GÖKYÜZÜ kocaman mavi, ziyadesiyle berrak, her yan yemyeşil, çiçek çiçek. Nefes alınca parfüm şişesi açılmış sanıyorsunuz kendinizi. Peki ahali nerede? Böylesi güzel bir havada çevrede insan kalabalıkları yok, neredeler? Selam verip hal hatır soran zabıta komiserine de soruyorum bu soruyu, gülerek yanıtlıyor:
- Tarlalara gittiler.
Hepsi mi, neden ki, hasat zamanı mı? - Sel yapan yağmurlar, İstanbul'dan yola çıkmış geliyormuş. Ürünleri kaldırsınlar, 'emekler çöpe gitmesin' diye toparlanıp gitti herkes, arazisine...
Görece kalabalık olan ana caddelere çıkıyorum ben de. Gezi boyunca sıcacık ilgi alaka, seviniyor insan.
GEL KONUŞALIM
- Ramazan günü olduğundan 'Bir şey yer içer misin' diye sormuyoruz abi, sakın alınma, gel konuşalım...
- Ben böyle iyiyim, dolanayım bakayım şu şehri Kars'ı kardeşler.
- Abi duyduk ki açılımı sormaya gelmişsin.
Ne tez duyuldu. - Kars burası abi, haberler çabuk yayılır.
Evet, açılım sormaya geldim. Siz de söylesenize fikrinizi. - Biz öncelikle kapının açılmasını istiyoruz abi.
Hangi kapının? - Doğu kapısının abi. Ermenistan geçişinin.
Ne olacak o zaman? - Kapı açıldığında ticaret yine canlanacak.
Biliyorsun burası eskinin İpek Yolu üzerindeki bir merkez. Taa Çin'e kadar gidiyor.
Kapı açıldığı zaman ticaret yine canlanacak.
Hem ülkemiz hem Karslılar kazanacak.
Diğer yurttaşlar da katılıyor bu görüşe:
- Kars'ın geleceği de gelişmesi de bu kapıya doğrudan bağlı Savaş Bey. İşsizlik diz boyu, bu kadar insana iş lazım aş lazım. Ekonomiyle siyaset birbirine karıştı, birilerinin gönlünü hoş edeyim derken kapıyı kapattı siyasiler, acıyı en çok biz yaşadık. Kars Cezaevi'ne git bak. İçerisi borcunu ödeyemeyen, sahte fatura, senet işine bulaşanlarla, parsızlık yüzünden suça bulaşanlarla dolu.
Peki demokratik açılım paketine ne diyorsunuz? - Geciktik diyorum. Şu konuşmalar, arayışlar yıllar önce yapılsaydı şimdi on binlerce kişi mezarda olmazdı. Dünyaya madara olduğumuz da caba.
Kars Cezaevi'nin kapısında alıyorum soluğu. Çok sıkı korunuyor, görüş günü de değil ve askerlerin de soruma yanıt verecek halleri yok elbet. Bu işi daha sonraki günlerde Şanlıurfa Cezaevi önünde sürdürüyor ve çok dert derliyorum, anlatırım kısmetse.
Kars'ta geçirdiğim 2 gün boyunca laf hep aynı kapıya, Ermenistan kapısının açılma isteğine geliyor.
Bir kez daha anlıyorum ki Kars için gündemin baş maddesi bu kapı.