Türkiye'nin en iyi haber sitesi
EMRE AKÖZ

Bazı servislerin işe 4 saatte varması alınyazısı değildi

Dün İstanbul'un Anadolu yakasında oturan bazı çalışanlar, Rumeli yakasındaki işlerine tam 4 saatte gitti. Sabah 8.00 sularında Bostancı'dan servise binip 12.00'de Bağcılar'da inenler oldu.
Ancak karlı günlerde karşılaşılan bu çıldırtıcı trafik yavaşlığının nedeni belli:
'İkinci Köprü', hatta sadece 'İki' dediğimiz, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'ndeki bakım ve güçlendirme çalışmaları.
Tabii 'İki'deki çalışmalar, 'Bir'i de etkiledi, oradan kaçanlar bu köprüyü de tıkadı.

***
Türkiye'nin en önemli sorunlarından biri yönetim bozukluğudur.
Koordinasyon, zamanlama, hızlı karar alma gibi konularda ciddi eksikliğimiz var.
Yönetim bozukluğu devlette olduğu kadar özel sektörde de göze çarpıyor.
Bürokrasinin ağır aksak işlemesinden elbette hoşlanmıyoruz ama olay 'tanıdık' geliyor. Özel sektörün kötü çalışmasına ise alışık değiliz.

***
FSM Köprüsü'ndeki bakım çalışmaları günler önceden duyuruldu.
'İki şerit kapatılacak, zorunlu olmadıkça kendi arabanızla çıkmayın, toplu taşıma araçlarını kullanın' dedi yetkililer.
İlk sıkışıklık sinyalinin pazar günü gelmesine rağmen, dün, yani pazartesi günü çevre yolları özel araçlarla doluydu.
Beni tam bu noktada şaşırtan, bireylerin şansını denemesi değil. 'Belki başkaları korkup köprüye girmez, ben de rahatça geçerim' diye kumar oynadılar ve kaybettiler.
Asıl akıl erdiremediğim nokta, servis aracı kiralayarak elemanlarını binaya getiren şirketler.
Onların kumar oynama hakları saçma değil mi?
Servis araçları Boğaz köprülerinden geçen şirketlerin yapması gereken şey çok basitti:
Servis şirketleriyle hemen yeni bir anlaşma yapacaklardı. Buna göre bir araç, elemanları topladıktan sonra köprülerden geçmeye kalkışmayacak, yolcuları Kadıköy'e, Harem'e ya da Üsküdar'a bırakacaktı.
Çalışanlar burada vapurlara, motorlara binerek karşı kıyıya geçecekti. (Hatta şirketin konumuna göre bazı servisler metrobüse de eleman taşıyabilirdi.)
Oradan da ikinci bir servisle hızla şirkete ulaşacaklardı.

***
Bu organizasyonu yapmak hiç de zor bir iş değildi.
Köprülerin bakıma alınacağını duyar duymaz, hızla harekete geçmeleri ve servislerle konuşarak Temmuz sonuna kadar güzergâhı ve saatleri değiştirmeleri yeterdi.
Çok basit bir tedbirdi.
Ama yapmadılar.
Seyretmekle yetindiler.
Sonuçta pazartesi günü çalışanlar işlerine geç kaldı. Belki yüz binlerce saat emek ziyan oldu.

***
Ben patron olsam, böyle ya da buna benzer tedbirler almayan müdürleri iyice haşlarım.
Enformasyonun her yandan yağdığı hız çağındayız. Bu enformasyonu işlerinde akıllıca kullananlar kazanacak, kullanmayanlar kaybedecek.
Bilinen (ve bilinmesi gereken) örnektir: ABD'nin ünlü marketler zinciri Wal-Mart, büyük fırtınaları dahi takip ediyor.
Çünkü kasırgaların, hortumların olacağı bölgelerde yaşayan insanların çok daha fazla bira ve çilekli turta tükettiklerini bulmuşlar.
'Doğal afet' haberini duylar duymaz, bölgeye daha fazla bira ve çilekli turta göndererek, kârlarına kâr katıyorlar.
Bizimkiler ise uyuyor!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA