Hava Pilot Binbaşı Esra Özatay, Karadenizli esnaf bir baba ile ev kadını bir annenin dört çocuğunun en büyüğü. Hava Harp Okulu'na kız öğrencilerin alınması kararıyla asker olmayı daha küçük yaşlarda kafasına koymuş. Hayallerinin peşinden gitmiş ve 18 yıldır Türk Hava Kuvvetleri bünyesinde. Son iki yıldır da Türk Yıldızları'nda. Esra Binbaşı önce bu timin ilk kadın pilotu oldu. Bugün ise 8 Eylül'deki atamayla timin ilk kadın komutanı olarak hepimizin göğsünü kabarttı. O cesur bir asker ama aynı zamanda iki çocuk annesi... Esra Özatay ve timiyle Konya'daki üslerinde bir araya geldik. Bizi gösterilerin sunucusu kendi deyimiyle anlatıcısı Üsteğmen Selim Şensoy karşıladı. En ince detayına kadar büyük bir titizlikle bilgilendirdi bizi. Bıkmadan usanmadan sorularımıza yanıt verdi. Sonrasında akrotimin eğitim uçuşlarını izledik. Motorun çalıştırılmasından inişlerine kadar tüm süreçlerine tanıklık ettik. Muhteşem gösterilerinde sıradan bir göz olarak zaman zaman gözlerimizi kapattığımız anlar oldu. Türk Yıldızları'nın gösterisi bize sanki bir sanat etkinliğindeymişiz hissi veriyor. O kadar inanılmaz o kadar çarpıcı. Aslına bakarsanız bir sanat gösterisinde olan sunucu, müzik, teknik ekip hepsi var... İzlediğimiz savaş uçaklarıyla yapılan bir sahne şovu adeta. Ama bu gösteri, çok riskli. Her biri çok yetenekli. Uçmak onlar için bir yaşam biçimi, attıkları her adıma dikkat ediyorlar, disiplinli bir hayat olmazsa olmazları. Onlar jet yani süpersonik (savaş uçağı) yüksek performanslı yedi uçakla bu kategoride gösteri yapan dünyanın tek timi. NF-5 uçaklarıyla gösteri yapan akrotimin komutanı Esra Binbaşı ve timini yakından tanıyalım istedik...
- Türk Yıldızları'na katılabilmenin şartlarından kısaca bahsedebilir misiniz?
- En az 450 saatlik uçuşunuz olmalı. Bu bireysel bir çalışma değil. O nedenle timin gösterilerindeki bütünlük ortaya çıkıyor. Birimizin en ufak hatası iki veya üç kişiyi etkileyebilir. Hatta yere yakın gösterileri yüksek süratle yaptığımız için aksiliklerle sonuçlanabilir. O nedenle ekip işbirliğine sahip olmak, takım ruhunu taşıyabilmek büyük önem taşıyor. Türk Yıldızları'ndaki arkadaşlarımızın hepsi savaş pilotu. Ben de 1998 Hava Harp Okulu mezunuyum. Çeşitli filolarda pilot olarak görev yaptım. 2010 yılından itibaren F5'te öğretmen pilotum. 2014'te F5'lerin görevine son verilmesiyle kendi isteğimle filoya katıldım.
- Asker olarak hedefiniz neydi?
- Uçmayı çok seviyorum. Daha Hava Harp Okulu'ndayken hedefim savaş pilotu olmaktı. Jet motoru ve yüksek manevra kabiliyeti olan bir uçakla ancak savaş pilotu olduğunuzda uçabilirsiniz. Cumhuriyetin kuruluşunda ulu önderin gösterdiği yol o kadar güzel ki... Bırakın kadın savaş pilotunu, kadın pilotun bile çok az olduğu dönemde Sabiha Gökçen savaşa gönderilen ilk kadın pilottu. En yakın emsallerimiz 1990'lı yıllarda bu görevi bir kadına verdi. Türkiye olarak vizyonu çok açık, kabiliyetleri yüksek olan bir toplumuz.
- Türk Yıldızları'nı nasıl tarif ediyorsunuz? Bir tutku mu ya da bir yaşam biçimi mi?
