Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, dün Gaziantepli mimar Esra Kara ile evlendi. Bizim meslek açısından "Siyasi magazin" alanında bulunmaz bir haber değil mi bu?
Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy'nin Carla Bruni ile evlenmesine ilişkin her şey bilirken, bizim siyasetçilerin makam sahibi olduktan sonra evlenmelerini işlememek, mesleğimize ihanet sayılmaz mı?
Atatürk'ün Latife Hanım'la 29 Ocak 1923-5 Ağustos 1925 arasında evli olduğunu tabii ki hepimiz biliyoruz.
Ama ya diğerleri?..
Aslında Maliye Bakanı olduktan sonra evlenen ilk siyasetçi değil Mehmet Şimşek.
İsmail Rüştü Aksal da (1911-89) CHP'nin tek başına son iktidarında Şemsettin Günaltay kabinesinde Maliye Bakanı olduktan sonra 1949'da Alageyik Hanım'la (Lostar) evlenmişti.
O dönemin gazete arşivlerine girilirse, Aksal'ın nikâhında İnönü'nün mü, Günaltay'ın mı nikâh şahidi olduğu görülür.
Aksal'ın evliliğinin Şimşek'in evliliğinden farkı, bunun Aksal'ın ilk evliliği olmasıydı. Mehmet Şimşek ise ilk eşi Analise Şimşek'ten ayrıldıktan sonra, ikinci evliliğini yapmakta.
Siyasette yükseldikten sonra evlenen ünlü Türklerden biri de eski Ulaştırma bakanı ve CHP Genel Sekreteri Kasım Gülek'tir. Gülek (1905-96), daha sonra siyasete giren kızı Tayyibe Gülek'in doğumunda (1968) 63 yaşındaydı.
Görücü usulü ile mi?
Siyasetçilerin evlilikleri konusuna ilişkin bir başka mesleki arayış da "Şimşek'in evliliği görücü usulüyle mi oldu" sorusunun cevaplandırılması olabilir.
Gazete haberlerine göre Kara ve Şimşek'i, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Asım Güzelbey tanıştırmış.
Evlenecek her çifti birileri tanıştırdığına göre bu "Görücü usulü" kapsamına girer mi bilemiyorum.
Ama Yeni Şafak'ta Abdullah Muradoğlu, Tayyip Erdoğan'ın Başbakan olduğu 58'inci Hükümet'in bakanlarından bazılarının görücü usulüyle evlendiklerinin dökümünü yapmıştı.
Muradoğlu'ndan aktararak bazı örnekleri hatırlatayım...
Mesela Ali Babacan'ın babası Hilmi Babacan şöyle anlatmış oğlunun evlenmesini:
- Amerika'dan dönünce Ali'nin (Babacan) kız kardeşleri, kendi arkadaşlarının arasından birini belirlediler ve 'Ağabeyciğim, şu kız senin için uygundur' dediler. Biz de Allah'ın emriyle istedik. İstediğimiz gün de kabul edildi. Kardeşleri, Ali'nin kendi karakterini ve nasıl birini istediğini bildikleri için mevcutların içinde sana bu uygun dediler. Biz de görücü usulüyle gittik, baktık ve beğendik.
Çiçek ve Aydın...
- İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, dayısı Galip Bey'in lise mezunu kızı Emine Hanım'la memleketi Diyarbakır'da dünyaevine girdi. Aksu, Emine Hanım'la olan evliliğini, "Üniversite son sınıftayken tatilde Diyarbakır'a gittim. Annem aile meclisinin beni evlendirmeye karar verdiğini söyledi. Kızı da bulmuşlar. Dayımın kızı Emine. Annem bana cevabımı sordu. Siz uygun bulduysanız ben kabul ederim dedim. Hemen nişanlandık. Okulun bitiminde 1968 yazında da düğünü yaptık" sözleriyle anlatıyor.
- Adalet Bakanı Cemil Çiçek de görücü usulüyle evlendi. Cemil Bey'in eşi Gülten Hanım Yozgat Akdağmadeni ilçesinde yaşayan mazbut bir ailenin kızıydı. Gülten Hanım Yozgat ile Yerköy arasındaki Saray kasabasında öğretmenlik yapıyordu. Cemil Bey ise genç bir avukattı. Eşin dostun tavsiyesiyle Saray'da görüşen çift birbirlerini beğenerek evlendiler.
- Devlet Bakanı Prof. Mehmet Aydın 1969'da İngiltere'de doktorasının üçüncü yılında iken Ankara İlahiyat Fakültesi'nden sınıf arkadaşı olan din dersi öğretmeni Nihal Altıparmak Hanım'la karşılıklı severek evlendiler.
Ünlü bekârlar
Gelelim "Makam sahibi siyasetçi bekâr olabilir mi" sorusunun cevabına.
Mesela ABD'nin 15'inci Cumhurbaşkanı James Buchanan tarihteki tek bekâr başkanmış.
İngiltere'nin eski başbakanlarından Edward Heath de (1916 –2005) bekârdı.
Hatta Heath'in, partilisi (Muhafazakâr) Margareth Thatcher'i hem rakibesi hem de kadın olduğu için sevmediği söylenir.
Ne dersiniz?
Bir cumartesi günü için bu kadar siyasi magazin yorumculuğu yeterli değil mi?
