Türkiye'nin en iyi haber sitesi
OSMAN ALTINIŞIK (ANKARA)

Hafızamızı tazeleyelim…

Gönülsüz… Bunca yaşananlara rağmen 'tık' yok. Olan bitene sessiz… Ankara yansa bir kalbur samanı yanmıyor.
'Orta saha da top çevirmek' tabiri futbolda çok sık kullanılır. Takım gönülsüz, rakip dişli ise vakit geçirmek için orta sahada top çevirir. Bizim senetçi de yönetimsel zaaflarını, beceriksizliğini, iş bilmezliğini orta sahada top çevirerek vakit oyalıyor. Ankara'nın vaktini çalıyor… Onca alavere dalavereye rağmen hiçbir şey olmuyor gibi yapmak bir senaryonun parçası olsa gerek.
Ankaralı bu beceriksizliği not ediyor… Bakın neler oldu;
'Pazarcı esnafımızın sokağa çıkma yasağı kararıyla yaşadığı mağduriyetin farkındayız.
Onlara lütfen sizde evde kalın dedik.
Elde kalan ürünleri, belediye yemekhanelerinde kullanılmak ve ihtiyaç sahiplerine dağıtmak için satın aldık' dedin. Pazarcı esnafı 'Başkan Yavaş bizi kandırdı' dedi.
Esnaf kandırıldı, kamuoyu yanıltıldı. Algı yönettin… Düzmece röportajlarla savunmaya geçtin.
Haberimizi yalanlama yoluna gittin. Oda başkanı 'Kendilerine yakın pazarcıların mallarını aldı. Bizim mallar çürüdü' dedi. 'Kimden aldın başkan bizim haberimiz yok' başlığı ile pazarcının sesi olduk.
Sonra bomba patladı… Sinir uçlarınıza dokunduk.
Zabıta başkanınız sosyal medya üzerinden 'Bütün bu fitne, pazarcının elindeki bozulacak malı alma iradesi gösteren ABB'ne elindeki patatesi, soğanı, satmak isteyen asalaklara 'hayır' dememizden kaynaklanıyor' dedi. 'Zabıta başkanından pazarcılara ASALAKLAR' başlığı ile haberimizi manşete taşıdık. Görmedin… Çıkıp benim vatandaşıma, benim esnafıma kimse 'Asalak' diyemez diyemedin. Çünkü aynı zihniyetin ürünüsünüz.
Sonra mı?
Korona günlerinde imaj çizmek için rant peşine düştün.
Kağıt toplayıcılarına yardım edildiğini açıkladın.
'Başkan Yavaş bizi de kandırdı' cevabı kağıt toplayıcılarından geldi.
'SABAH Ankara' bir yalanın daha gün yüzüne çıkardı.
'Halk Ekmek'te yeni deprem' başlıklı haberimiz yönetimsel beceriksizliğinizin en bariz yansımasıydı.
Dudak uçuklatan maaşı ile gündeme gelmiş, yardımcılarıyla devam etmişti.
Sonrası, derin bir sesszilik… Ve… Skandalların ardı arkası kesilmedi.
'Büyükşehir'in mührü AD inşaat'ta' başlıklı haberimizde AD İnşaat Sahibi A.Y'a Belplas şirketinin vekâleti verildi.
Adrese teslim ihaleler hayata geçti. Şeffaf yönetim vaadiniz erken bitti.
'Yok öyle bir şey' diyemediniz.
Hani 'ihaleler şeffaf olacak' diyordunuz ya… Biz de 'Kameranız nerede Mansur bey'? diye sorduk. Niye mi? Seğmen Su şirketinin ana bayiliği 10 yıllığına sessiz sedasız adı geçen şirkete verildi.
Cevap mı? Sessiz film devam ediyor.
SABAH Ankara gündeme getirdiği tüm konuların takipçisi oldu. 'Adnan'ın mührüne suç duyurusu' manşetimiz skandalın yargıya taşındığını haberleştirdi.
Skandalın izini sürdük… Büyükşehir'in mühür yetkisi verdiği AD İnşaat skandalı 'Mühür gerçek şirket sahta' haberimizle bir başka boyut kazandı. Gerçek sahibi ve kazancı bilinmeyen şirketin TOKİ bloklarındaki adresinde bir ailenin oturduğu ortaya çıktı.
Tüm sorular cevapsız kaldı.
Ankara Halk Ekmek'teki beceriksizlik yönetimsel zaafa yol açtığı gibi, halk sağlığı ile oynayacak duruma getirildi.
Haberi 'sizin mideniz yok mu?' diye sorduk.
Gereken yapıldı, 'tedbirlerimizi aldık' diyen olmadı… Çözüm mü?
Halk Ekmek'te çalışan 19 kişiye faturayı kestiniz. 'Üç ay ücretsiz izindeler fabrikaya hiçbir şekilde alınmayacaklar' diye panoya isimlerini astınız.
Yardım adı altındaki algı çalışmanız da çok gülünç…
Orta sahada top çevirmeye devam edin.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA