Kulübün 50. yılında şampiyonluk hedefiyle başlanan sezonda beklenmedik puan kayıplarıyla eleştirilerin odak noktası haline gelen Trabzonspor Teknik Direktörü Ersun Yanal, içini
SABAH'a döktü. Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri'nde ağırladığı arkadaşımız Yunus Emre Sel'in sorularını cevaplayan tecrübeli çalıştırıcı, kader sınavı olarak gösterilen Beşiktaş maçı öncesi çarpıcı açıklamalar yaptı.
İşte Yanal'ın ağzından merak edilenler:
GÜÇLÜ TRABZON'UN TEMELİ OLUŞTU
İlk geldiğim dönemde birkaç hafta sonra yönetim değişti ve oldukça sıkıntılı bir dönem geçirdik. Bu sezon ile kıyaslama yapacak olursak, o dönem takımda bir iskelet vardı. Ancak bu dönemin ilk başlarında ise takımın içi boşalmıştı.
Şu anda yeni bir stadyum ve yeni bir takım var. O dönemki maliyetlerin üstünde bir takım var. Herkes çok çaba harcadı ama yine kadro kurmakta zorlandık.
Bazı oyuncuları takımdan göndermek en zor süreçti.
Çıkan oyuncularımızın önemli değerlerle satılmaması da sıkıntı oldu. Şu an elimizde 27 kişilik bir kadro var ve bu kadro ile yolumuza devam edeceğiz. Transfer döneminde görüştüğümüz ve takıma uzun yıllar fayda sağlayacağına inandığımız 2-3 oyuncuyu alamadık.
Ancak o transferlerle ilgili hala uğraşıyoruz, süreç devam ediyor. Güçlü bir Trabzonspor adına temel oluşturuldu, artık yarışabilecek bir takımımız var.
TAKIMDA ÇOK ÖNEMLİ İKİ DEĞER VAR
Trabzonspor kendi değerlerini yetiştiren bir kulüp
. İki genç oyuncumuz var: Yusuf Yazıcı ile Abdülkadir Ömür. Saygın, bir yere geleceğine inandığımız oyuncular. Yusuf uzun süredir bizimle. Ona çok talep geldi, 'kiralık gönderelim' diye.
Ama biz beklettik ve zamanı kullanmak istedik. O da bunu kullandı ve oynuyor. Abdülkadir konusunda da aynı yolu izledik. Başka bir takıma gidebilirdi ama biz onu bırakmadık.
Fırsat geldiğinde riske girdik ve iyi bir karşılık verdi. Performansları yüzümüzü güldürüyor.
Daha yolun başındalar ve acımasız bir rekabet içerisindeler.
Yeni kurulmuş bir kadrodan hemen performans beklemek zordur ama takım bunu kısa sürede halletmeye çalıştı.
Bu noktadan sonraki hedef 4-5 yıllık kaos sürecinden sıyrılıp artık zirvenin takımı olmamız gerektiğidir.
İyi bir takımımız var.
Biz buradayız, buradan hiçbir yere gittiğimiz yok. Bu işin altından kalkarız. Başarı bizim için namus meselesidir.
Bu takımı yarın alkışlayacaklar ve onlar alkışlarken biz de onları alkışlayacağız. Biz taraftarı, camiası ile medyası ile bir takım olacağız ve bunu çok kısa zamanda göreceksiniz.
Başarı da öyle gelecek.
ALANYASPOR MAÇININ İLK YARISINDA YAPTIKLARIMIZIN YÜZDE 95'İ DOĞRU
Alanyaspor maçında 3-0'dan maçı kaybettik (3-4). İçeride üzüldük, yere yattık, bu magazin boyutuna girer. Bizi bu sonuca getiren tutumun bir daha gerçekleşmemesi adına bundan sonraki duruşun ne olması gerektiğini çözmek gerekiyor. Hemen toparlanıp bir sonrakine hazırlanmamız gerekiyor. Alanya maçında özellikle ilk yarıda yaptıklarımızın yüzde 95'i doğru. İkinci yarıda birden bire bu doğrulardan neden vazgeçtik, bunun peşindeyiz.
Bir hafta önce değişiklik yapıyorsunuz kahraman oluyorsunuz, bir hafta sonra ise yerin dibine sokuluyorsunuz. Kariyerimde belki 1500 tane oyuncu değiştirmişimdir. Bunun hepsi doğru mudur, hayır. Böyle bir şey mümkün mü? Futbol bir koordinasyon oyunu ve o gün o koordinasyon kalmamıştır.
Alınan sonuçlar gerçekten futbol tarihinde ender ve kimse bu sonuçları almak istemez. Bazen elinizden akar gider. Ama şunu çok net söyleyeyim: Bu takım çok iyi bir takım. Fenerbahçe ve Başakşehir deplasmanında kazanmaya çok yakındık. Bir Göztepe maçı kaybettik ve alakasız bir maçtı.
