* Baba Halil Aksu: O zamanki 4 senelik üst komşumuz Bangladeşli Abdulselam ve eşi Fatima'nın çocukları olmuyordu. Bize gelip 'Çocuğumuz olmuyor. Bir rüya gördük, eğer sizin kızınızı umreye götürürsek çocuğumuz olacak' deyip bizi kandırdılar. Daha sonra Tuğba için Bangladeş'ten sahte doğum belgesi ve seyahat belgesi düzenletip kendi çocukları gibi göstermişler. Umreye diye gidip Bangladeş'e kaçırdılar.
Üzerinden 8 yıl geçti ama hala korkum devam ediyor.
Anne Gülten Aksu: Kızımı havaalanında görünce öyle bir çığlık atmışım ki, kızımı korkuttum. Daha sonra polisin kucağından bize gelmek istemedi, ağladı. Çok heyecanlandım, kendimi tutamadım. Birlikte geçirdiğimiz ilk gün onu doya doya öptüm. Birlikte parka gidip vakit geçirdik. Ona yeniden kavuşmak benim için bir mucizeydi. Tuğba ilk geldiğinde tuhaf kelimler söyledi, yabancılık çekti. Türkçe öğrenmeye başlayınca bize ısındı. Psikoloğun yardımıyla ona nasıl davranmamız gerektiğini öğrendik. Aradan yıllar geçti şimdi Tuğba 12 yaşında genç bir kız, keyfi yerinde. Yanımızdan hiç ayırmıyoruz.
