Tokat Milli Eğitim Müdürlüğü ve Halk Eğitim Merkezi ile iş birliği içerisinde sosyal faaliyetler yaptıklarını belirten Kılıç, "Hastalarımız çok memnun, sosyal faaliyetlere çok aktif olarak katılıyorlar. Hastanemizde her gün belli saatlerde hastaları rahatlatmak için klasik müzik yayını yapılıyor. Hastalarımızla her gün resim, müzik ve beden eğitimi aktiviteleri yapıyoruz. Resim ve müzik derslerimizle ilgili olarak çok güzel geri dönüşler alıyoruz. Hastalarımızın yaptığı resimleri cuma günü sergiliyoruz. Hastalarımız da yaptıkları resimleri görmekten çok keyif alıyor" diye konuştu.
Ruh sağlığı tedavisi görenleri, sosyal hayata adapte etmek için çaba sarf ettiklerini dile getiren Kılıç, "Yapılan aktiviteler sayesinde tedaviye çok hızlı yanıt alıyoruz. İlaç tedavisi gördüğü halde yine de içine kapanmış, konuşmayan, kendini eve kapatmış hastaları müzik, resim ve spor dersleri sayesinde daha çabuk aramıza aldığımızı görüyoruz" dedi.
Tokat Halk Eğitim Merkezi'nde görevli müzik öğretmeni Melike Biçer ise hastalara günde iki saat müzik dersi verdiğini belirterek, "Ben keman çalıyorum, onlar şarkı söylüyor. Hastalarımızda sosyal aktiviteler başladığından bu yana, yani 4 ayda gözle görülür değişiklikler oldu. Hiç konuşmayan bir hastamızın derste ben keman çalarken şarkı söylediğine şahit oldum. Parçayı değiştirdim tekrar söyleyecek mi diye, şarkı söylemeye devam etti. Sonraki günlerde ise konuşmaya başladığını ve gülümsediğini gözlemledik" şeklinde konuştu.
Hastalara yoga da yaptırdığını dile getiren Biçer, şunları söyledi:
"Hastalarımıza müzik eşliğinde rahatlama dersleri yaptırıyorum. Gözlerimizi kapatıp hayal kuruyoruz, olmak istediğimiz yere gidiyoruz. Bu dersimde engelli bir hastam sağlıklı olduğu zamanı hatırladığını ve yaylada koştuğu ana gittiğini söyledi. Başka bir hastam ise evinde çocuklarının yanında olduğunu hayal ettiğini söyledi. Hastalarımızın derste hayal kurmalarını sağlayarak hayatı sevmelerini ve enerjilerini yüksek tutmaya çalışmalarını sağlıyoruz. Bazen de oyun havası açıp oynuyoruz. Hastalarımızdan bazıları 'düğünlerde hiç oynayamamıştım, hep çekinirdim, bundan sonra hep oynayacağım, çok eğleniyorum, mutlu oluyorum' diyor."