(... )
Gelecekten kötü haber var İnsanlığın ezeli koruyucusu olarak yaratılan yapay zeka Skynet'in yarattığı nükleer kıyametin ardından insan ırkı az sayıda insanla da olsa neslini sürdürmeyi başarmıştır. 2018 yılındaysa nükleer kıyametin üzerinden 20 yıl geçmiştir ve insanoğlu Skynet'in kölesi haline gelmemek için çöllerde, yer altı tünellerinde ve çöplük alanlarda yaşamaktadır. Skynet'in Terminatör askerleri, yakaladıkları insanları öldürmek ya da deneylerde kullanmak için her daim tetikte, görevdedir. Küçük gruplar halinde yaşamını sürdüren insanoğlunun hazırlıksız yakalandığı bu kıyametten haberi olan ve gelecekte Skynet'in yapacaklarını bilen tek kişiyse John Connor'dır (Christian Bale). Connor, Direniş Bölgesi adı verilen bir bölgede küçük bir grupla birlikte yaşamaktadır ve Skynet'in yarım bıraktığı işi tamamlayıp dünya üzerindeki bütün insan nesline son vermesine engel olmak için elinden geleni yapacaktır. Connor'a bu görevinde yardımcı olacak isimlerse, yedi aylık hamile karısı Kate Connor (Bryce Dallas Howard), gelecekteki babası Kyle Reese (Anton Yelchin) -kendisini '84 yapımı ilk filminden hatırlıyoruz-, Dr. Serena Kogan (Helena Bonham Carter) ve bir insan olduğuna inanan ama aslında Cyborg olan iyi niyetli Marcus Wright'tır (Sam Worthington). İlk filmde gördüğümüz T- 800'ün yapım aşamasında olduğu bu yıllarda, Connor savaşı kökünden sona erdirmek için Skynet'in bilmediği şeyleri, gelecekte olacakları biliyor olmanın avantajını kullanacaktır.
John Connor'ı bulmak Devam filmlerinin taşıdığı riski bertaraf etmek için yepyeni bir Terminatör filmiyle izleyici karşısına çıkmayı planlayan yapımcılar, aynı zamanda yeni bir oyuncu kadrosunun da gerekli olduğunun bilincindeydi. Arnold Schwarzenegger'in bu filmde yer almayacağı en başından duyurulmuş, filmde insan suretindeki termiantörlerin görünmeyeceği vurgulanmıştı. İşte bu noktada McG'yi zor bir iş bekliyordu: Bir John Connor bulmak! Yıllardır genç oyuncular tarafından canlandırılan John Connor, ilk kez yetişkin olarak perdede arz-ı endam edecekti. Bu nedenle de John Connor için doğru yüzü bulamamak demek, bir nevi bu filmin dibe vurması demekti. Bu stresli işin altından kalkabilmek için McG önce arama kriterlerini belirledi. Kesinlikle inandırıcılığı, güvenilirliği olan ve izleyiciyi bir anda avucunun içine alabilecek bir oyuncu olmalıydı. Bu kişi ne tam olarak bir süper yıldız, ne de yeni bir yüz olmalı, bir direnişin lideri olduğunu dikkate alarak, insanların sözünü dinleyebileceği türden bir aktör bulunmalıydı. McG, arama kriterleriyle elindeki listeyi küçültünce, ortada ilk ve tek tercihi olan Christian Bale'den başka kimse kalmadı.
(...)
Filmin ikinci ana karakteri olarak görebileceğimiz Marcus Wright içinse, daha önce ismine aşina olmadığımız bir aktör tercih edilecekti. Aslında rol için ilk düşünülen isim John Brolin'di, ancak Brolin o sırada üç ayrı film projesiyle meşgul olduğundan teklifi reddetmek zorunda kaldı. Yapımcıların ikinci tercihiyse Sam Worthington oldu.
(...)
Filmde, John'un eşi Kate'i ilk önce Claire Danes'in canlandıracağı düşünülüyordu. Zira Danes'in üçüncü filmden kalma, bu yönde bir anlaşması da vardı. Ancak Danes, bu rolü yeninden oynamaya pek istekli değildi, projeden affını isteyerek ayrıldı. Onun yerine düşünülen ilk isimse, Fransız aktris Charlotte Gainsbourg oldu. Gainsbourg, uzunca bir süre bu rolü canlandıracak isim olarak düşünüldü. Aktrisin rol alacağı başka bir film projesiyle "Terminatör Kurtuluş"un takvimi çakışınca, o da kadrodan ayrılmak zorunda kaldı. Bu noktada projeye, yapımcı Ron Howard'ın kızı olarak da tanıdığımız kızıl saçlı güzel aktris Bryce Dallas Howard dahil edildi.
(...)
Kadronun bir diğer genç simasıysa, John Connor'ın babası olarak bildiğimiz ve ilk filmden hatırladığımız Kyle Reese'i canlandıran Anton Yelchin -oyuncuyu son olarak Star Trek'te izlemiştik. John Connor'a destek olan ekipte yer alan Dr. Serena Kogan'ı canlandıran isimse, yetenekli İngiliz aktris Helena Bonham Carter. Bu arada filmde Arnold Schwarzenegger'in yer almadığını söylemiştik, ancak bizzat olmasa da yüzüyle, Terminatör model T-101 olarak karşımıza çıkacak kendisi...
Yönetmen McG, bu film için ana ilham kaynaklarının "Mad Max 2", orijinal "Yıldız Savaşları" serisi ve Alfonso Cuaron'un "Children of Men/Son Umut" filmleriyle, Philip K. Dick'in Do Androids Dream of Electric Sheep? adlı öyküsü olduğunu söylüyor. Bakalım bu yeni esin kaynaklarıyla yola çıkan yeni yönetmen, beyazperde macerası "Connor ailesi ve onları ziyaret eden Terminatörler" yörüngesine saplanıp kalan seriyi, yeniden canlandırabilecek mi?
