Normal şartlarda yarım saat ile kırk beş dakika arasında sürmekte olan sezaryen doğum, küçük aksaklıklar ile karşılaşıldığında bir saat kadar uzayabilir. Normal doğumdan farklı olarak sezaryende normal doğum sırasında kullanılan anestezinin iki katı kadar yoğun anestezi kullanılır.
Daha önce planı yapılmış olan bir sezaryen doğum, hamileliğin 34. haftası ve sonrasında yapılır. 34. haftadan önce bebeklerin akciğerlerinin gelişimi tam anlamıyla tamamlanamamıştır. Bu sebeple sezaryen doğumun 34. haftadan önce yapılması uygun değildir. 34. haftadan önce yapılan sezaryenlerde doğan bebeğin yaşamama ihtimali çok yüksektir.
Geçmiş yıllarda ilk doğumu sezaryen ile yapmış annelerin, daha sonraki doğumlarını normal doğum yapmaları pek mümkün değildi. Ancak günümüzde ki tıbbi gelişmeler sayesinde mümkün hale geldi. Doğum sırasında yapılan cerrahi müdahaleler sonraki doğumun normal doğum olabilme olasılığını yüzde altmış oranına düşürmektedir. İlk doğumun sezaryenle yapılmasının ardından, sonraki doğumu normal doğum yapmak isteyen annelerin yüzde kırk beşlik bir kısmı bu kararlarından vazgeçerek tekrar sezaryen doğuma yönelmektedir. Normal doğumun sancıları, kas kasılmaları ilk doğumda yaşanan cerrahi müdahalelerin yırtılma ihtimalleri gözlemlenerek annenin, nasıl doğum yapacağına uzman hekimler karar verirler.
— Sezaryen ameliyatı sonrası 8 ile 12 saat içinde hastanın yataktan kaldırılmaması, akciğerlerin hava almasına, damar tıkanıklığının önlenmesine, bağırsak fonksiyonlarının düzene girmesine özellikle de gaz sancısı yaşanmamasına yardımcı olur.
— Sezaryen ile yapılan doğum sonrası hastalar ilk gün rahatça ayağa kalkabilir, etrafta dolaşabilir.
— Doğumdan ilk 6 saat sonra öncelikli olarak sıvı besinler ve daha sonrasında katı gıda alımına başlanır.
— Oluşabilecek enfeksiyon risklerini en alt seviyelere indirmek amacıyla hastaya sonda takılabilir.
DR. SARE DAVUTOĞLU: "SEZARYEN ORANLARIMIZ OLDUKÇA YÜKSEK"
SEZARYEN DOĞUMLA İLGİLİ DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLAR