Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın, Adalet Bakanı Sadullah Ergin'in Anayasa değişikliğine yönelik "uzlaşı" çağrısına verdiği "Ahlaksız yaklaşım" sözlerini, "Hala ikide bir "uzlaşma aranmıyor uzlaşma aranmıyor.' Adalet Bakanımızda bu konuda "buyurun uzlaşma kapısı yine de açıktır' dedi. Yapılabilecek olan ne varsa gelin bunu yapalım ki, benim açıklamam olmuştur. Ben demişimdir ki, yasal zemini bu işin neyse buyursunlar görüşsünler. Ama buna yine yaklaşılmamıştır. Bakan arkadaşım yine bunu söylemiştir. Ama gördüğünüz gibi Anamuhalefet liderinin yaklaşımı çok çirkindir. Biz onun kullandığı ifadeleri kullanma noktasında değiliz çünkü bizim edebimiz adabımızı buna müsaade etmez" sözleriyle değerlendirdi.
Başbakan Erdoğan Meclis'te gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan, "Adalet Bakanı Sadulllah Ergin'in, 'CHP anayasa değişiklik teklifini Anayasa Mahkemesi'ne götürmezse hala uzlaşma ihtimali var' dedi. Sayın Baykal'dan da bir ahlaksız teklif değerlendirmesi geldi. Gerçekten siz bir uzlaşma olabileceğine inanıyor musunuz? Baykal'ın açıklamasını nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusunu, "Karşımızda uzlaşmaz bir grup var. Bunlarla böyle bir uzlaşma ihtimali vermiyorum, çünkü biz başından itibaren uzlaşma çalışmalarını hep aradık" diye yanıtladı.
ANAMUHALEFETİN YAKLAŞIMI ÇOK ÇİRKİN
"Bunları beraber yapalım. Muhalefetle birlikte istedik zaten muhalefetin bir kısmı seçimden sonra bu iş olsun teklifiyle karışımıza geldi" diye konuşan Erdoğan şöyle devam etti:
"Anamuhalefet partisi "bu parlamento Anayasa yapamaz' diye çok çirkin bir yaklaşımla vesiyaset kurumunu inkar edercesine geldi. Bildiğiniz gibi parlamenter demokraside parlamentolar seçim anına kadar yasa çıkarır. Bu kanun olur, bazen Anayasa değişikliği olur. Bu yekti her zaman kendisinde vardır. Ve bu yetkiyi kullanmasından daha tabi bir şey olamaz. Yasama organları için ama yasa organının bu yetkisini yok farz eden bir muhalefet ile karşı karşıyayız. Bunlarla uzlaşma yapabiliri misiniz? Yapamazsınız. Fakat hala biz uzlaşmaya varız. Bu AKP'nin değil bu tamamiyle, 264 arkadaşımızın bir teklifidir. 264 milletvekili arkadaşımızın bu teklifi şu anda görüşülmektedir. Bu konuda CHP de içinde olmak üzere diğer siyasi partilerin sivil toplum kuruluşlarının geçmişte bir çok Anayasa hazırlıkları olmuş. Tüm bu çalışmalar hazırlanarak atılmış bir adım var ortada bu paket böyle bir pakettir. 264 arkadaşımızın imzasıyla verilmiş bir önerge ve tekliftir. Yapılan çalışma bunun üzerinde sürmektedir. Ama hala ikide bir "uzlaşma aranmıyor uzlaşma aranmıyor' Adalet Bakanımızda bu konuda "buyurun uzlaşma kapısı yine de açıktır' dedi. Yapılabilecek olan ne varsa gelin bunu yapalım ki, benim açıklamam olmuştur. Ben demişimdir ki, yasal zemini bu işin neyse buyursunlar görüşsünler. Ama buna yine yaklaşılmamıştır. Bakan arkadaşım yine bunu söylemiştir. Ama gördüğünüz gibi Anamuhalefet liderinin yaklaşımı çok çirkindir. Biz onun kullandığı ifadeleri kullanma noktasında değiliz çünkü bizim edebimiz adabımızı buna müsaade etmez."
