Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesinde 24 Mart'ta görülen son duruşmaya, müşteki S.U. ile tarafların avukatları katıldı. Mağdur B.N.E. ile sanık M.Y.A. ise duruşmada yer almadı. Duruşmada ifade veren müşteki S.U, "Kızım evden kaçtığı için birlikte yaşadığım kişiye iftirada bulunduğu düşüncesindeyim. Kendisine suç isnat edilmektedir ancak böyle bir olayın olduğuna inanmıyorum. Sanık ile ilgili herhangi bir şikayetim yoktur." dedi.
Mahkeme heyeti, sanık M.Y.A'nın "hürriyeti tahdit" suçunun yasal unsurları oluşmadığından beraatine, "cinsel taciz" suçunun ise "cinsel istismar" eylemi içerisinde birlikte değerlendirildiğinden bu suçtan ceza verilmesine yer olmadığına hükmetti. M.Y.A'nın olay tarihinde, 15 yaşından küçük olduğu iddiasıyla mağdura yönelik davranışlarından bahsedilmiş ise de mağdurun İstanbul'a geldiği tarihin net olarak belli olmadığını ve ilk eylemin ne zaman başladığının tespit edilemediğini dikkate alan mahkeme, bu durumu sanık lehine değerlendirip mağdurun 15 yaşını ikmal ettikten sonra eylemin başladığını göz önüne alarak, "zincirleme olarak çocuğun cinsel istismarı" suçundan sanığın 20 yıl hapisle cezalandırılmasına karar verdi.
MAHKEMEYE DİLEKÇE YAZDI
Yargılama bittikten sonra B.N.E, mahkeme nezdinde verdiği ifadesinin gerçeği yansıtmadığından Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesince verilen karara itiraz dilekçesi yazdı. İtiraz dilekçesinde B.N.E, "Babam 2007 yılında vefat etmiştir. Daha sonra kardeşlerim ile babaannemle yaşamak zorunda kaldık. Annem ise çalışmak için 2008 yılında İstanbul'a göç etmiştir. Annemin çalışmak için gittiği İstanbul'da tanımadığım bir erkek ile ilişkisinin başladığını öğrenince anneme karşı isyan ettim. Önceden evden kaçma olaylarım yaşandı. Ancak tüm bunlara rağmen annem ilişkisini bitirmeyince Karaman ilinde bir polis karakoluna gidip annemin erkek arkadaşı hakkında beyanlarda bulundum." ifadelerine yer verdi.
'AKLIM BAŞIMA GELDİ'
B.N.E, annesinin sanıkla olan ilişkisini bitirmek için bu yola başvurduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Ancak başvurduğum bu yol bir adamın 20 yıl ceza almasına sebep oldu. Kendimce, karşı tarafla annemi uzaklaştırmak isterken tahmin dahi edemeyeceğim sorunlara neden oldum. Asla kötü niyetim yoktu. Bu sonuçları düşünebilecek veya anlayabilecek bir yaşta değilim. Büyüklerimiz olmadığı için başımızda bizi doğru yönlendirecek kimseye ulaşamadım. Şimdi yaşanan her şeyden derin bir utanç duyuyorum. Vicdan azabım ancak gerçeklerin ortaya çıkması ile dinebilecektir. Sanık söz konusu suçların hiçbirini işlememiştir. Yediği cezayı görünce aklım başıma gelmiştir. Bu gerçekleri artık her yerde beyan edebilirim. Suçsuz bir adamın 20 yıl içeride yatmasına lütfen engel olun."
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Bahçelievler'de annesi ve erkek arkadaşıyla yaşayan B.N.E'nin şikayeti üzerine annesinin sevgilisi M.Y.A. hakkında "cinsel istismar", "cinsel taciz" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlarından 13 yıldan 29 yıl 6 aya kadar hapis cezasına çarptırılması istenmişti.
