Uşak'ın Eşme ilçesinde, 23 Mart'ta kaybolan ve dün akşam eğitim gördüğü yatılı okulun foseptik çukurunda cesedi bulunan Umut Balık'ın ciğerlerine su dolması sonucu boğularak öldüğü belirlendi.
İzmir Adli Tıp Kurumu yetkilisinden aldığı bilgiye göre, otopsi işlemi tamamlandı. Hazırlanan ön raporda, foseptik çukuruna düşen Umut Balık'ın ciğerlerine su dolması sonucu boğulduğu, ''darp, cebir izine rastlanmadığı ve şüpheli bir durumun görülmediği'' belirtildi.
VÜCUDUNDA DARP İZİNE RASTLANMADI
Uşak'ın Eşme ilçesinde 23 Mart'ta kaybolan ve dün akşam cesedi foseptik çukurunda bulunan Umut Balık'ın vücudunda herhangi bir darp izine rastlanmadığı bildirildi.
Soruşturmayı yürüten Eşme Cumhuriyet Savcısı, Umut Balık'ın cesedinin bulunduğu bölgede 3 saat süren incelemenin ardından okuldan ayrıldı. Küçük çocuğun cesedi, otopsi için İzmir Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Balık'ın okul önünde bekleyen yakınları, bir süre sonra polisin uyarısının ardından dağıldı. Uşak Emniyet Müdürü Cafer Şahin, gazetecilere yaptığı açıklamada, olayın çok yönlü olarak soruşturulduğunu söyledi. Olayla ilgili gözaltına alınan kimsenin bulunmadığını bildiren Şahin, şunları kaydetti:
''Emniyet güçlerinin koordineli çalışması sonucu Umut'un cesedi ilk öncelemenin ardından otopsi için İzmir Adli Tıp Kuru'na gönderildi. Umut'un kesin ölüm nedeni, otopsinin ardından ortaya çıkacak. Ancak vücudunda herhangi bir darp izine rastlanmadığını söyleyebilirim. Şu ana kadar herhangi bir gözaltı olmadı. Soruşturma çok yönlü olarak sürüyor. Umut'un ölü olarak bulunmasından dolayı üzgünüz.'' Polis ekiplerinin önünde güvenlik önlemi aldığı okulda eğitim öğretimin devam edeceği öğrenildi.
22 MARTTA KAYBOLMUŞTU
Kaybolan öğrencinin yakınlarının iddialarına göre, Eşme Yatılı İlköğretim Okulu (YİBO) üçüncü sınıf öğrencisi Umut Balık, annesi Hanım Balık (29) tarafından 22 Mart Pazartesi günü saat 08.30'da okula bırakılmış, akşam saatlerinde okul bahçesinde top oynadığı bir arkadaşıyla tartışmıştı. Tartışma sonrası görevli öğretmenler tarafından dövüldüğü iddia edilen Umut Balık'ın kaybolduğu, yapılan yoklamada anlaşılmıştı.
Emniyet güçlerinin yanı sıra bölge halkı, belediye ve çeşitli sivil toplum örgütleri tarafından 9 gündür aranan Umut Balık için, Uşak Valiliğinde kriz merkezi oluşturulmuştu.
BABA ERCAN BALIK: BU OLAY FAİLİ MEÇHUL OLMAMALI
Uşak'ın Eşme ilçesinde, 23 Martta kaybolmasının ardından cesedi dün akşam okulun fosseptik çukurunda bulunan Umut Balık'ın ölümüyle ilgili başlatılan idari ve adli soruşturma sürüyor.
Eşme Yatılı Bölge İlköğretim Okuluna (YİBO), öğrenci ve görevliler dışında kimsenin girmesine izin verilmezken, Ankara'dan gelen Milli Eğitim Bakanlığı müfettişlerince idari soruşturma, Cumhuriyet Savcılığınca adli soruşturma yapılıyor. Adli soruşturma kapsamında çocuğun cesedinin bulunduğu fosseptik çukuru, emniyet tarafından güvenlik şeridine alındı.
