Dediniz ki kim parayı verirse o gelip oturacak! Eee bu Süleymaniye ruhunu bozmaz mı? Tabii ki bozar! Mesela kayıt dışı yollarla zengin olmuş. İstanbul ruhunu anlamayan, edebiyattan, müzikten, kültürden anlamayan insanlar gelsin istemeyiz buraya. Biz isteriz ki Süleymaniye ruhunu yaşayabilecek ve etrafına da yaşatabilecek insanlar gelsin.
Kimler otursun istersiniz? Mesela çok isterim Sezen Aksu bu projemizin içinde yer alsın. İstanbul, Türkiye şarkılarını buradan bestelesin. Ya da Yaşar Kemal ile Mehmet Şevket Eygi'nin komşu olmasını isterim burada. Akşamları mahalle kahvesinde oturup tartışsınlar tatlı tatlı. Ne güzel olur değil mi?
Peki ya Orhan Pamuk? Eğer Süleymaniye ruhuna karşı çıkmayacaksa, oradaki insanları ürkütmeyecekse başımız üstünde yeri var. Şeref duyarız. Gurur duyarız. Ama o gelip bu halktan kendini elit kabul edip, Süleymaniye'yi sevmeyecekse, komşuluk yapmayacaksa onu bilemem. Komşuluk ilişkilerini yapabilecek insanların burada olması gerekiyor. Bugün birçok yerde biliyoruz ki, komşusunun cenazesi oluyor. Yanındakinin haberi olmuyor. İşte biz istiyoruz ki bu projeyle eski İstanbul yaşasın. Komşuluk ilişkilerinin olacağı bir yer olmasını istiyoruz. Amacımız yaşayan bir kent yapmak! Müze kent değil!