Türkiye'ye geldiği günden bu yana sık sık manşetleri süsleyen, 'tek başına takım' yakıştırmasının tam anlamıyla karşılığını veren Alanyaspor'un dünya yıldızı Vagner Love, konuşmak için
SABAH'ı tercih etti.
Süper Lig'de geçen sezon gol krallığına ulaşan ve bu sezon da attığı 7 golle yine iddiasını ortaya koyan 33 yaşındaki sambacı, Alanya'da ağırladığı arkadaşlarımıza hem başarı sırlarını anlattı hem de güncel konulara değindi. Özellikle son oynanan Gençlerbirliği maçında attığı röveşata golüyle bir kez daha farkını ortaya koyan Vagner Love, Dünya Kupası'na gidemeyen Türkiye'ye dair de konuştu.
İşte Alanyaspor'un her şeyi Vagner Love'ın ağzından dökülenler:
Gerçek adının Vagner LOVE olmadığını biliyoruz. LOVE'ın hikayesini anlatır mısın?
Eşim kızacak bana bunu anlatınca (gülüyor). 7 sene kadar önce, gençken tabii ki kanımız kaynıyor. Ben de bir gün rahat duramadım ve takım kampına kız arkadaşımla geldim. Sonra gizli gizli odaya çıktık. Ardından hoca bizi yakaladı.
Takım arkadaşlarım da bana 'love (aşk)' demeye başladı. Üstümde kaldı bu lakap. Ama kız arkadaşımla gerçekten kötü bir niyetimiz yoktu (gülüyor).
O günler de gerilerde kaldı tabii... Sonrasında evlendim.
Türkiye'de özellikle yabancı forvetler futbolun sertliğinden yakınıyor. Senin görüşün nedir bu konuda, sert buluyor musun?
Ben Türkiye Ligi'ni gelişmekte olan bir lig olarak görüyorum. Her geçen yıl üzerine koyuyor.
Bu bağlamda da gerçek bir mücadele var. Kiminle oynarsanız oynayın sert geçiyor maçlar. Bu yüzden özellikle 'şu adam beni çok zorluyor' diyemiyorum. Hepsi çok zorlayıcı defanslar.
Ligin sertliğinden şikayet etmek yerine, daha fazla çalışmayı denemekte fayda var. Aksi halde bir süre sonra lige adapte olmakta zorlanırlar.
Lig gelişiyor ve gerisinde kalmamaları lazım.
Sezon öncesinde çok fazla kulüpten teklif aldığın konuşuldu. Ayrılmayı düşündün mü hiç?
Direkt olarak bana ulaşmış bir teklif yok. Kulübe gelmiş olabilir. Onlar da bana bu teklifleri iletmek istememiş olabilirler. Buna saygı duyuyorum.
Burada olmak çok güzel. Mutluyum ve yeni bir kontrat da yaptım. Tek istediğim daha fazla gol atmak.
TATİLE GELDİ DEDİLER, 'GOL ŞOV' YAPIYOR
CSKA Moskova'da uzun yıllar geçirdikten sonra Çin, ardından Brezilya ve son olarak Fransa'da forma giyen Vagner Love'ın 2016 yazında Alanya'ya transferi büyük yankı bulmuştu. Ancak ilk sezonunda ilk 9 haftayı boş geçmesi sonrası, "Love tatile mi geldi?" yorumları duyulmaya başladı. Tam da bu sırada Alanyasporlu taraftarlar, toplanıp başarılı futbolcu için gol duasına çıktılar. Ne olduysa bundan sonra oldu! Vagner Love golleri ardı ardına sıralamaya başladı ve sezonu gol kralı olarak tamamladı (23 golle). Bu sezon da ilk 7 hafta 7 kez ağları havalandıran sambacı yine ligin en iddialı isimleri arasında.
"Geçtiğimiz yıl Cenk ile gol krallığında yarışmıştık ama o biraz şanssızdı ve ben kazandım."