- Vatana hizmetin en güzel yolu bu. Şanslı olduğum taraf, bu işi uçarak yapıyorum. Gökyüzüne baktığında Türk insanının duyduğu gurur var ya... "Bunları bizim çocuklar yapıyor" demeleri ve kendilerini güvende hissetmeleri müthiş. Gösterilerimize gelince, apayrı bir heyecan; harekat görevi gibi. Barışta, savaşmak gibidir aslında. Gösteriyi izleyenler arasında yüreği kabarmadan o meydandan ayrılan olmaz. Herkesin elinde kırmızı beyaz bayrağımız dillerde marşlarımız, müziklerimiz. Atatürk'ün "İstikbal göklerdedir" sözünü Türk bayrağı ve Atatürk'ün imzasını taşıdığımız uçaklarla resmediyoruz diye de açıklıyorum bunu. Vatanımızı en iyi şekilde temsil etmek için uğraşıyoruz. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Sekiz yıldır timdeyim. Solo lider olarak uçuyorum. Esra Binbaşı'yı, timin bir üyesi olarak görüyorum; burada kadın ve erkek ayırımı yapmıyoruz. Liyakatın olduğu bir yerde bu işi yapabilecek kapasitede olması gerekiyor. Kendisi de o seviyeye gelebilmiş, bu yeterliliğe sahip bir tim üyesi. Biz bir ekibiz ve ekip işi gereği birbirimize her zaman destek olmalıyız. Türk halkının gururla izlediği Türk Yıldızları artık bir Türk kadınına; Binbaşı Esra Özatay'a emanet. Türkiye tarihinde ilk kez bir kadın pilot, jet filosunun komutanlığına getirildi. Konya 3. Ana Jet Üs Komutanlığı bünyesindeki 134. Akrotim Filo Komutanlığı'na atandı Özatay. Esra Binbaşı ve ekibinin yaptığı iş her yiğidin harcı değil. Risk de yüksek, aldıkları haz da. Binbaşı Özatay ve takım arkadaşlarıyla buluştuk. Bakın neler anlattılar... vatanını korumak için uğraştığı gibi.
- Bir kadın olarak uçuş sırasında tedirgin olduğunuz anlar oldu mu?
- Bunun kadını erkeği yok; tamamen şahsi bir durum. Erkekler arasında da ölümden korkup bu işi yapamayanlar ya da fizyolojik olarak yetersiz diyebileceklerimiz var. Kadınlar arasında da... Burada tamamen kişisel özelliklere, bu işe bağlılığına istek ve saygısına bakmak lazım.
- Yaptığınız iş fizik güç gerektiriyor mu?
- Böyle diyemeyiz. Uçuş sırasında kendi ağırlığınızın yedi katına kadar bir ağırlık üzerinize biner; yani yer çekimi etkisiyle. Bunun da bazı fizyolojik etkileri vardır. Mesela ben 60 kiloyum. 5 G (Gravity) çektiğinizde 300 kiloya kadar bir ağırlık tüm vücuduma eşit olarak biner. Sizin kan dolaşımını uygun şekilde kontrol edebiliyor olmanız lazım. Aksi halde bilinç kaybına kadar birtakım istenmeyen sonuçları olabilir. Kendi şahsi performansınızı yüksek tutmanızla alakalı bir durum.
- Komutan olmanız size de sürpriz oldu mu?
- Sürpriz değil. Mezun olduktan sonra, herhangi bir fark gözetmeksizin bütün sorumlulukları aynı şekilde üstleniriz. Türk Hava Kuvvetleri'ndeki bir pilotun kariyer planlaması için bu normal bir süreç. Burada size kadın gözüyle bakılmaz. Bu imkanlar kadın olduğum için sağlanmadı. Mesleğe ve göreve bakış açınız biliniyor, zaten sistemin parçasısınız. Komutan olmadan önce de arkadaşlarımızla birlikte çok görevler yaptık. Sıra gelince nöbeti ben aldım. Bizim için normal yani.
- Sorumluluklarınız hangi boyutta arttı?
