Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, "Cumhurbaşkanı ve Başbakan arasındaki hukuk, dostluk ve kardeşlik öyle derin ki, kimse fitne mekanizması işletmeye kalkmasın" dedi. Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Marshall Fonu Direktörü Özgür Ünlühisarcıklı'yı makamında kabul etti. Avrupa ve Amerika'nın önde gelen düşünce kuruluşlarından biri olan Marshall'ın Türkiye temsilcisi Özgür Ünlühisarcıklı'yı Bakanlıkta ağırlamaktan gurur duyduğunu belirten Bağış, "Marshall kurum olarak Türkiye'nin AB üyeliğine destek veren düşünce kuruluşlarından bir tanesi. Sayın Başbakanımızın Amerika ziyaretlerinde, sayın Cumhurbaşkanımızın yurtdışı seyahatlerinde konukseverliğiyle bizim takdirimizi kazanmış bir kuruluş. Özellikle her sene Brüksel'de düzenledikleri Brüksel forumunda da Türkiye'nin AB üyeliğine yönelik politik mesajların verilmesi için çok önemli bir platform oluşturuyorlar. Özgür kardeşimizle geçen yılki forumu değerlendirmek ve önümüzdeki seneyle ilgili bazı planlar yapmak için bir araya gelmiş bulunmaktayız" diye konuştu.
Bakan Bağış'ın Marshall'ın daha Ankara'daki ofisin açılış aşamalarından başlayarak desteğini hiçbir zaman esirgemediğini ifade eden Marshall Fonu Direktörü Özgür Ünlühisarcıklı, "Ben de zaman zaman önümüzdeki dönem faaliyetlerimiz hakkında bilgi vermek ve değerli görüşlerine başvurmak üzere kendisini ziyaret ederim. Sayın Bakanımız da her zaman benim açımdan çok faydalı olan önerilerde bulunur. Bugün de kendisine beni kabul ettiği için çok teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.
Bakan Bağış, kabul sonrası gazetecilerin sorularını cevapladı. Bir gazetecinin, Cumhurbaşkanı Gül'ün basın müşaviri Ahmet Sever'in, Gül'ün yeniden aday olabileceği yönündeki açıklamalarını hatırlatması üzerine Bağış, Başbakan ile Cumhurbaşkanı arasındaki hukukun, dostluğun ve kardeşliğin çok derin olduğunu ve kimsenin fitne mekanizması işletmeye kalkmamasını söyledi. Bağış, "Çünkü onlar kendi aralarında otururlar, konuşurlar. Daha cumhurbaşkanlığı seçimine 2 yıldan fazla bir süre var. 2 yıl sonrası için şimdiden birilerinin plan program yapmasına gerek yoktur. 2 lider kafa kafaya verir, konuşurlar ve bunlar çözümlenir, hiçbir şekilde kimsenin bunları mesele yapmasını ben doğru bulmuyorum. Ülkemiz için de böyle bir tartışmanın hayrı yoktur, bu makamlar için de yoktur. Sayın Başbakanımız ve Cumhurbaşkanımız arasında muazzam bir istişare vardır, ikisi de yaptıkları görevlerde son derece başarılılar ve bundan sonraki dönemi de birlikte planlarlar, koordine ederler. Daha bunların konuşulması için çok erken" dedi.
Bir başka gazetecinin 'Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün NATO Genel Sekreterliği'ni gündeme getirmiştiniz. Şimdi ne düşünüyorsunuz?' sorusuna Bağış, "Ben sayın Cumhurbaşkanımızın NATO Genel Sekreterliği konusunu gündeme getirmedim. Bana soruldu 'NATO'ya Genel Sekreter olur mu?' diye. Ben de 'NATO Abdullah Gül'den iyisini bulamaz ama o bunu ister mi bilemiyorum' dedim. Bu konuları tartışmak için çok erken" cevabını verdi.
