Ahmet Ercan, Marmara Depremi'nde 132 atom bombası gücünde bir enerjinin boşalttığını kaydetti.
Marmara'da yeni bir depremin olması için en az 65 atom bombası gücünde bir enerji olması gerektiğini belirten Ercan, enerji birikimi olmadığı için bölgenin dingin olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:
''Marmara'nın çevresinde alınan jeofizik ölçümlerde herhangi bir deprem belirtisi yok. Depremin yakınlaştığına dair herhangi bir bilgi yok. Ben Marmara Bölgesi için yakında büyük bir deprem beklemiyorum. Bunun her hangi bir belirtisi yok. Dolayısıyla 2015 yılına kadar bir deprem olma olasılığı bana göre yok.
Marmara, 17 Ağustosta yaklaşık 3 kat daha fazla enerji boşalttı. Yeni bir enerji boşlatmak için hazır durumda değil. Sakarya Çukuru için öngörüm ise 2025 yılına kadar 2 deprem olabilir. Sakarya Çukuru dediğimiz yer, Kaynaşlı'dan başlayıp, İzmit'e kadar olan bölge. Çünkü bu bölümde gerginlik birikimi İstanbul yönüne göre daha hızlı. Dolayısıyla deprem bekleme olasılığı daha fazla oluyor.''
''1967 DEPREMİNDE GÜÇLENDİRİLEN BİNALAR 1999'DA YIKILDI''
Sakarya'daki yerleşim yerlerini gezdiğini kaydeden Ercan, depremde büyük yıkım yaşanan birçok yerde, halen ayakta kalan çok katlı binalar bulunduğuna dikkati çekti.
Bu binaların adeta ''çürük dişi'' andırdığını ve az katlı yapılarla yan yana bulunduğunu ifade eden Ercan, güçlendirme yerine de yeni binaların yapılmasından yana olduğunu dile getirerek, şöyle konuştu:
''Adapazarı'ndaki yapıların çoğu yorgundur. Dolayısıyla yorgun yapılar, gelecek bir depremde yıkılacaktır. Bunların güçlendirilmesine karşıyım. Yenikent bölgesinde yeni bir Sakarya kuruluyor. Bir projeyle bu yapıların Yenikent'te taşınması gerekiyor. Bana göre güçlendirmek bir çözüm değil. Olası bir depremde o tür yapılar yıkılıyor. Kaldı ki 1967'de güçlendirilmiş yapılar, 1999 depreminde yıkıldı.''
''İSTANBUL'DA BEKLENENİN YARISI KADAR BÜYÜKLÜKTE BİR DEPREM OLSA DAHİ TÜRKİYE'DEKİ TÜM ARAMA KURTARMA EKİPLERİ YETERLİ OLMAYACAKTIR''
Arama Kurtarma Derneği (AKUT) Kocaeli Ekip Lideri Recep Şalcı, ''İstanbul'da beklenenin yarısı kadar büyüklükte bir deprem olsa dahi Türkiye'deki tüm arama kurtarma ekipleri yeterli olmayacaktır'' dedi.
Şalcı, Kocaeli Büyükşehir Belediyesinde düzenlediği basın toplantısında, 13 yıl önce kurulan AKUT'un ülke genelinde gerçekleştirdiği 536 arama ve kurtarma operasyonunda 759 kişiyi kurtardığını belirterek, 2003 yılında oluşturulan Kocaeli ekibinin ise 73 arama ve kurtarma operasyonu gerçekleştirdiğini
söyledi.
Şalcı, AKUT olarak kamuoyunu afetlere hazırlık konusunda doğru şekilde bilgilendirmeyi amaçladıklarını, arama ve kurtarma faaliyetlerinin yanı sıra kamuoyuna yönelik eğitim çalışmaları yaptıklarını belirterek, şöyle konuştu:
''Kocaeli'de depremi yaşamış bir insan, doktora tezi yapmış bir insan kadar afetler ve deprem konusunda bilinçlidir. Ancak uygulama aşamasında başarılı değiliz. Herkes dolapların sabitlenmesi gerektiğini, evde tedbir alınması gerektiğini biliyor ama bunu uygulamıyor. Diğer sivil toplum kuruluşları da bu doğrultuda çeşitli projeler gerçekleştiriyor. Mahalle Afet Gönüllüleri (MAG) afete hazırlık konusunda 'Depreme En Hazır Ev' yarışması adında güzel bir proje hazırladı. AKUT Kocaeli Ekibi olarak ev kadınlarına yönelik eylül ayında başlatmayı planladığımız bir proje var. Ev kadınları hariç toplumun her kesimine bir şekilde ulaşabiliyoruz. Projemizle ev kadınlarını afetler konusunda bilinçlendirmeyi hedefledik.''
Projeyi iki basamaklı gerçekleştireceklerini ifade eden Şalcı, ''Öncelikle Belediyenin açtığı meslek edindirme kurslarına gelen kadınlara afete hazırlığın yanı sıra küçük ev kazalarına karşı eğitimler vereceğiz. İkinci aşamada da muhtarlar aracılığıyla kadın eğitmenlerimizle 'kadın günü' yapar gibi ev kadınlarını bir araya getirip eğitim vereceğiz'' diye konuştu.
ARAMA KURTARMADA HALKIN GÖREVİ
AKUT'un, Marmara depreminin de etkisiyle 25 ilde ekip kurduğunu dile getiren Şalcı, ekip üyelerinin fazlalığının yanı sıra eğitim ve malzeme olarak yeterliliğin de önemli olduğuna işaret etti. Yurt içi ve yurt dışından aldıkları eğitimlerle daha iyi konuma gelmeyi hedeflediklerini bildiren Şalcı, şöyle devam etti:
''Kocaeli'de insanların afetlerden korkmasından mıdır bilemem ama herkes bizi çok sevdiğini söylüyor, ancak bu sevgi 'siz orada durun iş yapın, bize bulaşmayın' tarzından öteye gitmiyor. Oysa Kocaeli'de herkes elini taşın altına koymak zorunda. Herkes olası İstanbul depremine odaklanmış, kimse İstanbul'da büyük bir deprem olması halinde Kocaeli'nin ne kadar etkileneceğini düşünmüyor. Biz bunun için yeterli miyiz, maalesef değiliz. İstanbul'da beklenenin yarısı kadar büyüklüğünde bir deprem olsa dahi Türkiye'deki tüm arama kurtarma ekipleri yeterli olmayacaktır. 1999 Marmara depreminde kurtarılan insanların yüzde 97'sini halk kurtardı, yalnızca yüzde 3'ünü arama kurtarma ekipleri kurtardı. Bunun bilincinde olduğumuz için ana hedefimiz toplumu bilinçlendirmektir.''
