Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ENGİN ARDIÇ

Ah keşkem ah keşkem

İspanya, 1492 yılında ülkeyi terketmiş olan Yahudiler'e "çifte vatandaşlık" hakkı tanımış!
Daha önce de, eski kral Juan Carlos, İspanya İç Savaşı'nda çarpışmış olan herkese İspanyol pasaportu vermişti...
İster faşistlerin ister cumhuriyetçilerin safında dövüşmüş olsun, iç savaşın ellinci yıldönümünde, seksenli yıllarda hayatta olan herkese. Sağcı solcu ayırmadan.
Sağ kalan çok az kişinin kimisi Alman ve İtalyan, kimisi de çoğunlukla Amerikan ve İngiliz vatandaşıydı ve bu ihtiyarların hemen hiçbirinin ne o pasaporta ihtiyaçları vardı ne de o saatten sonra gidip İspanya'ya yerleşecek halleri (bugün artık o kuşaktan hiçbiri aramızda değildir, en gençleri 1916 doğumlu falan olmalı...)
Bunu Juan Carlos da biliyordu elbette. Ama bu bir "jestti"...
İspanya kendi tarihiyle barışıyor, hangi siyasi görüşten, hangi taraftan olursa olsun o topraklarda "kendi kavlince bir İspanya" için dövüşmüş olanları bağrına basıyordu.
Şimdi de, beş yüz yirmi üç yıl önce yerinden yurdundan ettiği Yahudiler'e elini uzatıyor.
"Ne alakası var?" demeyiniz, çünkü devlette "süreklilik" esastır. İspanya devleti o gün de bugün de aynı devlet, krallık aynı krallıktır. Kraliçe Isabella, kral Fernando ve kral Felipe arasında yalnızca çağ farkı, yıl farkı vardır.
Eh, zaten Felipe'nin asıl amacı da bu sürekliliğe sahip çıkmak ve İspanya'nın daha önce iki kere denediği ama yürütemediği "cumhuriyet" yolunu tıkamaktır tabii! Mesaj, Yahudiler'e olduğu kadar Podemos gibi sol partilere de yöneliktir.
Biliyorsunuz, Yahudiler 1492 yılında İspanya'dan kaçıp Türkiye'ye yerleştiler. Çoğu da çoğumuzdan çok daha fazla İstanbullu'dur!
Şimdi kaçı bu saatten sonra bu ülkeyi bırakır da (İsrail'e göçedip sonra da "yok biz buralarda yapamayacağız" deyip Türkiye'ye geri dönen tanıdıklarım var), ekonomik kriz içinde kavrulan ata toprağına geri döner, bilemem. (Son yıllarda hepi topu 27 kişi çıkmış, esas olarak AB pasaportunun cazibesiyle. Eskiden de bu mümkündü ama iki yıl İspanya'da kesintisiz oturmak gerekiyordu, şimdi Internet'ten başvurulabiliyor. Çakallık edip Tuncay Güney numarası yapmaya kalkmayınız, hahamdan belge istiyorlar.)
Bu bir "jesttir"... İspanya'nın derdi herşeyden önce "Yahudi sermayesini" çekmek ama gene de olumlu bir karardır.
Keşke biz de yapabilseydik... Bir zamanlar bu topraklarda yaşamış ve kırımlardan kurtulmuş her Ermeni ve Rum'a, daha doğrusu onların çocuklarına ve torunlarına pasaport dağıtılsaydı!...
California kıyılarını bırakıp kim gelir diyelim Harput'a yerleşirdi bilemem. (Kim Kardashian'ı asıl memleketi olan Erzurum'un Karakale köyünde düşünebiliyor musunuz? Ne poposunu açabilir ne bacağını.)
Ama bu bir jest olurdu. Çünkü devlette süreklilik esastır ve Bahattin Şakir ile Doktor Nâzım ne kadar sorumluysa örneğin bir Kemal Kılıçdaroğlu da o kadar sorumludur. Mirasa konuyorsan merhumun borçlarını da üstleneceksin.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA