Mesela obez, yüksek tansiyon ve karaciğer yağlanması olan bireylerin kolon kanserine yakalanma riskleri daha yüksek olduğu görülmüş. Yine HDL dediğimiz iyi kolesterolün düşük olması kolon kanseri riskini artırırken yüksek yoğunluklu lipoprotein seviyelerinin yüksek olması kolon kanseri riskini de azaltabiliyor. Buna karşılık toplam kolesterol, trigliserit ve LDL kolesterol arttıkça kolon kanserine yatkınlık artabiliyor. Bu sebeple metabolik sorunların önlenmesi kolon kanserine karşı da önleyici rol oynayabiliyor.
KİLO VEREMİYORSANIZ, KAN DEĞERLERİNE BAKILMALI
Zayıflama çabası yağ dokusu fazla olan kişiler için büyük bir sorun haline gelebiliyor. Çok az yese de zayıflayamayabiliyor. Su içsem yarıyor diyen kişilerin genelde zayıflamasını zorlaştıran bazı biyokimyasal değerlere sahip olduğu birçok araştırmada üstünde duruluyor diyebilirim. Ben de zayıflattığım hastalarımın kilo kaybı zor olanlarında şunu gözlemledim. Hekim kontrolünde yapılmış kan değerlerine baktığımda ideal kilo vermek için kan biyokimyasında olmasını önerdiğim ideal değerlerin aşağıda belirttiğim gibi olmasının düzenli zayıflamada etkin olduğunu gözlemleyebildiğimi ifade etmeliyim.
İnsülin düzeyinizin düşük olması önemli. İnsülin düzeyi açlıkta 10 mg/dL ve altında olduğunda insülin direnci kırılır, yağ yakma hızlanır ve hormonsal dengesizlik düzelir.
Son 3 aylık kan şekeri ortalaması normal olmalı. HbA1C için ise yüzde 5.2 ve altındaki değerler kolay zayıflamak için vücudun yağ yakma moduna geçmesi için optimaldir.
Çok yüksek değil ortalama D vitamini düzeyi önemli. D vitamini değerinin 30-50 ng/dL olması yeterlidir.
Demir depolarının dolu olması değerli. Bu sebeple ferritin düzeyinin en az 40 ng/dL üzerinde olmalı.
B 12 değerinin 300 pg/mL üzerinde olmalı.
TSH değerinin de 2-2.5 arasında bulunması önemlidir.
KOLON KANSERİNE KARŞI TÜYOLAR