Her depremin unutulmaz fotoğraf kareleri vardır. 13 yaşındaki Yunus da 23 Ekim'de Van'da meydana gelen 7.2 büyüklüğündeki depremin unutulmaz simgesi oldu. Omuzundaki cansız bir el, korku ve endişeyle büyümüş gözleri, çok şey anlatan yüzü... Enkazdan çıkarılırken çekilmiş. Depreme internet kafede yakalanan Yunus'un enkazdan sağ olarak çıkarılması sevindirmişti. Cılız sesiyle, "Yardım edin" diye bağırmaya çalışıyordu ekiplere. 7.2'lik depremin unutulmaz yüzü olan Yunus'a ekipler ulaştığında ilk sorusu, "Saat kaç" olmuştu. 22.00 cevabını alınca telaşlandı, "Eyvah çok geç olmuş. Sakın babama söylemeyin internet kafede olduğumu" dedi... Boncuk boncuk bakan gözleri herkese umut oldu Türkiye'de. Herkese umut olan o gözler hastaneye götürülürken bir daha açılmamak üzere kapandı. Kol, bacak, boynunda kırık olan Yunus'un küçük kalbi durmuştu. Tüm Türkiye, "o gözleri" unutmadı, üzüldü... Adına şiirler yazıldı, sayfalar açıldı. 5 kız 5 erkek çocuğu olan Yusuf ve Miyesser çiftinin 10 çocuğun 9'uncusuydu Yunus. 7'nci sınıf öğrencisi Yunus'un ölümünün ardından Türkiye'nin birçok yerinden 'yardım' sözü aldı. Geray ailesi Ankara'ya gitti. Ancak İş ve ev vaadiyle gittikleri Ankara'da verilen sözler yerine getirilmeyince tekrar Erciş'e döndü Geray ailesi.
EKME ĞE MUHTAÇ YAŞADIK
10 yıl önce Erciş'te yaptığı derme çatma tek katlı evinde depreme yakalanan Geray ailesinden kimseye bir şey olmamıştı. O an evde olmayan Yunus'un ölümü ailenin en büyük acısı olmuştu. Yunus'u defnettikten sonra kendilerini arayan bir işadamının, 'Sizi Ankara'ya davet ediyorum. Pursaklar ilçesinde bir ev kiralayıp, çocukların eğitim işlerini halledeceğiz, size iş bulacağız' vaadinde bulunduğunu, bu teklifi kabul ettiklerini belirten Yusuf Geray, "Depremden sonra Ankara'ya gittik. Orada 5 katlı bir binanın ikinci katını 300 lira kira karşılığında tuttular. Kiramızı ilk ay ödediler. Oğlum Ender'e (30) Pursaklar Belediyesi'nde temizlik işlerinde çalışması için 700 lira maaşla iş verildi. Kira, elektrik, su derken Ender'in aldığı maaş bize yetmez oldu. Kaymakamlık da iki ayda bir gıda yardımı yaptı. Bir lokma ekmeğe muhtaç hale geldik. Okullar biter bitmez Erciş'e döndük. 'Yardım edeceğiz' diyenlerin bizi unutmalarına çok üzüldük. Herkes yardım elini çekti" dedi.