hakkı yoktur. Bunun Türkiye'ye yeni kayıplar getireceği ortadadır. Hukuka sahip çıkma mücadelesi sonuna kadar yapılacak. İşine gelince bağımsız yargı, işine gelmeyince siyasi karar diyeceksiniz. Bu hukukla bağdaşmaz."
İktidarın Anayasa değişkilğinde muvaffak olması halinde Anayasa Mahkemesi'nin yine devreye gireceğini iddia eden Kanadoğlu, "Unuttukları şu var. Hukuk devleti ilkesine aykırılıkta Anayasa değişikliğini yaparsanız yapın. Anayasa Mahkemesi iptal eder, kurtulamazsınız. Şimdi siz taslaktaki gibi hukuk devleti ilkesine aykırı HSYK oluştursanız da bu hukuksuzluktan iptal edilir, edilmelidir de. Kendi iktidarının çıkarını düşünen kişilerin biz AB'nin isteklerini yerine getiriyoruz demeleri kaba bir yalandır. Korku imiparatorluğunun olduğu bir yerde çağdaşlıktan bahsedilemez. Yolsuzlukların önlenmesi için dokunulmazlıkların sınırlandırılması lazım. Basın üzerine kurulan baskıyı da göz önüne alırsak çağdaş demokrasiden bahsedilemez." şeklinde konuştu.
"AKLIMIZA MUKAYYET OLALIM"
Taraf Gazetesi'nin yayınlarıyla ortaya çıkan 'Balyoz Darbe Planı'nda kurulacağı iddia edilen 'Balyoz Hükümeti'nde adı devlet bakanı olarak geçen Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sühely Batum, üstlerindeki baskıya rağmen direnen Kanadoğlu ve Eminağaoğlu'nu hala fikirlerini rahatça söyledikleri için kahraman ilan ettiğini söyledi. 'Bu dönemde aklımıza mukayyet olalım diyen' Batum, Türkiye'de yeni bir düzeni hakim kılmak isteyenlerin olduğunu iddia etti. Batum konuşmasında Cumhurbaşanı Abdullah Gül, hükümet ve gazetecileri de eleştirdi.