Bu arada, eğitim öğretime devam edilen okulda, öğrencilere psikolojik destek sağlanmaya başlandı. Uşak Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından görevlendirilen 5 kişilik rehberlik ve psikolojik danışman ekibi, okuldaki öğrencilerle birebir görüşerek, olayın çocuklar üzerindeki psikolojik etkilerini gidermeye çalışıyor.
BABANIN AÇIKLAMASI
Oğlunun ölüm haberinin ardından okul önündeki bekleyişini sürdüren baba Ercan Balık, gazetecilere yaptığı açıklamada, ''Artık tek dileğim, oğlunun kaza sonucu ölmüş olduğunun ortaya çıkması'' diyerek şunları söyledi:
''Oğlum kaybolduktan bir gün sonra fosseptik çukurunda araştırılma yapıldı. Bize, 'bir sonuç olmadığını' söylediler. Daha sonra çukurun üzerini betonla kapladılar. Aradan geçen 9 gün sonra betonu kırıp oğlumu buldular. İlk gün neden detaylı aramadılar? Neden üzerini betonla kapladılar? Bütün bu noktaların aydınlatılması gerekir. Bana, Umut'un vücudunda hiçbir darp izi ve yaranın olmadığını söylediler. Oğlum kaybolalı tam 9 gün oldu. 9 gündür suyun içerisindeki bir cesette hiç bozulma olmaz mı? 'Vücudunda kasılma dahi olmadığını' söylüyorlar. Ben oğlumun, uzun süre sağ olduğunu, daha sonra bir şekilde oraya atıldığını düşünüyorum.''
Sorumluların bulunmasını isteyen Balık, ''Şu ana kadar olayla ilgili hiçbir gözaltının olmaması düşündürücü. Okuldaki öğrenciler, öğretmenler ve onların idarecileri başta olmak üzere herkes araştırılsın. Bu olayın faili meçhul kalması ülkenin ayıbıdır'' dedi. Umut Balık'ın otopsi için İzmir Adli Tıp Kurumu'na gönderilen cesedinin, akşama doğru Eşme'ye getirilmesinin beklendiği ve çocuğun cenazesinin bugün toprağa verileceği öğrenildi.
KÜÇÜK ÇOCUĞUN CENAZESİ, AİLESİNE TESLİM EDİLDİ
Uşak'ın Eşme ilçesinde, 23 Martta kaybolan ve dün akşam eğitim gördüğü yatılı okulun foseptik çukurunda cesedi bulunan Umut Balık'ın cenazesi, İzmir Adli Tıp Kurumundaki otopsinin ardından ailesine teslim edildi.
İzmir Adli Tıp Kurumuna cenazeyi teslim almak üzere Umut Balık'ın amcası Abdil Balık ile dayısı Hüseyin Eğercioğlu geldi. Amca Abdil Balık, gazetecilere yaptığı açıklamada, Umut Balık'ın anne ve babasının olayın şokunu atlatamadıklarını belirterek, ''Konuşacak durumda değiller. Bu nedenle cenazeyi almaya biz geldik. Daha önce cesedin bulunduğu çukura iki kez bakılmıştı. Neden o zaman bulunamadı? Her ihtimal aklımıza geliyor'' dedi.
Dayı Hüseyin Eğercioğlu ise Umut Balık'ın ara tatil öncesinde bir kez okuldan kaçtığını ifade ederek, ''3 yıldır bu okuldaydı. Derslerini iyi çalışmadığı için öğretmeni tokat atmış. Bu nedenle okuldan kaçmıştı. Öğretmeni sonra onu almak için eve kadar gelmiş. Karanlıktan korkan bir çocuktu. Daha önce köpek ısırmıştı. Müthiş derecede köpeklerden korkuyordu. Hiç kimseyi de suçlamıyoruz ama kendisi nasıl kaçar'' diye konuştu. Umut Balık'ın cenazesi daha sonra ailesine teslim edildi.
''KAYIP ÇOCUKLAR KOMİSYONU'' BAŞKANI İNCEKARA: YENİLER OLMASIN ARZU EDİYORUZ
''Kayıp Çocuklar Başta Olmak üzere Çocukların Mağdur Olduğu Sorunların Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırma Komisyonunun Başkanı Halide İncekara, Eşme'de kaybolan Umut Balık'ın kaybından duyduğu üzüntüyü dile getirerek, ''Yenileri olmasın arzu ediyoruz'' dedi.
