Giresun 5 gün önce gözlerini selle açtı. Salı sabahı aniden bastıran şiddetli yağmur, metrekareye bazı yerlerde 1 saatte 320 kilograma kadar yağmur düşmesine neden oldu. 4 saatlik yağışın metrekareye düşen gerçek ortalamasıysa, saatte 135 kilogramdı. Böylesine şiddetli bir yağış ortalaması, dünyanın neresine giderseniz gidin, bu kadar kısa süre içinde gerçekten dudak uçuklatıcıydı. Daha da ilginç olan, kentin 100 kilometre doğusundaki Trabzon ve 50 kilometre batıdaki Ordu'nun yağış bile almamasıydı. Giresun merkez en büyük darbeyi yerken, Bulancak ve Piraziz de felaketten önemli ölçüde nasiplerini aldı. Yani sel felaketi, Piraziz ile Giresun merkez arasındaki yaklaşık 25 kilometrelik bir alanı harap etti. Görüştüğümüz bölge sakinleri, bu kadar dar alanda böylesine büyük bir felaketin belki de 30 yıldır görülmediğini vurguluyor. Hayretlerini gizleyemiyor ve iklim değişimlerine bağlıyorlar bu büyük afeti...
GİRESUN MERKEZ AĞLIYOR
Aynur Çakır, Göreleli emekli bir öğretmen. İstanbul'da oturuyor, ancak yazları Çavuşlu köyündeki baba evinde serin Karadeniz havası alıyor. Pazartesi gecesi kız kardeşini Samsun'a, yani batıya yolcu etmiş otobüsle. Kız kardeşi yarım saat sonra ablasını arayıp uyarmış, "Aman bahçede oturmayın, Giresun'da fırtına koptu, Görele'ye geldi gelecek" diye. Salı günü Görele'de, Çavuşlu'da, fırtınanın esamisi bile okunmuyor. Ancak aynı saatlerde, 40 kilometre batıdaki Giresun merkez çoktan teslim olmuş bile, sele, fırtınaya, kötü kaderine... Ağrı Patnos ve Elazığ Palu'da da dün meydana gelen selde, ev ve iş yerlerini su bastı. Palu-Büyükelma köy yolu kapanırken, tarım alanları da zarar gördü.