Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. Ayrıca duruşmada 2 tutuksuz sanık ve avukatları ile yakınları hazır bulundu. Tutuklu sanık Bayancuk, Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde benzer suçlardan açılan ve bu dosya ile birleştirilen davaya ilişkin ek savunmasında, iddianamenin içerik ve şekil bakımından hukuka aykırı olduğunu öne sürdü.
Ortam dinlemesinin yapıldığını fakat konuşmasında örgüt adının zikredilmediğini belirten Bayancuk, "Ben konuşmamda sadece İslam'ın kurallarını hatırlattım. Ben Müslümanım ve Allah'ın emrettiğine göre yaşamak istiyorum. Allah'ın dinini bir bütün olarak anlar ve uygularım. Bahsi geçen iddianamede El-Kaide örgütünün Türkiye yöneticisi olduğum iddia ediliyor. Ancak sizin dava dosyanızda IŞİD yöneticisi olduğum iddia ediliyor, bu örgütler farklıdır." diye konuştu.
Bayancuk, 2014 yılında cezaevindeyken hiçbir örgüte bağlı olmadığını belirttiğini aktararak, "Dinimden taviz vermeyeceğimi, silahlı örgüte yönelmeyeceğimi bildirdim. Mahkeme heyetiniz bana yapılan zulme alet olmasın." dedi. Bayancuk'un ifadesinin ardından iki celse arasında Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı, İl Emniyet Müdürlüğü ve diğer kurumlardan gelen belge ile sanık ve avukatlarının tahliye taleplerini içeren dilekçeler okundu, zapta geçirildi. Söz alan sanık avukatları, daha önce yazılı ve sözlü olarak yaptıkları savunmalarını tekrar ettiklerini belirterek, müvekkillerinin tahliyelerini ve cumhuriyet savcısının bir önceki celse sunduğu esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmalarını hazırlamak için süre talep etti. Tutuklu sanıkların bu halinin devamına karar veren mahkeme heyeti, sanık ve avukatlarının esas hakkındaki savunmalarını hazırlamaları için duruşmayı 20 Haziran'a erteledi.
İDDİANAMEDEN
Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan ve 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen iddianamede, Bayancuk'un, Sakarya'da gerçekleştirilen örgütsel toplantılara katıldığı kaydedilerek, sanığın, terör örgütü Hizbullah'ın altyapısında yetiştikten sonra Mısır'da eğitim aldığı, akabinde Türkiye'ye dönerek kendisine bağlı gruplar oluşturduğu belirtiliyor. Bayancuk'un, selefi/tekfirci görüşler doğrultusunda hareket ettiği, bir dönem DEAŞ'ı öven söylemlerde bulunarak örgüte katılımları teşvik ettiği, selefi/tekfirci görüşü yaymak amacıyla İstanbul, Ankara, Konya, Bursa, Diyarbakır ve Van dahil pek çok ilde faaliyet gösterdiği ileri sürülüyor.
İddianamede, "Ebu Hanzala" kod adlı Halis Bayancuk'un "Anayasa'yı ihlal" suçundan ağırlaştırılmış müebbetle, "silahlı terör örgütü kurma veya yönetme" suçundan 15 yıldan 22 yıl 6 aya ve "silahlı terör örgütü propagandası yapmak" suçundan 2 yıldan 10 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor. Altı sanık hakkında "Anayasa'yı ihlal" suçundan ağırlaştırılmış müebbet ile "silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan 7 yıl 6 aydan 15'er yıla kadar hapis cezası istenen iddianamede, dört sanığın "silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan 7 yıl 6 aydan 15'er yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.
