Ardında yıkılmış evler, sönen hayatlar ve acılı binlerce insan bırakan Marmara Depremi'ne dair akılda kalan belki de yegane sevimli kare, Erkan bebekti. Bölgeyi ziyaret eden ABD Başkanı Bill Clinton'ın burnunu sıkarak üne kavuşan Erkan, şimdi 10 yaşında. Yakında sünnet olmaya hazırlanan Erkan, düğüne "Clinton Amca"sını da çağıracağını söyleyerek ekliyor: "Kirvem olacak. Onsuz sünnet olmam..." Erkan Işık, deprem olduğunda henüz 7 aylıktı. Apandist ameliyatı olduğu için ailesiyle birlikte hastanedeydi, o korkunç gecede. Evleri oturulamayacak hale gelince prefabrik konutlara yerleştirildiler. O dönemde ABD Başkanı olan Bill Clinton, depremzedeleri ziyarete gelince, elinde Amerikan Bayrağı olan Erkan'ı gördü ve protokol kurallarını bir kenara bırakıp onu kucağına aldı. Erkan da, Clinton'ın burnunu sıkarak bir anda dünyanın en ünlü bebeği haline geldi.
'ÜNLÜYÜZ AMA AÇIZ'
Erkan Işık, şimdi tam 10 yaşında. 3 kardeşi olan Erkan'a, merhum işadamı Kadir Has ömürboyu eğitim bursu vermiş. O da bir kolejde eğitimini sürdürüyor. Aşçı olan babası Hacı Işık ise işsiz; "Oğlumun ünlendiği yıllarda bir firmada aşçılık yapıyordum. Sonra firma kapandı. Uzun zamandır işsizim. Evimiz kira. Çocuklarımın hepsi okuyor. Yevmiyeli bir iş bulursam çalışıyorum. Ne olacak halimiz bilmiyorum. Ünlüyüz ama açız" diyor. Erkan'ın reklam yıldızı olma hayalini Hülya Avşar'ın bozduğunu iddia eden baba Hacı Işık, "Çocuk bezi reklamında Erkan'ın oynamasını istediler. Ama Hülya Avşar kendi çocuğunu oynatmak isteyince Erkan şansını kaybetti" diye konuşuyor. Erkan ise, hâlâ reklam yıldızı olmak isteğini anlatarak şöyle diyor: "Babam iş bulursa seneye sünnet düğünümü yapacağız. O zaman Clinton Amcam'ı da çağıracağım. Ona 'Kirvem olur musun?' diyeceğim. Korumalarıyla konvoy oluştururuz. O zaman gelenekler gereği araçlara bağlanan havlular yetmez."
'BELKİ OBAMA GEZDİRİR'
Doktor olmak istediğini söyleyen Erkan Işık, "İngilizce öğretmenimin de yardımıyla Clinton Amcam'la mektuplaşıyoruz. Bana, eğitim hayatımın iyi gitmesinden memnun olduğunu yazıyor. Babamın işsiz olduğunu yazmaya utanıyorum. Bilse bize yardım eder mi acaba?" diye anlatıyor. Sözlerini ise şöyle tamamlıyor: "Beyaz Saray'ı çok merak ediyorum. Clinton gezdiremedi, belki Obama davet eder."
