Türk sanat müziğine ilgisi çocuk yaşta başlayan M. Emel Aksoy (51), 32 yıl boyunca bir albüm çıkarmanın hayaliyle yaşadı. Sahneye ilk kez 19 yaşında Adana'da bir okul çayında çıkan Aksoy, hayatını şarkı söyleyerek kazanmaya karar verdi. Memuriyetten kendi isteğiyle ayrıldı. Geçimsizlik nedeniyle eşinden boşandı. 21 yıl önce iki çocuğuyla İstanbul'a göç etti. Kemani bestekâr Ramazan Uraş'tan musiki eğitimi alan Aksoy, cemiyet korolarında boy gösterdi. Özel radyolarda "Faslı Şahane" programları yaptı. İstanbul ve Anadolu'nun farklı noktalarında düzenlenen çok sayıda festival ve özel gecede sahne aldı. Az bilinen eserleri yorumlayarak, Beyoğlu fasıl gecelerinin vazgeçilmezi oldu.
UMUDU TÜKENMİŞTİ
Yeniden dünyaya gelse, aynı hayatı seçeceğini belirten Aksoy, "Kaç şarkı bildiğimi bilmiyorum. Sanatta ne emeklilik vardır, ne öğrencilik biter" diye konuştu. Sesi taş plaklardaki sanatçılara benzetilen ve ünlü isimler arasında da müdavimleri olan Aksoy, birçok girişimde bulunmasına rağmen albüm çıkaramadı. Yorgun düşen ve "Her şey bitti" psikolojisine giren Aksoy, evinden çıkmaz oldu. "Eski Zaman Aşkları" adlı albümünün ilk baskısı tükenen, bir haftada iki kez yeni baskı şiparişi alan M. Emel Aksoy, yaşamını değiştiren sürprizi şöyle anlatıyor: "Bu girdaba girmeyen ne demek olduğunu bilmez. Bir gün 'Allah'ım ya para gönder ya da canımı al' diye dua ettim. Oğluma 'Git at yarışı oyna' dedim. Oğlum kuponu oynamış. Yarışı da izlememiş. Akşam eve geldi. 'Kazanmışız' dedi."