- Bir ilk olması, özellikle de Türk Yıldızları filosunda olması çok güzel bir sorumluluk. Ağır bir sorumluluk. Komutan olmamla ekibin içinden çıkmış değilim. Halen timin bir parçası olarak dört numara uçuyorum. Buradaki herkes yüksek risk altında, işini isteyerek yüksek motivasyonla yaptığından, bu iş benim için çok kıymetli.
- Hem ilk kadın akrotim pilotu hem de ilk filo komutanısınız... Adınız tarihe yazılacak. Nasıl bir his?
- Türk Yıldızları'nın amacı, Türkiye Cumhuriyeti'ni temsil etmek. Ayrıca Türk Silahlı Kuvvetleri'nin birliğini ve beraberliğini anlatmak, Türk Hava Kuvvetleri'nin gücünü ve yeteneklerini göstermektir. Bugünkü filomuz, Türkiye'nin yedinci akrotim filosu. Emekle oluşturulmuş çok güzel bir marka. Halkın gönlünde o kadar güzel bir yere sahip ki, gökyüzünün milli takımı ünvanı verilmiş... Böyle bir filonun komutanı olmanın bir asker olarak gururunu yaşıyorum. Ve görevinizi en güzel şekilde yapmanız gerekiyor.
- Peki bu konuda dünyada da ilk misiniz?
- Geçmiş yıllarda hatırladığım kadarıyla ABD Hava Kuvvetleri'nde jet filosunun bir kadın komutanı oldu; o nedenle dünyada ilk değilim.
- Filo komutanı olarak yeni hedefleriniz, planlarınız var mı?
- Bu görevi ileriye taşımak ve hakkını vererek benden sonrakine devretmek. Türk Yıldızları'nın 25 yıllık köklü bir geçmişi var. 2017'de 25. yılımızı kutlayacağız. Bununla birlikte, Türk insanının bizim yapacağımız gösterilere ihtiyacı var. Bizi izlediklerinde Türk ordusunun güçlü, birlik ve beraberlik içinde olduğunu görüyorlar. Toplum olarak böyle gururları yaşamaya çok ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum.
TÜRKİYE'DE KADIN JET PİLOTU VAR MI?
- Yurtdışı organizasyonlarda nasıl tepkiler alıyorsunuz?
- Aslında bu işin psikolojik harekat diyebileceğiniz boyutu. Bakıldığı zaman gelişmiş ülkelerin sahip olduğu ve kullandığı bir değer. Güçlü devlet olmanın dolaylı bir sembolüdür aslında. Biz gittiğimizde olumlu şekilde hemen Türkler gelmiş diye konuşuyorlar. İzleyicilerden biri gelmiş, "Sizin yüzünüzden kiliseye günah çıkartmaya gideceğim. Çünkü kötü olduğunuzu söylediler. Artık hakkınızda iyi şeyler düşünmeye başladım" demiş. Beni gördüklerinde de, "Türkiye'de kadın pilot var mı? Kadınlar böyle şey yapıyorlar mı?" sorularıyla karşılaştım. İspanyol timinden numaradaşımla tokalaşırken, "Türklerde kadın jet pilotu var mı" dedi, ben de, "Olmaz mı" karşılığını verdim. Türk kadının neler yapabileceğini görmüş oluyorlar.
- Peki yurtiçindeki tepkiler nasıl?
- Türk Yıldızları'ndayım dediğimde önce inanamıyorlar, "Gerçekten mi, nasıl yani?" diyorlar. Hatta "Normal biri olarak görünüyorsunuz", "Yurtdışında mı eğitim aldınız?" diyenler bile oluyor. Biz bu ülkenin çocuklarıyız, buradaki okullarda eğitim aldık.
AİLEM İŞİMİ ÇOK SEVDİĞİMİ BİLİYOR
- Ailenizin zor görevlerde tepkisi nasıl oldu?
- Hava harp okuluna girdiğimde babam çok heyecanlanmıştı. Babam askerlik mesleğini çok sever. Hatta asker olmak istemiş ama babası izin vermemiş. Bana bir şey olabileceği korkusuyla annem çok istememişti ama istek ve ısrarımı bildikleri için desteklerini esirgemediler.
- Eşiniz nasıl karşılıyor işinizi?
