Sizi içine çeken ışıltılı bir vitrin, birbirinden estetik takılar, yatırımcılar için değerli bir liman ama hepsinden önemlisi adıyla bütünleşen güven duygusu... Konya'da yarım asra yakın bir süredir kuyumculuk sektöründe hizmet veren Akköylüler Kuyumculuk'u firmanın yönetim kurulu başkanı Ali Rıza Akköylü ile konuştuk.
43 yıl bu sektörde hizmet vermek nasıl bir duygu?
1974 yılı Şubat ayında ilk mağazamızı halk arasında Sarraflar Caddesi olarak bilinen Tevfikiye Caddesi'nde açtık. Şu an 4 mağazayla Konya'da hizmet vermekteyiz. Hükümet Meydanı'ndaki Merkez Mağaza'mız, Yapıcı İş Merkezi'nde, Kızılkaya Ticaret Merkezi'nde ve bir de Kent Plaza AVM'de mağazalarımız var. Kurucularımız rahmetli Raşit Akköylü ve rahmetli Ali Akköylü'dür. Şimdi de kuzenim Köksal Akköylü ile ortaklığımızı devam ettiriyoruz. 3. kuşak olan oğlum Semih Akköylü de bizimle birlikte bu mesleği sürdürüyor.
43 yıldır sektörde ne gibi değişiklikler oldu?
43 yıl önce altın vatandaşın yegâne yatırım aracıydı, ama şimdi vatandaş yatırımını farklı enstrümanlarla da değerlendirebiliyor. Dolayısıyla altın 43 yıl içerisinde yatırımdan ziyade takı amaçlı kullanılır hale geldi. Halen yatırım için altını tercih eden pek çok vatandaşımız var ama bununda kanalları değişti. Malumunuz artık bankalar altın hesapları açıyor, gram altınlar alınıp satılıyor, yatırım için genelde bu kanallar tercih edilirken şu anda vatandaşın ağırlıklı tüketimi takı amaçlı altın alma yönünde. Yeni nesil, yeni gelinler altın bilezik alsa dahi ebeveynlerin yönlendirmeleriyle; düğünden sonraki dönemde ilk ihtiyaçları olduğu zaman satmak üzere alıyorlar. Tabii takı olarak aldıkları yüzükler, küpeler, kolyeler vb. şeyleri uzun süre kullanıyorlar. Yani altın esasına geri dönmüş oldu. Çünkü bizim işimiz kuyum işi. Ağırlıklı takı amaçlı altın satan bir firmayız. Dolayısıyla biz aslında esas işimize geri döndük diyebiliriz.
Altının takı amaçlı kullanılmasında tasarımın da etkisi var mı?
Tabii ki. Teknolojinin gelişmesi bütün sektörleri olduğu gibi bizim sektörümüzü de doğrudan etkiledi. Bundan 20-30 yıl önce imalatı hayal bile edilemeyen ürünler şimdi çok farklı şekillerde üretilebiliyor, vatandaşın beğenisine sunuluyor. Bu da takı amaçlı tüketimi arttırıyor.
Değerli taşların kullanıldığı ürünler eskiye göre daha mı kolay erişilebilir oldu?
Artık daha kolay. Bunun birinci sebebi imalatın kolaylaşması. Yani taş imalatı bundan 20-30 yıl önce çok zordu . Değerli taşla mücevher imal etmek çok zordu. Ama günümüz teknolojisi sayesinde imalatı kolaylaştı. Dolayısıyla bu da maliyetleri düşürdü ve fiyatlara yansıdı. İkinci sebebi ise değerli taş sektöründe daha önce rekabet çok hızlı değildi. Gerek imalat noktasında gerek satış noktasında belirli kişiler, belirli esnaflar bu işi yapardı. Günümüzde hem üretici firmalar arasında hem de bizim gibi perakende satışını yapan mağazalar arasında ciddi bir rekabet var. Bu da vatandaşın lehine bir durum oluşturdu. Tabii reklamların etkisi de çok fazla.
Altın her kadın için aynı şeyi ifade ediyor mu?
Şüphesiz altın toplum genelinde halen çok önemli bir takıdır ama her üründe olduğu gibi bu biraz vatandaşın kişisel düşüncesiyle alakalı. Zevke göre de değişiyor. Örneğin binlerce ayakkabı modeli var her insan farklı model tercih edebilir. Bazı bayanların altına ekstra bir zaafı oluyor. Toplum geneline baktığımız zaman altının hala ciddi bir itibarı var.
Kuyumculukta markalaşmak çok maliyetli midir?
Şüphesiz maliyetlidir ve zordur. Bir de Anadolu'da bu tür şeyleri yapmak bütün sektörler için çok kolay değil. Takdir edersiniz ki her sektörde sivrilen firmalar genelde İstanbul firmalarıdır. Bunu aksi de çok kolay değildir. Bizim sektörde marka olayı hala ikinci plandadır. Güven çok önemlidir. Vatandaş güvendiği kuyumcudan ürün almayı tercih eder.
Siz bu güveni nasıl sağladınız?
Bu güveni sağlamamızın en önemli sebebi hiçbir şekilde vatandaşı, müşterilerimizi, dostlarımızı doğrudan kazanç kapısı olarak görmedik. Yaptığımız her işin, sonunda bize geri döneceğini hesap ederek yaptık. Çünkü bizim işimizde satanda müşteridir alan da. Sattığımız her ürünü bir gün geri almak durumunda kalacağımızı hesap ettik. Kimseye mahcup olmamak için elimizden geldiğince müşteri odaklı çalıştık. Bununda kazanımını 43 yıllık bir geçmişle alıyoruz.
En çok hangi ürün tercih ediliyor?
AVM içindeki mağazamızın müşteri talebiyle çarşı merkezdeki mağazamızın müşterilerinin ürün talebi farklı oluyor. Elimizden geldiğince her bölgede doğru ürün sunmaya gayret ediyoruz. Bir ürün talebi olduğu zaman müşterilerimize bunu ulaştırmaya gayret ediyoruz. Çünkü müşterimizin talep ettiği ürün o mağazamızda yoksa bile başka mağazamızda bulunuyor ve oradan transfer yoluyla o ihtiyacı yerinde hallediyoruz.
Hedefleriniz nelerdir?
Sürekli kendimizi geliştirmeye çalışıyoruz. Mümkün olduğunca kendi şartlarımız ve kendi imkânlarımız dahilinde kurumsallaşma çabasındayız. Yeni mağazalar tabii ki de düşünülüyor ama biz tamamen öz sermayemizle çalışan bir firmayız. Hiçbir kredi kullanımımız yok. Yatırımlarımızı kendi sermayemizle yaptığımız için de adımlarımızı daha dikkatli atıyoruz. Pek çok sektörde ve bizim sektörümüzde kredi kullanımı çok yaygın olduğu için faaliyet gösteren firmalar bazen bilinçsizce yatırımlar yapabiliyorlar. Bundan da büyük kayıplarla, büyük zararlarla ayrılmak zorunda kalabiliyorlar. Ama tabii ki biz de sürekli yenilik, sürekli büyüme çabası içindeyiz.