Pullanmalarla birlikte görülen bir deri hastalığı olan sedef hakkında Medical Park Bahçelievler Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Yalçın Tüzün bilgi verdi...
Sedef nedir?
Sedef hastalığı, deri hastalıkları arasında en sık görülen ve hakkında en çok konuşulan hastalıklardan biridir. Hastalık ataklarla birlikte seyreder ve genellikle uzun yıllar devam eder. Çeşitli görünümlerle kendisini gösterebilir. Sedef adını almasına neden olan tipik belirtiler; pembe-kırmızı, deriden hafif kabarık bir zeminde üzerinde grimsi beyaz veya sedefi renkte ince, parlak kepeğimsi kabuklardır. Bu belirtiler 1-2 mm gibi çok küçük olabileceği gibi 30-40 cm'ye kadar genişleyip vücudun tamamını da kaplayabilir. Vücudun belirli bölgelerinde ağırlıklı olarak görülmesine rağmen, tepeden tırnağa her noktayı da etkileme ihtimali vardır. En sık görülen plak tipinde, sağlam deriden keskin sınırla ayrılabilen, deriden kabarık kızarıklıkların üzerindeki pullanmalar tipiktir.
DERİ BEŞ GÜNDE BİR YENİLENİR
Deri üzerindeki pullanmalar neden oluşur?
Derinin en üst katmanını oluşturan hücreler sedef hastalarında normal deriye göre çok daha hızlı çoğalırlar. Derinin üst katmanı olan epidermis normalde kendisini bir ayda yenilerken, bu süre sedef hastalığında üç-beş güne iner. Bu hızlı hücre çoğalması sonucunda üst katmanda biriken ölü hücre tabakası kendisini pullanma şeklinde gösterir.
Sedef günlük yaşamda hastaların yaşamını nasıl etkiliyor?
Yaralar çoğunlukla el, kol, bacak, saçlı deri gibi dışarıdan görülen ve kıyafetle kapatılması her zaman mümkün olmayan bölgelerde yerleşim gösterdiği için hastaların günlük yaşamını olumsuz yönde etkileyebilir. Özellikle sedef hastalığının bulaşıcı olmadığı gerçeği toplum tarafından iyi bilinmediğinden, diğer kişilerin sedef hastalığı olanlardan uzak durma eğiliminde olması sıklıkla rastlanan bir durumdur.
GÜNEŞTEN FAYDALANMALILAR
Sedef, mevsimlere göre değişkenlik gösteriyor mu? En çok hangi mevsimde alevleniyor?
Sedef hastalığı en çok havanın soğuk ve kuru olduğu kış aylarında alevlenir. Derideki kuruluğa bağlı deri yüzeyi daha hassas hale gelir ve küçük travmalar bile yeni yaraların oluşmasına sebep olabilir. Bu mevsimlerde özellikle düzenli nemlendirici kullanılması oldukça önemlidir. Yine yaz aylarında güneşin deri üzerindeki olumlu etkisi de kışın minimum seviyede olduğundan, hastalığın şiddetlenmesine sebebiyet verebilir.
Sedef hastalarının tatile çıktıklarında dikkat etmeleri gereken şeyler var mı?
Özellikle yaz tatillerinde güneş ışınlarından, olabilecek en yüksek düzeyde faydalabilmek önemlidir. Buna karşın güneşin dik açıyla geldiği öğle saatlerinde güneşlenmek yanıklara neden olabileceğinden ve bu da sedef yaralarını tetikleyebileceğinden, bundan kaçınılmalıdır. Uygun güneş koruyucuların da kullanılması bu açıdan önemlidir. Güneş sonrası deri yüzeyi kuruyabileceğinden yumuşak nemlendiricilerle derinin nemlendirilmesi gerekir.
KLORLU SUDA DİKKATLİ OLUN
Sedefli bir kişinin yapması yasak olan sporlar var mı?
Sedef hastalığı iç organları etkileyen bir hastalık olmadığından ve sadece deri ile sınırlı tutulum gösterdiğinden, hastaların spor yapmalarında herhangi bir sakınca yoktur. Sedef hastaları; sedef romatizması veya kalp hastalığı gibi spor yapmalarına engel herhangi başka bir durum olmadığı sürece her türlü sporu yapabilirler. Yüzme de oldukça faydalı bir spor olup yüzmelerinde herhangi bir sakınca yoktur. Özellikle deniz suyu ve güneş ışığı kombinasyonu sedef yaralarına da iyi geleceğinden, yaz aylarında sıklıkla yüzmeleri önerilir. Buna karşın klorlu suyu olan havuzlarda, kimyasal klor maddesi deri yüzeyinde irritasyona ve sonrasında da kuruluğa yol açabilir. Hastaların vücutlarında açık yara varsa, enfeksiyon riski sebebiyle havuza girmeleri önerilmez. Bu gibi durumların haricinde klorlu suya maruz kalındıktan hemen sonra duş alınması ve uygun nemlendiricilerin sürülmesi halinde, hastaların havuza girmelerinde herhangi bir sakınca yoktur.
Hastalar; bir spor tesisinde havuza girmek isterseler sedef raporunu mu götürüyor, zorluklarla karşılaşıyorlar mı?
Sedef bulaşıcı bir hastalık olmadığından, hastaların havuza girmek için rapor götürmeleri gerekmez. Buna karşın sedef hastalığı deri mantarı gibi hastalıklarla da kolaylıkla karışabileceğinden, bazı kurumlar hastalardan sedef hastası olduklarına dair belge isteyebilir.
KESE VEYA LİF KULLANILMAMALI
Sedefi artıran faktörler nelerdir?
Sedef hastalığına yatkın kişilerde
çeşitli faktörler tetikleyici rol oynayabilir.
Fiziksel travmalar, kaşıma,
ovalama ya da yolma gibi aktiviteler,
banyoda liflenme veya keselenme
gibi uygulamalar sedef ataklarına yol
açabilir veya var olan belirtileri şiddetlendirebilir.
Sedef hastalığının travma sonucu
hasarlanan deride gelişimi 'Köbner
fenomeni' olarak adlandırılır. Güneş
ışınları ise, belirli süre ve dozda
maruz kalındığı takdirde çoğu hastada
iyileştirici özellik göstermekle
birlikte, uzun süre ve fazla miktarda
güneş ışığına maruz kalındığında deride
güneş yanığı gelişebilir ve bu da
hastalığı tetikleyebilir.
Enfeksiyonlardan özellikle streptokok
nedenli boğaz enfeksiyonları
bir-iki hafta sonra özel bir sedef
formu olan damla sedefe yol açabilir.
Aynı mikrop, hastalığın en sık görülen
formu olan plak tipi sedef hastalığının
ataklarında da rol oynuyor
olabilir. Bazı hastalarda sedef hastalığının
başlangıcında veya şiddetlenmesi
öncesinde yoğun ruhsal stres
öyküsü, boşanma, ayrılık, bir yakının
kaybedilmesi gibi durumlara rastlanabilir.
Hastaların bir bölümünde
bu faktörün dışlanması veya tedavisi
hastalığın belirtilerinin giderilmesinde
yardımcı olur.
Bazı ilaçlar hastalığın gelişimine
veya şiddetlenmesine yol açabilir.
Ağızdan veya damar yoluyla alınan
kortizon, sıtma ilaçları, ruhsal hastalıklarda
kullanılan lityum, tansiyon
ilaçlarından beta blokerler, interferon
gibi ilaçlar, ağrı kesicilerin bir
bölümü bu ilaçlardan bazılarıdır.
Bazı hastalarda sigara, hastalığın
gelişimine veya var olan sedefin atak
yapmasına neden olabilir. Alkolün de
aşırı tüketilmesi ataklara yol açabilir.
OBEZİTE VE STRES HASTALIĞI TETİKLEYEBİLİR
Sedefin görülme sıklığında artış var mı?
Sedef hastalığı bazı coğrafik bölgelerde
daha sık veya daha seyrek görülebilmekle
birlikte ülkemizde bu hastalığa
1/200 oranında rastlanıyor. Sedef hastalığı
sıklığında; obezite, inaktivite gibi
günümüz yaşam koşullarına veya strese
bağlı artışlar görülebilir.
Sedef en çok vücudun hangi bölgelerinde çıkıyor?
Sedef hastalığı vücudun her bölgesinde
görülebiliyor. Ancak en sık saptanan
yerleşim bölgeleri; diz, dirsek,
baş, saçlı deri, kalça, avuç içi ve ayak
tabanıdır.