İncekara, komisyonun bugünkü toplantısından önce yaptığı açıklamada, Balık'ın cesedinin bulunmasından acı duyduğunu belirtti. Gece saat 03.00'de komisyon uzmanı ve Baro temsilcisinin yola çıktığını, sabahleyin olay yerine ulaştığını bildiren İncekara, cesedin bulunduğu çukura dün emniyet birimlerinin başka teknikler kullanarak baktıklarını ifade etti. Kayıp çocukları ''uzaylıların alıp götürmediğini'', diri ya da ölü bir yerde bulunduklarını kaydeden İncekara, şunları söyledi:
''18 kamyon pislik atılarak çocuğun cesedine ulaşılıyor. Acısı bir yana, Umut'u bulmak için yapılan harcamaların onda biri ile bu sonları önleme şansımız olduğunu düşünüyorum. Eğitim camiası 50 bin okul, 600 bine yakın öğretmen.. Onun için bu acı olayı bir camianın içinde bırakmamak lazım. Onların da en az bizim kadar canlarının yandığını biliyorum. Ama yine söylüyorum; şehrin patronları valilerlerdir, ilçelerin patronları kaymakamlardır. Eğer o okula kaymakam bey, milli eğitim müdürü bir kere kalkıp gidip ziyaret etseydi bu ve buna benzer olaylar yaşanmazdı. Yeniler olmasın arzu ediyoruz.''
İncekara, sabah Emniyet Genel Müdürü ile görüştüğünü, aynı ekip ve aynı tarama teknikleri ile Kayseri'de kaybolan üç çocuk ile ilgili çalışma yapılacağını bildirdi. İncekara, ''Burada dinlediğimiz aileler çocuklarının DNA'larının morglarda sahipsiz olanlarla karşılaştırılmasını istediler. Onu yapabilmek için bir çalışma içindeyiz'' dedi.
UŞAK VALİSİ ÇAKACAK: OLAYIN AYDINLATILMASI İÇİN GEREKLİ HER ŞEYİN YAPILDIĞI BİLİNMELİ
Uşak Valisi Özdemir Çakacak, Eşme ilçesinde, 23 Martta kaybolan Umut Balık'ın dün akşam eğitim gördüğü yatılı okulun fosseptik çukurunda cesedinin bulunmasıyla ilgili soruşturmanın sürdüğünü bildirdi.
Çakacak, 10 yaşındaki Umut Balık'ın arandığı süre zarfında sağ bulunmasını arzu ettiklerini, ancak bunun gerçekleşmediğini, çocuğun yaşamını yitirmiş olduğunu öğrenmekten büyük üzüntü duyduğunu söyledi. Olayın aydınlatılması için başlatılan adli ve idari soruşturmanın çok yönlü olarak sürdüğünü belirten Çakacak, şunları kaydetti:
''Umut'un kesin ölüm nedeninin belirlenmesi için İzmir Adli Tıp Kurumunda otopsi yapılıyor. Şu anda söylenecek her şey sadece fikir yürütmek olur. Otopsi sonucunda, Umut'un kesin ölüm nedeni ortaya çıkacak. Bu arada adli ve okuldaki idari soruşturma çok yönlü olarak sürüyor. Okuldaki öğrencilere psikolojik destek sağlamak için bu konuda uzman öğretmenler görevlendirildi. Uzmanlar, öğrencilere sürekli olarak, olayın etkisinden kurtulmaları için destek oluyorlar. Bugüne kadar kurumlar arasında sürdürülen koordineli çalışma, bundan sonra da devam edecektir. Olayın aydınlatılması için gerekli her şeyin yapıldığı bilinmeli.''