Grup Başkanvekili Elitaş: ''Dostlukları başkalarının anlayabileceği bir dostluk değil"
AK Parti TBMM Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, ''Sayın Başdanışman kendi görüşlerini ifade etmiş. Sayın Gül'ün fikirleri değil. Sayın Gül bu konuda ketumdur. Fikirlerini ilk etapta beyan etmez, su yüzüne, dışa vurmaz bir yapısı vardır'' dedi.
Elitaş, MKYK toplantısı için AK Parti Genel Merkezi'ne gelişinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Mustafa Elitaş, ''Cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili bir gerginlik, bir çekişme olduğu belirtiliyor. Sayın Başbakan aday olunca, Sayın Gül'ün aday olmayacağı söyleniyor. Bu görüşe katılıyor musunuz?'' sorusuna şu yanıtı verdi:
''Sayın Başdanışman kendi görüşlerini ifade etmiş. Sayın Gül'ün fikirleri değil. Sayın Gül bu konuda ketumdur. Fikirlerini ilk etapta beyan etmez, su yüzüne, dışa vurmaz bir yapısı vardır.
Herkesin anlayamadığı, kabul edemediği, kanıksayamadığı bir durum var. Bizim yetişme tarzımızda, bizim yetişme iklimimizde kişiler oturdukları makamlara sabit veya yapışmış vaziyette değillerdir. Zamanı geldiğinde başkasına devretmesini iyi bilirler. Ben hem Sayın Gül'ü, hem Sayın Başbakan'ı çok yakından tanıyan birisi olarak açık yüreklilikle diyorum ki; herhangi birisi bir yere aday olduğu takdirde diğerinin buna karşı aday olacağını tahmin etmiyorum. Bunların dostlukları başkalarının anlayabileceği bir dostluk değil. Dostluklarını koltuklara değişmeyecek bir yücelikte bir dostlukları vardır. O anlamda hiç kimse endişe etmesin, yeni yeni meseleler ortaya çıkarmaya çalışmasın. Zamanı geldiğinde her şey yoluna girer. Fitne fesat yapmaya çalışanlar avuçlarını yalarlar''
Elitaş, ''Sayın Gül'ün kırılmış olabileceğini düşünüyor musunuz?'' sorusuna, ''Sayın Basın Başmüşavirinin ifadesi bu şekilde. Bu konuda bizim Sayın Gül ile ilgili yorum yapmamız mümkün değil. Başmüşavir o şekilde ifade etmiştir'' dedi.
''CHP kendi iddialarını, değişimlerini bitirmiş mi ki başka şeyleri söylemeye çalışıyor?''
''CHP'li Gürsel Tekin'in iddiası var. 'Ankara kulislerinde Dışişleri Bakanı'nın değiştirileceği konuşuluyor' diyor. Bu konuda neler diyeceksiniz?'' sorusu üzerine, ''CHP kendi iddialarını, değişimlerini bitirmiş mi ki başka şeyleri söylemeye çalışıyor? Daha yeniliğini ispatlayamamış bir parti. 2 yıldır yeniyim diyor ama ne olduğunu ispatlayamamış bir parti. Hangi genel başkan yardımcısının ne olacağı tam netleşmemiş bir parti. AK Parti iktidarında değişiklik var diye iddia etmek gündem saptırmaktan başka bir şey değildir. Bunları ciddiye almıyoruz'' şeklinde konuştu.
AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal: "Görüş ifade etmemiz doğru olmaz''
AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal da MKYK toplantısı için AK Parti Genel Merkezi'ne gelişinde gazetecilerin sorularını cevapladı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin'in, ''Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun görevden alınacağına'' ilişkin iddiasını hatırlatan gazetecilere, ''AK Parti siyaseti, dedikodu siyaseti değildir. Biz bugüne kadar, 10 yıldan beri kılükal ile siyaset yapmadık. Bunlar dedikodudan ibarettir''dedi.