- Her şeyi de beraber yaptığımız için rollerde bir karışma ya da bir zorluk söz konusu değil. Evde herkes ne yapacağını biliyor. Bir de yardımcımız Şefika Hanım var. Anneanne, babaanne ve dedeler de büyük yardımcılarımız. İki çocuklu bir aileyiz. 10.5 yaşında ama 11 yaşında olduğunu söylememi isteyen bir oğlum (Batuhan) ile dokuz yaşında kızım (Zeynep) var. Çocuklara hayatımızın eğlencesi diye bakıyorum, iyi ki varlar.
GÜCÜMÜZDEN BİR ŞEY KAYBETMEDİK
- 15 Temmuz sonrası filonuzda değişimler oldu mu?
- 15 Temmuz 2016 Cuma günü yaşanan menfur olayların hemen sonrasındaki pazartesi günü K.K.T.C.'ne intikal etmeyi planlıyorduk. Tüm hazırlıklarımızı tamamlamıştık ve K.K.T.C. halkı ile 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı coşkusunu paylaşacaktık. Bu görevimiz ve 2016 yılı içerisindeki diğer tüm görevlerimiz iptal edildi. Bunun haricinde herhangi bir değişikliğimiz olmadı. Şu an yedi uçağımızla uçmaya hazırız. Biz burada Türk Silahlı Kuvvetlerinin birlik ve beraberliğini, bütünlüğünü temsil ediyoruz. Hava Kuvvetleri Komutanlığı personelinin geneli gibi bizler de birey olarak özverili ve yüksek sadakatle görevlerimizi yapmaya devam ediyoruz. Gücümüzden herhangi bir şey kaybetmedik. Herkes iki veya üç kişinin yapacağı görevleri üstlendi. Eski rutinimizi tekrar yakaladık.
İŞE MOTOSİKLETLE GİDİYORUM
- Kafanızı dağıtmak için hobileriniz var mı ya da neler yaparsınız?
- Bakir doğaya çıkmayı çok severiz. Çocuklarımı da çok küçük yaşlarda buna alıştırdım. Yürürüz, kayboluruz, börtü böcekle oynarız, dere tepe dolaşırız. Bahçeli evde büyüdüğüm için çocuklarımın da bunlardan eksik kalmasını istemedim. Bunun yanı sıra çocuklarla oyun oynamak çok rahatlatıcı. Bir de işe gidip gelirken motosiklet kullanırım.
- Araba kullanıyor musunuz ya da tersten sorayım kullanmadığınız ne var?
- Araba da kullanıyorum. Bir deniz aracı kullanmadım ama dalgıçlık yaptım. - Yaşamınız üniformayla geçtiği için ah süsleneyim dediğim zamanlar oluyor mu? - Çok olmuyor hatta hiç diyebilirim. İlk makyajımı Harp Okulu'nun son sınıfında yaptım. İşimin dışında, daha çok spor ve rahat giysi tercih ederim. Dolabımda çokça abiye kıyafet yoktur. Çok nadir zamanlarda çok çok özel bir şey olacak ki ancak o zaman topuklu ayakkabı tercih ederim. Abiye kıyafetten daha çok spor ve rahat giysileri tercih ederim. Ama artık makyaj yapıyorum, çünkü saklamamız gereken hususlar olabiliyor. (Gülüyor)
Osman Yağcı (Tim lideri, 1 numara)
EN TECRÜBELİ PİLOT LİDER OLUR
En tecrübeli akrotim pilotuyum; 10 yıldır filodayım. Tim lideri, uçuşta her şeyden sorumludur. Gösteri merkezinden hangi pakette uçulacağına hatta kareografinin oluşturulmasına kadar. Tüm bunlarda tüm filonun kararı da alınır. Ayrıca lider uçuş sırasında en öndedir. En tecrübesizler yani 2, 3 ve 4 numaralı pilotlar arkamdan takip eder. Türk Hava Kuvvetleri'nde çok fazla kadın komutan yok. Ama okuldan bu yana kadınlarla görev yapmaya alışığız. Kadın komutanlık, askeri hiyerarşiye göre olduğu için şaşırmadık.
