Sanıklardan "güvenlik kamera görüntülerdeki İstanbul jandarma görevlilerini teşhis eden kişi olduğu" iddia edilen Yusuf Bozca savunmasında, "O görüntüyü bir an gördüm. Andırıyor şeklinde geçildi. Cezaevinden çıktıktan sonra tekrar baktım, inceleme fırsatı buldum. Hiçbiri İstanbul Jandarma Komutanlığında görev yapan şahıslar değildir" dedi.
"BEN KİMSEYİ 'KESİN BU' DİYE TEŞHİS ETMEDİM"
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, eski Trabzon İl Jandarma Komutanı Albay Ali Öz ve eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek'in de aralarında bulunduğu 5 tutuklu sanık ve 10 tutuksuz sanık hazır bulundu. Duruşmada, savunmasını yapan sanık Yusuf Bozca, "Savcı, sanki kesin bir teşhis yapmışım gibi bir ifade kullanmış. Orada andırıyor yazıyor. Ben o görüntüyü bir an gördüm. Andırıyor şeklinde geçildi. Cezaevinden çıktıktan sonra tekrar baktım, inceleme fırsatı buldum. Hiçbiri İstanbul Jandarma Komutanlığında görev yapan şahıslar değildir. Ben kimseyi 'kesin bu' diye teşhis etmedim. Bu teşhisi kabul etmiyorum" dedi.
Bozca, teşhisin avukat olmadan yaptırıldığını da belirtti. Sanıklardan Emre Cingöz de suçlamaları kabul etmeyerek "Olay tarihinde bölücü faaliyetler PKK masasında görevliydim. Adımın böyle bir cinayette geçmesinden dolayı üzgünüm. Dosyanın sulandırılması için kurban seçildiğimiz delilsiz ithamlardan, gerçek dışı haberlerden anlaşılmaktadır. Şişli'de doğdum. Ailem de 45 yılından beri Gültepe'de ikamet etmektedir. Şu anda da orada oturuyorlar. Hayatım boyunca buralarda baz verdim" dedi.
"HRANT DİNK'İ TANIMADIM, GÖRMEDİM"
Sanık Ecevit Emir ise "Hrant Dink'i tanımadım, görmedim. İddianamedeki hiçbir suç bize ait değildir. Dava dosyasındaki görüntülerde yer aldığım iddiaları doğru değil. HTS kayıtları bize ait değildir. Suçlamaları kabul etmiyorum. Beraatıma karar verilmesini talep ediyorum" dedi. Sanıklar Mustafa Küçük, Rahmi Özer, Şeref Ateş ve Musa Yıldırım da suçlamaları kabul etmediler. Duruşma yarına bırakıldı.