Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'paralel yapı'yla mücadelede yeni hedefi açıkladı; üniversiteler… Erdoğan, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Bilkent Yerleşkesi'ndeki Sağlık Temel Bilimleri ve Laboratuvarları Binası'nın açılış ve Esenboğa Merkez Kampüsü'nün temel atma törenine katıldı.
Milletler arası hukuka yaptığı katkılar nedeniyle fahri hukuk doktorası verilen Cumhurbaşkanı Erdoğan, adını taşıyan konferans salonunda yaptığı konuşmada çarpıcı tespitler yaptı. 2023 hedeflerine ulaşmada en büyük desteği üniversitelerden beklediklerini belirten Erdoğan özetle şunları söyledi: "Türkiye'yi bilgiyi ve teknolojiyi ithal eden ve kullanan değil, üreten, ihraç eden bir ülke konumuna getirmek istiyoruz. Bilim, toplumun önünde yürümek, ona rehberlik etmek durumundadır. İstemezükçülük belki zaman zaman siyasetin dili olabilir ama asla üniversitenin tarzı olamaz, olmamalı.
Türkiye'nin 12 yılda yaşadığı değişime baktığımızda maalesef pek çok kurum gibi üniversitelerin de, milletin gerisinde kaldığını görüyoruz. Aynı zamanda farklı dönemlerde, farklı vesayet anlayışlarının aracı haline dönüştü. Yeni Türkiye'nin üniversitelerinde ne 27 Mayıs ve 12 Eylül ne de 28 Şubat döneminde yaşananlara bir daha şahit olunmayacağına inanıyorum. Son olarak geçtiğimiz yıl, adalet ve emniyet bürokrasisi içinde yuvalanmış çetenin başını çektiği darbe teşebbüsünü bertaraf etmeyi başardık. Bu yapının özellikle hedef aldığı yerlerden birinin üniversitelerimiz olduğunu biliyoruz. Devletimizin ve milletimizin bekası için resmen tehdit olarak tanımlanan bu yapının üniversitelerdeki etkinliğini de sona erdirme kararlılığındayız. Bu can bu tende oldukça bu yapıya karşı mücadelemi sürdüreceğim…"
NE YAPMAYA ÇALIŞIYORLAR?
Önceki gün Sultanahmet'teki bombalı saldırıyı da ilk kez değerlendiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: "Dün Sultanahmet'te olanı gördünüz. Bir polisimiz şehit oldu. Kenan kardeşime Allah'tan rahmet, ailesine sabırlar diliyorum. Diğeri için tabii hiçbir şey demeyeceğim. Yaralı kardeşimize de Rabbimden şifalar diliyorum. Acaba bu kadın nasıl böyle yetiştirildi, nasıl bu hale getirildi? Kenan kardeşimizin ne suçu, ne günahı vardı? Türkiye'nin en önemli turizm noktasındaki destinasyonlardan bir tanesi olan Sultanahmet Meydanı'nda böyle bir şeyi yaparak, insanların, turistlerin buraya gelmesini engellemek için mi bunu yaptı? 'Buralar güvenli bölge değil'... Bunu ispatlamak için mi? Aynı şekilde Dolmabahçe'de olan. Bununla ideolojilerinizi bu ülkeye egemen kılacağınızı mı zannediyorsunuz?"
