Ankara Cumhuriyet Savcısı Velihattin Eldemir, Yüzbaşı Akın'ın da aralarında bulunduğu 5 şüpheli hakkında "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesi'ne dava açtı. İddianamede, FETÖ'nün kripto üyeleri tarafından kullanıldığı iddia edilen ankesörlü telefon görüşmelerinin nasıl gerçekleştiği bütün detaylarıyla anlatıldı.
4 BÜFEYİ KULLANIYORMUŞ
Yüzbaşı Akın ifadesinde, Yıldız'daki ve Kızılay Gima İş Hanı içerisindeki bayileri, Cevizlidere caddesi üzerinden bulunan Tekel bayisi ve Kızılay Güvenpark çıkışında bulunan büfenin kontörlü/paralı telefonu kullandığını belirtti.
ŞİFRE: SİNEMAYA GİTMİYORUZ
Akın, kontörlü telefon görüşmelerinin yapılacak toplantının iptali ve yeni tarihin belirlenmesi gibi konularda yapıldığını belirterek ifadesinde şu ayrıntıları anlattı :"Benden sorumlu olan şahsın değişmesiyle rehberimden kodlu olarak kaydettiğim numarayı siliyordum. Kodlu olarak kaydetme derken şahsın GSM numarasının son iki rakamını ayrı ayrı 10'a tamamlıyordum. Beni aradıklarında bu hafta yapılacak olan 'halı saha maçı iptal veya bu hafta sinemaya gitmiyoruz şeklinde söylediği zaman görüşmenin iptal' olduğunu anlıyordum.
TOPLANTI TARİHLERİ İÇİN KULLANILIRDI
Kontörlü telefonlardan ya da ankesörlü telefonlardan arama yapardık. Toplantının ya da görüşmelerin iptali ve yeni tarihin dışında aranma yapılmazdı. Bazen de her toplantı ya da görüşme esnasında bir sonraki tarihi belirleme imkanı bulunmadığından bu şekilde irtibat kurulurdu. Bu ankesörlü telefonlardan veya sabit hatlardan arama veya benim aramam tamamen örgüt yöneticlerinin talimatları doğrultusunda olmuştur. Özellikle 2012-2013-2014 HTS kayıtlarım incelendiğinde bu açıkça görülecektir"
NUMARALARI ARTIRARAK YAZARDIK
Hürriyet'in haberine göre; Akın ifadeleri üzerine yakalanan ve itirafçı olan eski yüzbaşı Fuat Söylemez de ifadesinde, kullandıkları kontörlü hatlarla ilgili olarak, şunları belirtti:
"Örgüt yöneticilerinin vermiş oldukları sabit numaraları veya cep telefonu numaralarını ya ezberlerdik ya da bir kâğıda yazardık. Yazarken de numaraları baştaki GSM şirketinin sabit kalması şartı ile (örneğin 0530 sabit kalırdı) diğer numaraları bir arttırarak kâğıda yazardık, cep telefonumuza kesinlikle kayıt yapmazdık. HTS kayıtlarım incelendiğinde; 2012-2013 ve 2014 yıllarında örgüt yöneticilerinin ağırlıklı olarak sabit numaralardan ve Ankesörlü hatlardan arandığım ve aradığım anlaşılacaktır."
