YO-YO SENDROMU NEDİR?
Çok sık ve yanlış tarzda yapılan diyetlerle hızla verilen kilolar, hızla geri alınıyor. Hızla kilo verip, diyeti bırakınca geri almaya "yo-yo sendromu" denir. Bu süreçte kilolar da tıpkı oyuncak yo-yo gibi bir gidip bir gelir, diyet yapan bireylerin bütün emekleri boşa gider ve metabolizma ne yazık ki deforme olur. Çünkü aç kalarak yapılan diyetlerin ardından kilo kaybının hızlı bir şekilde gerçekleştiğini ve bu diyetlerin süresinin her zaman kısa olduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz artık. Çünkü vücudumuz uzun süre aç kalmayı reddeder, bir süre sonra otomatik kontrol mekanizması devreye girerek metabolizmanın minimumda çalışmasını sağlar. Hızla kaybedilen 3-5 kilodan sonra tartıda bir değişiklik görülmediği için motivasyon düşer, moral bozukluğu ile açlık birleşir ve yemeye devam ederiz. Sonrasında yavaşlayan metabolizma ile hızla kilo alımı gerçekleşir. Bu kısır bir döngüdür. Her bir diyet süreci bir öncekine göre daha zor geçer, kilo probleminiz büyür ve ideal kilonuzdan gitgide uzaklaşırsınız.
NEDENLERİ NELERDİR?
-Aşırı yemek yeme ataklarının periyodik olarak tekrarlanması
-Sürekli kilo vermek amaçlı diyet uygulama
-Kendi sosyal yaşamına uymayan diyetleri kilo verme pahasına devam ettirme
-Egzersizi sadece diyet süresince yapma ve diyet bitiminde tamamen bırakma
-Zayıflama ilacı kullanımı
-Diüretik kullanma
-Diyet kampları
-Psikolojik durum değişiklikleri
-Akapunktur ile sıkı diyetler
-Toplu şişmanlık tedavileri
YO-YO SENDROMUNUN OLUMSUZ SONUÇLARI NELERDİR?
Vücudumuz her duruma adapte olmaya programlanmıştır. Fakat açlığa olan adaptasyonu tokluk durumu adaptasyonundan çok daha güçlüdür. Vücudunuzu aç bıraktığınızda veya yediklerinizi çok fazla kısıtladığınızda, vücut yaşamını sürdürmek için kendisine gerekli olan enerjiyi azaltmaya başlar. Metabolik hız adı verilen bu enerji ne kadar azalırsa ileri dönemlerde kilo vermek o kadar zorlaşmaktadır. Hızlı kilo verdiren diyetlerin önerilmemesi oluşturdukları bu olumsuz etkiye bağlıdır. Çevrenize baktığınızda da, yarı açlık diyetleri ile hızla zayıflayıp bir daha kilo alan ve aldığı kiloları bir dahaki açlık diyetinde vermeyi başaramayan birçok insan görmeniz mümkündür. Buna ekranlarda seyrettiğimiz sanatçıların bir kaçı da dâhildir.
Alınan verilen bu kilolar metabolizmayı yavaşlattığı gibi yağ dokusunun artmasına ve bireylerde psikolojik etkilenmelere de sebep olmaktadır. Bilinçsiz ilaç kullanımı sırasında; metabolizma hızlanır, kalp ritminde artış olur, sık dışkılama oluşur, terleme artar, kan basıncı yükselir, adet düzensizliği görülür ve sinirlilik, anksiyete gibi psikolojik durum bozuklukları oluşur. Hiçbir ilacın bire bir uzun süre kullanımına ilişkin çalışma ya da veri yoktur.
Ayrıca laksatif ya da diüretik kullanımı hiçbir zaman kilo verme amaçlı olmamalıdır. Bu ilaçlar vücutta sadece su kaybı yaratır. Yağ eritmez, kilo verdirmez. Uzun süre kullanımında da bağırsaklar bu bileşiklere cevapsız hale gelmektedir. Bilinçsiz kullanımı potasyum düzeyinde düşmelere ve kalp ritim bozukluna sebep olmaktadır.
YO-YO SENDROMUNDA NASIL BİR TEDAVİ İZLENMELİDİR?
Yo-yo sendromu sonrasında uygulanacak diyetin başarısı, hiç diyet yapmamış bir kişiye uygulanan diyet programına göre daha zordur. bu kişilere uygulanacak diyet tedavisinin başlıca amacı, vücut ağırlığını istenilen düzeye indirmek, kişinin besin öğesi gereksinimlerini yeterli ve dengeli oranda karşılamak, yanlış beslenme alışkanlıklarını ortadan kaldırmak, sürekli kilo kontrolünü sağlamak ve uygulanan diyet programını bir yaşam tarzı haline getirmektir. Sonrasında ise ulaşılan ideal ağırlığı kalıcı kılabilmek adına en az bir yıl bu kilo değerinin korunması gerekmektedir.