CHP'Lİ ERSİN: OLAYDA BİRİNCİ SORUMLU DEVLET, İKİNCİ SORUMLU MİLLİ EĞİTİM BAKANI, ÜÇÜNCÜ SORUMLU İSE VALİDİR. VALİNİN VE BAKANIN MUTLAKA İSTİFA ETMESİ LAZIM
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu üyesi, CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, Uşak'ın Eşme ilçesinde kaybolan ve daha sonra cesedi bulunan Yatılı İlköğretim Bölge Okulu öğrencisi Umut Balık olayı nedeniyle Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu ile Uşak Valisi Özdemir Çakacak'ın istifa etmesi gerektiğini ileri sürdü.
CHP Uşak Milletvekili Osman Coşkunoğlu ile birlikte basın toplantısı düzenleyen Ersin, Umut Balık'ın cesedinin bulunmasından, ''Devlet, kendisine emanet edilen çocuğa sahip çıkamamıştır, can güvenliğini sağlayamamıştır'' sonucunun çıkarılabileceğini iddia etti.
''Umut'un yaşamını yitirmesinin başlıca sorumlusu, Milli Eğitim Bakanıdır'' diyen Ersin, 171 öğrencinin olduğu bu okulda, bir hizmetli kadrosu olduğunu ve bu nedenle de hizmet alımıyla hizmetli alımı yapıldığını bildirdi. Ahmet Ersin, taciz olayına karışan müdür yardımcısının görevden ya da açığa alınmak yerine, Giresun'a tayin edildiğini ifade etti.
''Olayda birinci sorumlu devlettir, ikinci sorumlu Milli Eğitim Bakanıdır, üçüncü sorumlu ise validir'' diyen Ersin, ''Okulda güvenlik görevlisi ve kamera olmamasına rağmen, vali kendisine 250 bin liraya makam arabası alıyor. Bu valinin mutlaka görevden alınması, Milli Eğitim Bakanının da mutlaka istifa etmesi lazım'' dedi. CHP'li Ersin, Umut Balık'ın cesedinin bulunduğu foseptik çukurunun kapağının, 10 yaşındaki bir çocuğun kaldıramayacağı kadar ağır olduğunu da belirtti.
''SİYASİ ÇIKAR İÇİN KULLANILMAMALI''
CHP'li Coşkunoğlu da bu gibi acı olayların siyasi çıkar amacıyla kullanılmaması gerektiğini ve CHP olarak da bunu yapmayacaklarını belirtti. Coşkunoğlu, ''Fakat bu gibi olaylar siyasi sorumluluktan kaçınmak için iktidar tarafından örtbas da edilmemelidir'' dedi.
Osman Coşkunoğlu, bu olaydan önce geçen ocak ayı başında, 13 yaşındaki 2 kız öğrencinin okuldaki hizmetli ve müdür yardımcısı tarafından cinsel tacize uğradığının ortaya çıktığını ifade etti. Daha o zaman, Eşme YİBO ile ilgili sorunların ortaya çıktığını dile getiren Coşkunoğlu, hizmetli alımlarının siyasi kriterlerle yapıldığını bildiklerini ve Eşme YİBO'daki hizmetlinin kim tarafından işe alındığının ortaya çıkartılması gerektiğini söyledi. Coşkunoğlu, cinsel taciz olayını belgeleyen kamera kayıtlarının ne olduğunu sorarak, okulda yeterli sayıda bayan öğretmen olmadığının da ortaya çıktığını belirtti. CHP'li Coşkunoğlu, cinsel taciz olayının basit bir adli vaka olayı gibi değerlendirildiğini, Eşme YİBO'nun var olan sorunlarıyla baş başa bırakıldığını söyledi.
Okulda güvenlik görevlisi olmadığını, kameraların çalışmadığını ve bunun da çok büyük eksiklik olduğunu ifade eden Coşkunoğlu, Umut Balık'ın yoğun bir şekilde aranmasına rağmen, arama sırasında bir davranış bilimcisinin olmamasının büyük bir eksiklik olduğunu kaydetti. Osman Coşkunoğlu, bu tür üzücü olayların, YİBO'ların çok büyük eksikliklerinin olduğunu ortaya koyduğunu belirterek, laf kalabalıklığına getirilmeden sorunların üzerine gidilmesi gerektiğini vurguladı.
