Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HAŞMET BABAOĞLU

Biraz da ruh halimizden konuşalım mı?

"Mesele eve döndük, kendimize döndük meselesi değil" diyor Tuba, "Eski kayıplarımızın muhasebesi de tetiklendi; geçmişin defterleri açıldı."
Çayımdan aldığım yudum boğazımda takılıp kalıyor.
"Nasıl yani?" diyorum...
"Benim kendimde, danışanlarımda ve meslektaşlarımın tecrübelerinde gördüğüm bu" diyerek devam ediyor: "Zamanında oldu bitti, yaşandı dediğimiz şeyler sanki 'hâlâ buradayız' demeye başladılar. Ben ilkokul öğretmenimle yaşadıklarımı hatırlıyorum, bir başkası neden ayrıldıklarını bir türlü anlayamadığı eski sevgilisini, diğeri işyerinden çıkarılma biçimini unutamıyor..."

***

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz


Tuba Karacan çok değer verdiğim psikoterapist arkadaşım.
Yeni çıkan "Herkes Evine Dönmek İster" adlı kitabını konuşacaktık.
Fakat laf döndü dolaştı, şu pandemi günlerindeki ruh halimize dayandı.
Dur, dedim, en iyisi ben sorayım, sen anlat...
Martta, nisanda sıkı karantina tedbirlerine rağmen sanki daha dirençliydik, yaz aylarını idare ettik ama şu anda fena durumdayız gibi geliyor bana. Sen neler görüyorsun?
"Başta kaygı vardı" diyor Tuba...
"Şimdi kanıksamış, bezgin ve biraz da ümitsiz bir hal var. Zaten o balkondan balkona şarkı söylemeler falan da bir inkâr çabasıydı. Online etkinliklere düşkünlük de öyle. Şimdi hiçbiri kâr etmiyor."
Yas hali gibi ama sanki bir yandan bunu da beceremiyoruz... Yanılıyor muyum?
Gülümsüyor Tuba. Biraz buruk bir gülümseme...
"Acıda kalabilme kapasitemiz zayıfladı. Bu olamayınca da iyileşme, toparlanma olmuyor. Bu dönem de geçecek elbet. Ama geçmişin nostaljisine takılıp kalırsak, olmaz. Bu insanlık adına da rezillik olur!"

***


Tuba'nın genç danışanları çok. O yüzden gençlerin hali hakkında diyeceklerini merak ediyorum.
Canı sıkılarak anlatıyor:
"Gençlerin yavaşlaması, durması başka yaş gruplarına benzemez. Üstelik anne babalarının burnunun dibinde durup kaldılar... Yalnız kalmak istiyor, olmuyor. Göze batıyor. İsyan etse, neye isyan edeceğini bilmiyor. Zaten kendilerini ifade etme, birbirlerini anlama, fedakârlık, vefa gibi konularda zayıftılar. Şimdi dijital kapanma onları daha kırılgan yaptı."
Tam olarak ne yaşadık biz, ne yaşıyoruz diye soruyorum.
Şöyle bir arkasına yaslanıyor.
"2020 benim için hayal kırıklığı neymiş, tam olarak anladığım bir yıl oldu" diyor.
Susuyorum.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA