Eğer kuru incirleri küp küp doğrayıp bir kavanoza koyar, üzerlerini örtecek kadar saf zeytinyağı döküp 3 gün karanlık ortamda hava almadan bekletirseniz bir ilaç istihzar etmiş olursunuz. Bu ilaç kanserden kalp hastalıklarına, şeker hastalığına, cilt hastalıklarına ve depresyona dahi devadır. Çünkü düzenli olarak zeytinyağı ile beslenen insanların depresyon riskinin daha az olduğu çalışmalarca ispatlanmıştır
ZEYTİNYAĞI KIZARTMADA BİLE KANSEROJEN OLMUYOR!
İnsan vücudunda en çok bulunan yağ asidi Oleik asittir. Bir tekli doymamış yağ asididir. Oksidasyona karşı son derece dirençli olan bu yağ asidi vücutta serbest radikallerle savaşır. Bir yağın oleik asit miktarı ne kadar yüksekse o kadar sağlıklı ve kalitelidir. Isıya karşı dayanıklı ve yapısını bozmamak için kararlıdır. Ne var ki bu oran ayçiçeği yağında çok düşük.
Zeytinyağının ise oleik asit oranı çok daha yüksek. Yüzde 78-80 oranında ve ısıya karşı çok dayanıklı. Adeta ayakları yere sağlam basıyor. Kızartmada bile kanserojen madde haline gelmiyor. Bilimsel verilerle de ispatlandığı üzere, oleik ait yani zeytinyağı total ve kötü huylu kolesterolü düşürüyor. Ayrıca, insan sağlığı açısından birçok faydası olan zeytinyağının ayçiçek yağı ve diğer yağlara oranla çok daha faydalıdır.
ZEYTİNYAĞI DOĞANIN ANNE SÜTÜDÜR!
Bilirsiniz, tabiat anne gibidir. Neredeyse anneliğin bütün vasıflarını taşır. Saygılı olursanız şefkatli kollarıyla sarar. Malum ki her anne bebeği için en güzel sütü salgılar. Anne sütü bilinen bütün besinlerin ve ilaçların üstündedir.
Zeytinyağı, besinler ve beslenme üzerine eğitim almış meslek gruplarının içinde doğanın anne sütü diye tabir edilir. Anne sütü ifadesinden ne anlıyorsanız hepsi. Hem besin hem ilaç.