Ünal, gazetecilerin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, ''AK Parti yönetimine kırgın olduğuna ilişkin'' yorumların hatırlatılması üzerine, ''Sayın Cumhurbaşkanımızın kırgın olduğuna dair bir ifadesi yok. Sayın Cumhurbaşkanımızın Başbakanlığı, Dışişleri Bakanlığı döneminde kendi düşüncelerini başkaları üzerinden ifade ettiğine de şahit olmadık. Bir basın müşavirinin düşüncelerinden yola çıkarak sayın Cumhurbaşkanımızın duyguları ve düşünceleriyle ilgili birşeyler konuşmamız da doğru olmaz. Dolayısıyla bunun üzerinden siyaset yapmamızın doğru olmadığını düşünüyorum'' diye konuştu.
''Gül'ün yeniden cumhurbaşkanlığına aday olacağı yönünde bir beklentiniz var mı?'' sorusuna ise, ''Kendisi birşeyi ifade etmeden bizim bu konuda görüş ifade etmemiz doğru olmaz'' şeklinde cevap verdi.
Bakan Yıldız: Gül ve Erdoğan birbirinin hukukuna en fazla riayet eden iki kişi
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı adaylığına ilişkin tartışmaları, "Birbirinin hukukuna, birbirinin haklarına en fazla riayet eden iki kişiden bahsediyoruz. Bununla ilgili oluşturulmaya çalışılan bütün suni ortamların ben aslında bu istikrara zede getirmek isteyenler tarafından yapıldığı kanaatindeyim." ifadeleriyle değerlendirdi.
Bakan Yıldız, AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısı öncesinde genel merkeze gelişinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Yıldız, kendisine Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı adaylığına ilişkin tartışmaların sorulması üzerine, "Birbirinden daha samimi ve birbirine çok samimi olan iki kişiyle ilgili dışarıdan yapılacak yorumların ben bu aşamada fayda getirmediği kanaatindeyim. Birbirinin hukukuna, birbirinin haklarına en fazla riayet eden iki kişiden bahsediyoruz. Bununla ilgili oluşturulmaya çalışılan bütün suni ortamların ben aslında bu istikrara zede getirmek isteyenler tarafından yapıldığı kanaatindeyim. Bu nedenle kimse endişeye ve kaygıya kapılmasın, bu konuyla ilgili bir gündem oluşturmaya çalışmasın. Bu konuda her birimizin o iki insanın birbirlerine yaklaşımlarına kendilerine göre daha yabancı olduğunu söylemek isterim. Her ikisi de birbirine bu manada şeffaf ve açık davranan kişilerdir. Bu konuda suni bir gündem oluşturmaya çalışmayalım." dedi.
"BİR AYRILIK NOKTASI VARMIŞCASINA GÖSTERİLMEYE ÇALIŞILIYOR"
AK Parti'nin sürdürülebilir istikrarının yalnızca AK Parti'nin problemi değil, bütün Türkiye'nin problemi olduğunu belirten Yıldız, "Buna en iyi çözüm bulan parti AK Parti. Bununla alakalı olarak bir ayrılık noktası, bir ayrışma noktası varmışcasına gösterilmeye çalışmanın bu istikrara zede getirmek anlamına geldiğini söylemek isterim." diye ekledi.
Başbakan'ın aday olması halinde Gül'ün aday olmayacağı şeklindeki düşünceler olduğunun hatırlatılması üzerine ise Taner Yıldız, "Bütün bu senaryolarla ilgili, onların her ikisinin beraber çözeceği bir konudur. Bu konuyla ilgili dışarıdaki cümlelerin bu sürece fayda getirmediği kanaatindeyim. En önemlisi de bu istikrar ortamının sürdürülebilir hale gelmesiyle ilgili çok önemli bir parçası olduğu kanaatindeyim ve bunun en fazla farkında olan iki insandan bahsediyoruz." ifadelerini kullandı.