İstanbul Fatih'te 5 katlı binanın, anten takma çalışması yapılan çatı katından kopan beton parçası, küçük Yusuf'un kafasına düştü. Oğlunun öldüğünü sanan anne Dilber Akkuş ise aynı hastanenin 3'üncü katından ölüme atladı. Akkuş Ailesi bir ay önce Kumkapı Nişanca Mollataşı Caddesi'nde yeni bir ev aldı. Önceki gün akşam saatlerinde evin en küçüğü olan Tevfik Kurt İlköğretim Okulu öğrencisi 10 yaşındaki Yusuf, babasının yanına gitmek üzere evden ayrıldı. Aradan bir süre geçince dışarıda bir gürültü koptu. Anne Dilber Akkuş (45), ne olup bittiğine bakmak için cama çıktığında, oğlu Yusuf'un kanlar içinde yerde yattığını gördü. Küçük Yusuf olaya tanık olan komşuları tarafından hemen Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürüldü. Ağır yaralanan küçük çocuk, yoğun bakım servisine kaldırılarak tedavi altına alındı.
OĞLU ÖLDÜ SANIP...
Hastaneye yaralı oğlunun ardından ulaşabilen anne Akkuş, yoğun bakıma alınan oğlunu görünce şoka girdi. Oğlunun öldüğünü sanan anne, Yoğun Bakım Ünitesi'nin bulunduğu binanın 3'üncü katından kendisini atmaya çalıştı. Acılı anneyi yakınları engelleyerek sakinleştirmeye uğraştı. Ancak Dilber Akkuş, kendisini tutmaya çalışan 8 kişinin elinden, "Oğlumun yanına gidiyorum" diye kurtuldu ve "Oğlum öldü" şeklinde bağırarak kendini aşağı attı. Birinci katın balkonuna çakılan anne Akkuş, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
'ECE GİBİ KURTULACAK'
Aynı gün içinde iki acıyı birden yaşayan baba Sadık Akkuş sinir krizi geçirerek bayıldı. Hastanenin acil servisinde sakinleştirilen baba Akkuş, "Çocuğum yoğun bakımda. Eşimi kaybettim. İnşallah Taksim'de başına cam düşen Ece gibi gözlerini açacak ve Ece gibi kurtulacak. Karım camdan atladığında bahçedeydim. Yanında değildim. Bu yaşadıklarıma inanamıyorum. İki büyük acı yaşıyorum" dedi. Yusuf'un ağabeyi Oktay Akkuş, kardeşinin başına gelen kazanın binanın çatı katına sonradan eklenen duvara çanak anten takılmaya çalışılırken meydana geldiğini belirtti. Ağabey Akkuş, "Zaten dayanıksız olan duvar bu nedenle çökmüş ve parçaları da aşağıya düşmüş. Daha önce aynı sokakta, başka bir evde kirada oturuyorduk. Daha bir ay önce almıştık evi ve yeni taşınmıştık. Çok mutlu olmuştuk. Ancak bu ev uğursuz geldi" dedi.
TAKDİRNAME ALIYOR
Kardeşinin Galatasaray hayranı olduğunu ve tek hayalinin futbolcu olmak olduğunu belirten acılı ağabey, "Daha bir gün önce sınava girmişti. Çok da başarılı geçtiğini söyledi. Zaten sürekli takdirname alıyordu" diye konuştu. Kardeşinin okul çıkışı lokanta işleten ve aynı zamanda aşçı olan babasının yanında servis yaptığını belirten Oktay Akkuş, "Komşuların sevgilisi olmuştu. Biz de kaza sırasında babamın yanında biliyorduk" dedi.
ZANLILAR SERBEST
Yusuf'un yaralanmasına yol açtıkları iddia edilen iki şüpheli, M.A.Ç ve F. Ç. adliyeye çıkarıldı. F. Ç.'nin yeğeni 10 yaşındaki Ü. Ç. ise Çocuk Mahkemesi'ne sevk edildi. Zanlılardan M.A.Ç. , F.Ç.'ye misafirliğe gittiğini, TV görüntüsü bozulunca anteni düzeltmek için çatıya çıktıklarını anlattı. Çatıdayken F.Ç.'nin yeğeni Ü. Ç.'nin elini duvara dayayınca üstüne tuğlalar söküldüğünü, ancak çocuğun kaçmayı başardığını, daha sonra aşağıdan ağlama ve bağırma sesleri geldiğini duyduklarını anlattı. Mahkeme suçlamanın niteliği, mevcut delil durumu, delil ve sabit ikematgâh durumları nedeniyle her iki zanlının serbest bırakılmasına karar verdi.