BREZİLYA'DAN ÖZEL ANTRENÖR GETİRDİM
Çok sık sakatlıkların yaşandığı Süper Lig'de, 33 yaşında olmana rağmen hiç sakatlanmamayı nasıl başarıyorsun? Şükürler olsun bunu başarabiliyorum. Bunu da takım antrenmanları sonrası bireysel çalışmalarıma bağlıyorum. Brezilya'dan kendi antrenörümü getirdim. Kulübe hiçbir masrafı yok. Maaşını ben ödüyorum. Takım antrenmanları sonrası 1-2 saat de onunla plajda ve sahada çalışıyoruz. Vücudumu çok iyi tanıyorum. Bu şekilde disiplinli olursanız fiziğiniz de size sadık kalıyor. Performansınız da yükseliyor. Ardından da gol kralı olabiliyorsunuz. İnsan önce bedenini tanımalı, disiplinli olmalı ve işine de ihanet etmemeli.
Vagner Love, Alanya'da arkadaşımız Taner Karaman'a konuştu.
HOCAM BU ÇOCUK BİZİMLE 'İDMAN YAPSIN' DEDİM
Türkiye, Dünya Kupası'na gidemiyor. Bu süreçte özellikle A Milli Takım Teknik Direktörü Lucescu'nun yabancı oyuncu sayısının fazlalığıyla ilgili düşünceleri çok tartışıldı. Sen ne düşünüyorsun?
Lucescu elbette daha iyi
görüyor olmalı ama Türkiye'de
sorun sadece bu diyebilir
misiniz? Kadrolara
baktığımızda çok sayıda
Türk oynuyor ve süre de
alıyorlar.
Yabancı sayısından çok, önce burada altyapıya önem vermek gerekiyor. Altyapıdan baktığımızda
bizim ekipte kaç
oyuncu var 1 ya da 2.
Bizimle antrenmanlara çıktıklarında 17-18 yaşındaki çocuklar özgüven kazanıp, sonrasında bunu futboluna yansıtabilir. Kulüpler de
bu sayede milli takımlara daha fazla oyuncu
verebilirler. Yabancı kuralından önce altyapıya
önem verilmeli.
Geçtiğimiz gün altyapı ile maç yaptık, 17 yaşında bir arkadaşımız vardı karşımızda, çok beğendim ve hocaya 'Siz de beğendiyseniz bizimle antrenman yapsın' dedim. Bugün
Milli Takım'da Emre Belözoğlu
sakatlandığında, yerine
tüm maçlarda oynayan bir
yerli oyuncuyu koymanız lazım.
Bunu yapamıyorsanız
başarı da zor geliyor.
Yine Lucescu, "Milli Takım için aynı kulüpten 3 oyuncu bulamıyorum" dedi. Kendi takımında Milli Takım'a söyleyebileceğin 3 isim var mı? Bizde direkt olarak söyleyebileceğim Emre Akbaba ve Taha Yalçıner var.
Bu iki isme
haksızlık edilmemesi lazım.
Emre'nin nasıl bir oyuncu olduğunu, neler yapabileceğini herkes biliyor. Lucescu'nun da bunun
farkında olması gerekir.
Taha ise bence bir Milli Takım oyuncusu. Ruhuyla
mücadele eden bir isim.
Bakıldığında futbolcu bulabiliyorsunuz, yeter ki doğru yere bakın.
Milli Takımı'ın başarısız bir tablo çizmesini neye bağlıyorsun?
Türk Milli Takımı'nı direkt olarak
takip edemiyorum. Ama sonuçlar ve
oynanan futbol hakkında bilgim var.
Başarısızlık hakkında tek bir neden söyleyemem.
Bazen çok ufak detaylar, çok büyük sonuçlara neden olabilir. Bunun için tüm dengeleri doğru kurmak ve bazı adımları atarken, çok iyi düşünmek gerekir. Kararlar
verirken, onun ne sonuçlar doğuracağına
da bakmaları lazım.
Sempatik tavırlarıyla gönülleri kazanan Vagner Love, eskiden tam bir aşk adamı olduğunu söylüyor.
BENİM YERİME GOMİS YA DA CENK GEÇEBİLİR
Şimdi bir hayal kuralım ve seni bir teknik direktör olarak düşünelim. Eğer bir takımın başında olsaydın, kendi yerine Alanyaspor'daki isimler dışında hangi forveti yazardın?
Gerçekten zor bir soru oldu bu. Süper Lig'de
çok kaliteli isimler var.
Sanırım yabancı oyunculardan Galatasaraylı Bafetimbi Gomis olabilir. Yerli oyunculardan ise Beşiktaş'ın oyuncusu Cenk Tosun'u söyleyebilirim. Geçtiğimiz yıl
krallıkta yarışmıştık ama o biraz şanssızdı ve
kazanan ben oldum (gülüyor).