Yüzbaşı Gökhan Esen (2 numara)
BU TİMDE GÖREV YAPMAYI KİM İSTEMEZ?
Sağ iç kanat pilotu olarak üç yıldır timdeyim. Eskişehir'de keşif filosunda F4 kullandım. Ben de büyük bir hayranlıkla timin gösterilerini izlerdim. Şimdi içindeyim. Bu timde görev yapmayı kim istemez ki? Bir amacımız da, gençlere "Biz de onlar gibi uçabiliriz" hayalini kurdurabilmek. Time katıldığım ilk zamanlarda, Macaristan'daki gösteriye ben de gitmiştim. Uçmadım ama başka görevim vardı. Gösteri alanında 400 bin kişi olduğu söylendi. Tüm gün sürdüğü için kalabalık biraz dağılmıştı. Türkiye anons edildiğinde o dağılan tüm kalabalık tekrar toplandı, Türk Yıldızları'nı izledikten sonra tekrar dağılma oldu. Çok etkilenip videoya da çekmiştim.
Yüzbaşı Ali Balcı (3 numara)
FİLODA OLMAKTAN MUTLUYUM
İki yıldır filodayım. Esra Binbaşımla aynı anda katıldık filoya. F16'da, İzmir'de uçuş okulunda eğitmen olarak görev yaptım. Türk Hava Kuvvetleri'nin 100. yılında İzmir'deki yabancı ülkelerden de gelen timlerin gösterilerinde mihmandarlık yaptım. Bu gösterilerden çok etkilendim. Ben de kendime, neden olmasın dedim. Filoya katıldığım için mutluyum.
Üsteğmen Resul Yıldız
KENDİMİ ÖZEL HİSSEDİYORUM
Eskişehir'de F4 filosunda görev yapıyordum. Kendi isteğimle belli şartları geçerek 11 Temmuz'da filoya katıldım. Daha numaram yok. Şu an F5 uçağını öğreniyorum. Aslında önceliğim helikopter pilotu olmaktı. Çünkü 1989'da yani ben doğduktan bir yıl sonra helikopter kazasında dayım şehit olmuş. Onu üniformalı fotoğraflarından tanıyorum. Bu fotoğraflara bakarak asker olmak istedim. Uçuş eğitimlerinde de helikopteri kullanmak manevi hazdı. Sonrasında jet pilotu oldum, F4'le görevler yaptım. Pilotluğumu taçlandırmak için de buraya katılmak istedim. Kendimi çok özel hissediyorum. Türk Yıldızları'nın kuruluşunun 25. yılında numara alarak uçmayı sabırsızla bekliyorum.
Yüzbaşı Hasan Kocabaş (5 numara)
GÖNÜLLÜLÜK ESASTIR
Timde üç yıldır uçuyorum. Yaptığımız iş yüksek risk içeriyor. O nedenle gönüllülük esas. Buraya gelmiş olan pilotlar, kendi isteğiyle, gerekli süreçleri aştıktan sonra göreve başlar. Ben de uçuşu çok sevdiğim için, Hava Kuvvetleri'nde en yüksek doyum seviyesine burada ulaşabileceğim olduğu için buradayım. Sürekli aynı ortamda uçmuyoruz, sıcaklık, iklim değişiyor. Bulunduğumuz ortama hızlı uyum sağlamak zorundayız. Aksi halde hiçbirimizin yedeği olmadığı için ertesi günü rahatsızlanırsanız, yedi uçakla gösteri yapamayız. O nedenle kendimize dikkat edip, disiplin içinde yaşamalıyız.
M. Kemal Koyunluoğlu (6 numara)
BİRBİRİMİZE DESTEK OLMALIYIZ
Sekiz yıldır timdeyim. Solo lider olarak uçuyorum. Esra Binbaşı'yı, timin bir üyesi olarak görüyorum; burada kadın ve erkek ayırımı yapmıyoruz. Liyakatın olduğu bir yerde bu işi yapabilecek kapasitede olması gerekiyor. Kendisi de o seviyeye gelebilmiş, bu yeterliliğe sahip bir tim üyesi. Biz bir ekibiz ve ekip işi gereği birbirimize her zaman destek olmalıyız.