Türkiye'nin en iyi haber sitesi
AHMET ÇAKAR

Denizli ve Terim

İkisi de aynı kuşağın futbolcuları ve aynı kuşağın teknik adamları. İkisi de Türk futbolunda önemli başarılara imza atmışlar. İkisinin de uluslararası alanda futbolculuk kariyeri çok iyi olmamakla birlikte hocalık kariyerleri pırıl pırıl. Bir dönem ikisi de canciğer kuzu sarması arkadaşken son yıllarda birbirinden nefret eder hale gelmişler. İkisi de 60'ına merdiven dayamış. Her şeyi en iyi biz biliriz moduna girmişler. Eleştirilere, yorumculara saygıları hiç yok. Biri kızınca öfkesini kontrol edemeyip sağa sola saldırıyor. Diğeri ise içine kapanıp gülümsemeye başlıyor. Biri çok basit takımların bulunduğu bir grupta, Güney Afrika'ya gitmemizi mucizelere bırakıyor. Öteki ise iki kupayı aldıktan sonra 3.dünya ülkesi insanlarının cilvesini yapıp Çeşme'de inzivaya çekiliyor. Ben devam edeyim mi etmeyeyim mi? diye kararsız kalmış adamı oynuyor. Ama ortada bir gerçek var. İkisinin de sorumlu olduğu takımlar şu anda yerlerde sürünüyor. Ve maalesef basının bir kısmı bu iki teknik adamın tafrasından etkilenip hala vazgeçilmez olduklarını s a - vunuyorlar. Oysaki mezarlıklar kendini vazgeçilmez sanan insanlarla doludur. Biri Milli Takım'ın Avrupa 3.olduğu maçtan sonra 'istifa ettim' diyor. Ama daha sonra yüksek maaşla (ki hakkıdır) görevine devam ediyor. Diğeri ise art arda gelen başarısızlıklardan sonra ben istifa edeyim bari diyor ama Beşiktaş yönetimi kabul etmiyor. Bu iki sözde yaşlı kurt Türkiye'de trajikomik bir tiyatroyu sergiliyorlar. Türk halkını aptal zannedip basını kullanıp bir takım maniplasyonlarla yerlerini sağlam tutmaya çalışıyorlar. Ve maalesef bu tiyatroya yöneticiler de dahil oluyor.

ÇAYCISINA KADAR HERKES
Federasyonumuza bakıyoruz başkan Mahmut Özgener'den federasyon çaycısına kadar herkes Terim'e tapar hale gelmiş. Milli Takım Güney Afrika'ya gitmese bile Terim devam etmelidir savunmasındalar.
Buna karşılık Beşiktaş yöneticisi Levent Erdoğan kılıçları çekmiş Demirören ve Denizli'yi parçalıyor. İkisi de doğru değil, herkes kendi şovunda. Milyonlarca dolarlık ülke propagandasını yapabileceğimiz Dünya Kupası'na katılmamız mucizelere kalırken federasyonun her ferdi Terimci olmuş. Yine milyonlarca dolarlık harcamayla takviye edilmiş Beşiktaş vahim durumdayken Denizli yine sırıtıyor. İşte Türk futbolunun gerçeği bu. Ve maalesef basın olarak bizler de zaman zaman bunlara alet oluyoruz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA