İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, başka suçtan tutuklu sanık Nazlı Ilıcak, Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi'nden Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Son savunması sorulan Nazlı Ilıcak, dosyaya yeni belgeler geldiğini belirterek "Bu CD'leri izlemeden savunma yapamam. Çünkü çok hayali suçlamalarla karşı karşıyayım. Savcılık aşamasında, gazetecinin milli değerler söz konusu olduğunda yazabilir şeklinde karar vermişti" dedi.
"O BELGELERİ BİLE GÖRMEDİM"
Sanık Ilıcak, mahkeme heyetinde değişiklik olduğunu belirtmesi üzerine Mahkeme Başkanı Kemal Selçuk Yalçın, "Biz dosyayı okuduk. Siz savunmanızı yapabilirsiniz" dedi. Bunun üzerine sanık Ilıcak, "Adalet Bakanına seslenmek istiyorum. 75 yaşındaki bir kadın takipsizlik verilen dosyadan 3 yıl sonra tekrar yargılanıyor. Ben savunmamı bile yapamıyorum. İddia konusu o belgeleri bile görmedim" dedi. Nazlı Ilıcak'ın avukatı Kemal Ertuğ Derin de 4 aylık hak düşürücü sürenin göz önüne alınarak Basın Kanunu'na göre davanın düşürülmesini talep etti. Avukat Derin, "Casusluk maksadıyla belge açıklanmamıştır. Müvekkilim söz konusu yazıyı yazdığında bu belgeler zaten aleniyet kazanmıştı. Nazlı Ilıcak gazetecilik yapmıştır" diyerek beraat talebinde de bulundu.
5 YIL 10 AY HAPİS
Mahkeme heyeti, "Devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken bilgileri casusluk maksadıyla açıklamak" suçundan sanık hakkında dava açılmışsa da eylemin "Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibariyle gizli kalması gereken bilgilerini açıklamak" suçunu oluşturduğunu belirtti. Heyet, sanığın geçmişi, eğitim ve bilgi düzeyi, kastın yoğunluğu, tehlikenin ağırlığını dikkate alarak Nazlı Ilıcak'a önce 7 yıl hapis cezası verdi. Sanığın geçmişini, sabıkasız oluşunu ve geleceği üzerindeki olası etkileri de dikkate alan heyet, bu cezayı 5 yıl 10 ay hapis cezasına indirdi.