DEDİKODU İLE BAŞARILI OLUNAMAZ
Artık ilk dördün içerisinde olmalıyız. Olacağız da kimse merak etmesin. Bundan sonraki adım şampiyonluk. Şampiyonluktan geçen yolda, oyuncular, yönetim, taraftar ve medya var. Dedikodu ile bir şey yapamayız. Yoksa Ersun gider, başkası gelir. Ama yıllardır birileri gidiyor. Alanyaspor maçında yenildik, acıttı mı? Evet acıttı.
TARAFTARLARA BİR ŞEY SÖYLEMEK HADDİME DEĞİL
Taraftarlarımızın ortaya koyduğu tavır ve onların beklentisine saygı duyarız.
Taraftar kızabilir, bağırabilir, nasıl alkışlıyorsa seni protesto da edebilir. Ama taraftarlara, 'şöyle olmalı, böyle olmalı' demek bizim haddimize değil.
Taraftar kendi refleksleri ile hareket eder ve biz buna saygı duyarız. Taraftar velinimettir.
Elimizdeki kadroda kimse, kimsenin belli amaçlarla önüne geçemez. Hazırlık maçları yaptık, lig maçlarına başladık. Göztepe maçı sonrasında Bongonda'yı oyundan aldık, sonra Abdülkadir'i oynattık ve son 10 dakikada inanılmaz bir performans gösterdi.
Bongonda oynamak istiyorsa Abdülkadir'i geçmek zorunda. Castillo milli maç sonrası dönecek, şans isteyen bir Volkan var.
Bu kadroda kim kimi geçiyorsa o oynayacak.
YÖNETİM CESARET VERİYOR
Yaklaşık 20 yıldır bu işin içindeyim ve her kategoride yer aldım. Elbette skordan eleştirebilirsiniz. Biz de kendimizi eleştiriyoruz. Skor ve sonucu almak kolay değil. Hakikaten can yakıcı, acıtıc ıve üzücü. Ama iş istikrara ve düzenli bir sonuca varmak ise mantıklı bir yolculuk yapmak her şeyden önemli.
Türkiye'ye çok önemli markaları kazandırmış, vizyoner bir başkan ve yönetim ile çalışıyoruz. Onların beklentisinin içerisinde bugünün başarısından çok istikrarlı bir sürecin geçtiğini görüyoruz. Bundan da cesaret alıyoruz. Önümüzde güzel örnekler de var. Beşiktaş mesela… 5 yıl geriye gittiğimizde ilk olarak yapılandlaı r, iki yıl yarıştılar, üç yılı tamamladılar ve dördüncü yılda bu zamanı başlattılar. Bizde ise değişimler çok hızlı ve çabuk oluyo.r Umulmadık bir sonuç sonrası her şeyi çok kolay yıkabiliyoruz. Yıkmak kolay, ama bunun üzerine istikrarı sağlamak zor. Bütün başarılı olmuş işlerin içerisinde bu tür tökezlemeler olması çok normaldir.
YANAL'DAN İNCİLER
Onur Kıvrak bizim kaptanımız. Bu kulüp için çok fedakarlık yaptı. Hiçbir zaman alacaklarının peşinde koşmaz. Bu kulüpte kimsenin parası kalmaz. Ben oyunculara, "Paranız bankada duracağına Trabzonspor'da dursun zaten alacaksınız" diyorum.
Esteban hala idmanlara çıkmıyor. Psikolojik olarak buna hazır değil. Sağlık sorunları var. Benden izin istedi, verdim. "Çenem çıkmış gibi hissediyorum, midem bulanıyor, gözüm kararıyor" dedi.
Takım olmak için yaptığımız mücadele devam ediyor. İlk defa burada yaşamayı seven, burada olmaktan mutlu olan iletişimi güçlü olan oyuncularla beraberiz. Sıfır sorun var takım içerisinde.
Okay'ı Başakşehir maçında oynattık stoperde. Aslında zaman zaman yine stoper oynamıştı. Okay bundan sonraki kariyerini stoper olarak sürdürmek istiyor. O mevkide iyi oynadığını söyleyebilirim.
Yıllardır hasretle beklenen oyuncular gelmeye başladı. Transferlerde başkanımızın ve yönetim kurulumuzun, benim ve ekibimin de önemi var. Biraz ne olursunuz sağduyulu yaklaşın, en çok ihtiyaç duyduğumuz şey bu.
Kariyerimde Denizlispor, Ankaragücü, Gençlerbirliği, hatta Milli Takım'da üçlü savunma sistemini denedim. Bunu oynayabilmek için ofansif beklere ihtiyaç var. Kadromuz şu an üçlü savunmaya uygun değil.
YARIN
YARINKİ BEŞİKTAŞ MAÇI İÇİN PLANLARI NE?
RAKİPLERİNİN KADROLARINI NASIL BULUYOR?
YABANCI SINIRI TARTIŞMALARINA NASIL BAKIYOR?
TRABZON'DAKİ HAYATI NASIL GEÇİYOR?
