Yaz geldi, herkes tatil planları yapıyor. Özellikle anne adaylarının tatil planı yaparken hem seyahat, hem beslenme, hem de fiziksel aktivite olarak pek çok şeyi dikkate alması gerekiyor. Gebelikte kilo artışı, kan hacminin artması, solunum sayısının ve kalp hızının artması ile azalan akciğer kapasitesi yüzünden nefes alıp vermek bile daha zor hale geliyor. Buna havadaki ısı ve nem artışı da eklenince, alınması gereken önlemler daha da artıyor. Liv Hospital Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Ali Enver Kurt, anne adaylarının tatilde, yolculukta ve beslenmede dikkat etmeleri gereken noktaları anlattı...
Hamilelikte denize ya da havuza girmek sakıncalı mı?
Hamilelik sırasında yapılabilecek en ideal sporlar; yürüyüş ve yüzmedir. Yüzme, özellikle yaz aylarında vücutta ilerleyen gebeliğin neden olduğu değişimler ve zorlukları bir nebze olsun rahatlatır. Ayrıca suyun kendisinin ruhsal durum üzerine olumlu etkileri nedeniyle de tercih edilen bir aktivitedir. Ama suyun ağza alınması ile ağızda ve dış cinsel organlar üzerinde problem doğması mümkün olabilir. Yüzmeyi (havuz ya da deniz) destekliyoruz ancak atlamak, dalmak ya da temizliğinden emin olunmayan yerlerde yüzmek uygun değildir.
SUYA ATLAMAYIN
Özellikle temizliğinden emin olunmayan yerlerde yüzülmemelidir.
Ağıza su alınmamalı ve yutulmamalıdır.
Suya atlanmamalı ve dalınmamalıdır.
Azalan fiziksel kapasite zorlanmamalı ve bir komplikasyon durumunda (düşük tehdidi, erken doğum vs.) aktivitelere ara verilmelidir.
Günün çok sıcak saatlerinde denize girilmemelidir.
Özellikle yemek sonrası en az üç-dört saat dinlenilmelidir.
Gebeliğin herhangi bir döneminde yüzmenin mümkün olduğunu ancak ilerleyen haftalarda esnekliğin ve çevikliğin de çok azaldığını unutmayıp kayıp düşmenin de gebelikte önemli sorunlara neden olabileceği unutulmamalıdır.
Gebelikte cildin güneşin etkilerine karşı daha hassas olacağını unutmamak gerekir.
GÜNEŞ KORUYUCU KULLANILMALI
Güneşin dik olduğu saatler, gölgede ve dinlenerek geçirilmeli.
Havuz kenarında kayıp düşmemeye dikkat edilmeli.
Güneş koruyucu kremler mutlaka kullanılmalı.
Islak mayoyla uzun saatler geçirilmemeli, kuru mayo ile dinlenilmeli.
Fiziksel kapasitenin elverdiği ölçülerde güneş ve denizin olumlu etkilerinden sonuna kadar yararlanılmalı.
Yaz mevsimi ve gebelik nedeniyle artan metabolizma hızı nedeniyle aşırı terleme ve artan solunum-dolaşım faaliyetleri en dikkat çekenlerdir. Bu nedenlerle öncelikle sıvı ve elektrolit kaybı gözönüne alınarak mutlaka yeterince sıvı alınmalı.
Elektrolit kayıplarını yerine koymak için maden suyu ya da sporcu içecekleri kullanılmalı. En azından tuzlu ayran bu konuda başvurulabilecek en basit önlem olabilir.
Beslenmeye dikkat etmek, yine yaz aylarını rahat geçirmek için çok önemlidir
. Sindirimi zor besinler (kızartmalar) ve büyük porsiyonlardan kaçınılmalıdır.
Beslenme, dört-beş öğüne yayılmalı ve daha uzun süre tokluk hissi veren besinlerden küçük porsiyonlar tercih edilmeli.
Her gün bir adet iyi pişmiş bir yumurta, protein kaynağı olarak mükemmel olabilir.
IZGARA VE SALATA TÜKETİN
En az bir öğün bir hayvansal protein (et-tavuk-balık) ızgara olarak tercih edilebilir. Yanında tam buğday ekmekleri ve salata yenebilir. Arada meyve tüketilebilir.
Sıcak yaz günlerinde gebeliğin rahat geçmesi için öncelikle ölçülü olarak aktivite korunmalıdır. İlerlemiş gebelikte ise bacak şişmeleri vs. için yine aktivite ve gerekirse elastik bandaj, yüksekte tutmak çözüm olabilir.
Kilo artışına dikkat edilmeli, artış kontrollü olmalıdır.
26 BİN 500 ÇOCUK TİYATROYLA GÜNEŞTEN KORUNMAYI ÖĞRENDİ
'Güneşi
Seviyorum' projesi ile bu yıl 26 bin 500 çocuk, güneşin zararlı etkilerinden korunmayı öğrendi. Havaların ısınmasıyla birlikte özellikle çocuklar, güneşin tadını doyasıya çıkarmanın hayalini kuruyor. Ancak içimizi ısıtan güneş, bilinçli olunmadığında en çok hassas cilde sahip bebek ve çocuklara zarar veriyor. Garnier Ambre Soliare, Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı ve BKM Mutfak iş birliği ile Dr. Gülnihal Şarman danışmanlığında hazırlanan 'Güneşten korunuyorum; çünkü kendime iyi bakıyorum' oyunu, çocukları güneşin zararlarına karşı bilgilendiriyor. Dr. Gülnihal Şarman danışmanlığında yazılan oyunda çocuklara altı temel kuraldan bahsediliyor. Bunlar; güneş yanıklarından sakınmak, şapka takmak, gölgede bulunmaya dikkat etmek, güneş kremi sürmek, güneşe göre giyinmek ve güneş gözlüğü takmak.
YOLCULUKTA VÜCUDUNUZU SUSUZ BIRAKMAYIN
Seyahatler
gebeliğin erken dönemlerine planlanmalı. Özellikle 26-28'inci hafta sonrası, acil durumlarda olası bir doğum sonrası bebeğe ve anneye yeterince iyi müdahale yapılamayacak yerlerden uzak durmak çok önemlidir. Ayrıca seyahat edilecek bölgelerdeki endemik hastalıklar da araştırılmalı ve bu tür yerlerden uzak durulmalıdır. Her aşının gebelik sırasında güvenli olmadığını ve bazı enfeksiyonların bebek ve anne açısından sorun doğurabileceği unutulmamalıdır.
KARA YOLCUĞU
Kara yolculuğu yaparken araç içi şartlar iyi ayarlanmalı, her iki saatte bir mola verilmeli, gebe 10-15 dakika yürümelidir. Aşırı beslenme ve susuzluk açısından da dikkatli olunmalıdır. Aşırı hız ve güven vermeyen seyirden uzak durulmalıdır.
UÇAK YOLCULUĞU
28'inci haftadan sonra mümkün olduğunca uçak yolculuğundan uzak durulmalıdır. Uzun yol ise rahat koltuk şartları sağlanmalı ve iki saatte bir mutlaka 10-15 dakika yürünmelidir. Susuzluk ve aşırı beslenmeden kaçınılmalıdır.
DENİZ YOLCULUĞU
Komplike gebeliklerde (ikiz) ve ileri gebelik haftalarında gemi yolculuğu uygun değildir. Erken gebeliklerde (özellikle gebelik bulantısının olduğu dönemler) gemi yolculuğu uygun olmayabilir.
