Beslenme
şeklimiz bağırsak mikrobiyomunu büyük ölçüde etkiliyor. Amerikan Bağırsak Araştırması'nda ABD'de yaşayan binlerce insanın mikrobiyom örnekleri toplanıp karşılaştırılıyor. Şimdiye kadarki bulgular, bitkisel ağırlıklı beslenen insanların bağırsaklarında mikrop çeşitliliğinin daha fazla olduğu yönünde. Uzmanlar, sağlıklı mikrobiyata için lif bakımından yüksek, kırmızı et bakımından düşük olan Akdeniz tipi beslenmeyi öneriyor. Ankara Gazi Üniversitesi Gastroenteroloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Probiyotik Derneği Başkanı Prof. Dr. Tarkan Karakan, "Son yıllarda yapılan çalışmaların hepsi Akdeniz diyetinin mikrobiyataya en etkili, sağlıklı, olumlu etki yaratan beslenme şekilli olduğunu belirtiyor. Türk kültüründe bizim eski beslenme şeklimiz de çok faydalı. Yoğurt, fermente mayalı gıdalar örneğin turşu, şalgam, boza, mayalı ekmek, tarhana çorbası. Eski beslenme şeklimizi korursak, yani Anadolu usulü beslenme, Akdeniz tipi beslenmeden bile daha iyi. Şuan ki Türkiye'nin beslenme şekli batı tipi. İşlenmiş gıdalar çok fazla. Anadolu usulü beslenmeye dönelim. Tencere yemeği yiyelim" dedi. Probiyotiklerin yenildiği zaman bağırsakta bulunan faydalı bakterileri arttırdığına dikkat çeken Karakan "Soğan, yer elması, hindiba kökü, pırasa, lahana, kuşkonmaz bunların başında geliyor. Mutlaka beslenmemizde kullanmalıyız" diye konuştu.
ANTİBİYOTİKLER KALICI OLARAK BOZUYOR
"Antibiyotiklerin bağırsak floramızı büyük ölçüde bozabileceğinin çoktandır biliyoruz" diyen Karakan şunları söyledi: Antibiyotik kullanımı ile ilgili geçen yıllarda yapılan bir araştırmada ülkemiz, en çok antibiyotik kullanan 78 ülke arasında birinci sıradaydı. Antibiyotikler mikrobiyatamızı kalıcı olarak bozabiliyorlar. Örneğin yapılan çalışmalarda 1 kutu antibiyotik kullananlarda 4 yıl sonra bile bakıldığında mikrobiyatasının eski haline gelmediği görülmüş. Antibiyotiklerin obeziteye yol açtığı da görülmüş.
ORUÇ TUTMAK İYİ GELİYOR
Prof
. Dr. Tarkan Karakan: Geçen yıl araştırma yaptık. Oruç tutmanın vücudu iyileştirdiği ve faydalı bakterileri arttırdığı görüldü. ABD'de bu araştırmayı sunduk. Oruç tutmak vücudun kendisini yenilemesini sağlıyor.
NORMAL DOĞUMUN DA FAYDASI VAR
Bağırsak
mikrobiyatasının özellikle bağışıklık sistemiyle büyük ilgisi var. Prof. Dr. Tarkan Karakan, "Mikrobiyomumuz doğumdan hemen sonra gelişmeye başlıyor, bu mikropların sindirim sistemini işgal etmeye başladığı an demek. Normal doğum yoluyla doğan bebekler, sezaryenle doğan bebeklere oranla daha yüksek sayıda bağırsak bakterisine sahip. Mikrobiyatanın yüzde 85'i doğumdan itibaren şekilleniyor" dedi. Karakan mikrobiyatanın doğumla şekillenmeye başladığını ancak katkı maddeli besinler, işlenmiş gıdalar örneğin mısır şurubundan yapılan fruktoz gibi gıdalar ile mikrobiyatanın altüst olduğunu vurguladı.