ET FİYATLARI
Erdoğan, "Et fiyatlarına ilişkin" sorulan sorulara da, Türkiye'de et ithalatı ile fiyatların istedikleri yere çekileceğine inandığını belirterek, "Çekilmediği taktirde biz Et Balık Kurumu başta olmak üzere bu süreci bu şekilde devam ettireceğiz. Çünkü burada halkımın ucuz et veya et ürününe ulaşması amaçtır" dedi. Erdoğan şöyle konuştu:
"Son zamanlarda et fiyatlarıyla ilgili spekülatif diyebileceğim şekilde bir fiyat artışı var. Ve bu adeta bir fırsat kolaycılığı olarak değerlendirebiliriz. Tabii bu fırsat kolaycılığına daha fazla göz yummak mümkün değil. Anında buna müdahale için Tarım Bakanıma bu konuyla ilgili bir talimat verdim ve arkadaşlar kendi içlerinde teknik olarak bir çalışma başlattılar. Bu arada ben de bazı arkadaşları görevlendirerek bir çok marketlerde, piyasada fiyatları istettim. Çünkü bazı yazılı, görsel medyadaki fiyatlar ne derece doğru, bizzat arkadaşlarımla araştırarak öğreneyim... Kıyma, kuşbaşı, diğer et fiyatları nedir öğreneyim istedim. Tabii fiyatlardaki bu dengesizliği, aşırılığı görünce de buna müdahale etmek için Tarım Bakanımızın her türlü yöntemi denemesine rağmen fiyatlarda beklenen düşüş olmadı. Bunun üzerine ben bazı AB ülkelerindeki fiyatları da araştırdım. Hatta uzak ülkelerdeki fiyatları da araştırdım. Bu fiyatlardan sonra artık dedik ki 'böyle böyle... Zaten AB müzakere süreci içinde olan bir ülke olarak da belli miktarda canlı veya karkas olarak et alma durumumuz söz konusu. Bunu değerlendirme adımını atalım' dedim. Ve bu konuyla ilgili arkadaşlarım çalışmaları bitirdiler. Şu anda başta Et Balık Kurumu olmak üzere kesimleri bizzat yerinde kontrol etmek suretiyle, eğer karkas gelecekse, canlı gelecekse zaten böyle bir problem yok. Buna göre bir et ithali yoluna veya canlı hayvan getirmek üzere böyle bir adımı atalım istedik. Bu arada bizde de besiciliği sürekli olarak teşvik ediyoruz. Biz dedik, besicilik belli bir noktaya gelsin istedik ve inanıyorum bu hem fiyatları Türkiye'de balanse edecektir, istediğimiz yere bu fiyatları çekecektir, çekmediği taktirde biz Et Balık Kurumu başta olmak üzere bu süreci bu şekilde devam ettireceğiz. Çünkü burada halkımın ucuz et veya et ürününe ulaşması amaçtır. Bunu başarmamız gerekiyor. Bunun için de bu adımı attık."
"Sizin beklediğiniz bir fiyat var mı? Hangi seviyeye inmesini umuyorsunuz? şeklindeki soru üzerine ise Erdoğan, "Bunu söylemem çok uygun olmaz. Şu anda arkadaşlarımız yani yaptığımız çalışmada belli bir yere çekiliyor. Zannediyorum halkım bu fiyattan çok çok memnun olacaktır. Yani bu fiyatların çok çok altında bir fiyattır" diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, bir başka soruyu yanıtlarken de ithalin ağırlıklı olarak AB üyesi ülkelerden olacağını dile getirdi.
SİİRT'TE YAŞYANAN OLAYLAR
Başbakan Siirt'te yaşanan olayların hatırlatılması üzerine de, "Siir'teki olayla ilgili olarak son olayları derseniz, bu konuyla ilgili bütün adımlar atıldı, atılıyor. Ama bir de bugün bir grubun gazetelerinde çıkan olay var ki, yani bu çok çirkin bir yaklaşım. Yani bir yıl önce olmuş ve bu olayların içerisinde karışan taraflarla ilgili de bütün adımlar atılmış ki, Milli Eğitim Bakanım bu açıklamayı yaptı. Kadın ve aileden sorumlu bakanım yaptı. Siirt Valiliği açıklamayı yaptı. Yani bir yıl önce olmuş bir olay hakkında her türlü yasal yollar bunun yanında ilgili bakanlıkların atması gereken adımlar, valiliğin atması gereken adımlar, hepsi atılmış ve bugün bu tekrar gündeme getiriliyor" yanıtını verdi.
Erdoğan, "Bu gazetecilik değildir. Bu bir medya mantığı değildir, bu basın ahlak ilkelerine yakışan bir yaklaşım değildir. Bu tam aksine gerek o ilimizle ilgili gerek o olayda adı geçenlerle ilgili psikolojik yıkımlara neden olur. Buralarda çok daha dikkatli olmaya bence gerek var diye düşünüyorum" diye konuştu.
