Türk Hava Yolları'yla bir kere uçmuş olan, Skylife dergisini de görmüştür. Yıllardır mutlaka bakılan bir yayın oldu. Arada 40 tane takım elbiseli adamın yan yana dizildiği fazla kurumsal fotoğraflara denk geldik, bazen peş peşe testi, nargile, maltıza maruz kaldık ama hiçbir zaman uçaktan onu karıştırmadan inmedik doğrusu. Yıllarca dergicilik yaptığım için fena bir huyum var: Şöyle rahat rahat çeviremem sayfaları; üstüme sürekli tashih sıçrar! Geçen gün uçakta da aynı şey oldu. Skylife'ı aldım önümdeki cepten, ne var ne yok bakıyorum. "Baden-Baden'e Gitmek İçin 10 Neden" başlıklı bir dosya hazırlamışlar. 10 sayfa ama bol fotoğraf ve kısa yazılı kutulardan oluştuğu için çok kolay okunuyor. Spotta "Dünyanın sayılı kaplıca merkezlerinden biri... Hareketli coğrafyasını tamamlayan Kara Ormanı, şık otelleri, süslü sevimli binalarıyla işte Baden-Baden... Bir spa merkezi hükmündeki bu benzersiz kentte mutlaka görmeniz gerekenleri sizin için listeledik" yazıyor. Aaa ne güzel, okuyayım ben bunu, dedim. Hiç gitmedim, hem nerede ki Baden-Baden? Okuyunca öğrenirim nasılsa... Kutu kutu, satır satır gidiyorum şimdi:
1. HOHENBADEN KALESİ: "Bu muazzam kale 1102 yılında inşa edilmiş. Hem kalıntıları keşfetmek hem de kalenin harika panoramik manzarasını görebilmek için rotanızı Hohenbaden'den (diğer adı Altes Schloss- Eski Kale) başlatmalısınız. Dik merdivenlerini tırmanıp manzarayı gördüğünüzde kalenin etrafını saran Kara Orman'ın neden peri masallarına ilham kaynağı olduğunu anlıyorsunuz. Aşağıda ise sık ağaç örtüsünün arasında bir kaybolup bir ortaya çıkan Baden-Baden... Burası böyle bir kenti tepeden izlemek için mükemmel bir lokasyon." Peki de, nerde bu Baden- Baden?
2. ANTİKACILAR: "Orta Çağ'dan kalma kaleden ayrılıp karanlık çağları arkanızda bırakın ve şifalı sulara dalmadan önce yakın geçmişin lüks tarihine tanık olacağınız şehir merkezine doğru yola çıkın. Arnavut kaldırımlı sokaklara sıralanmış ve süslü balkonlarla bezenmiş pastel renkli binaların vitrinleri size göz kırpacak. Burada altın hazinelerle dolu antika dükkânlarına bir göz atmadan geçmeyin." Olur da, nerde bu Baden-Baden?
3. SOPHIEN CADDESİ: "Sophien Caddesi'nde sakin bir yürüyüşe çıkın ve lüks alışveriş dünyasını keşfedin. Işıldayan vitrinlerinde kırmızı halıya yakışacak kadar güzel aksesuarların boy gösterdiği mücevher dükkânları bu caddeye doluşmuş. Ancak fiyatlar size fazla uçuk gelirse, caddenin tam karşısındaki pastaneden lezzetli ve ucuz fingerkolatschen'dan alarak midenizi mutlu edebilirsiniz." İyi de, nerde bu Baden-Baden?
4. LICHTENTALER CADDESİ: "Leopoldsplatz'daki köpüren fıskiyeye vardıktan sonra Lichtentaler Caddesi'ni boydan boya yürüyebilirsiniz. Ünlü Roma hamamlarına gitmeden önce Monika Sholz gibi lüks butiklerin vitrinlerine göz atın. Friedrichsbad'ın gösterişli neo-klasik cephesindeki nişlerden aşağı bakan, toga adlı kumaşlara sarınmış Romalı heykeller karşılayacak sizi. Binanın içinde muhteşem havuzlar var." Güzel de, nerde bu Baden-Baden?
5. TERMAL SULAR: "Freidrichsbad Baden-Baden'in en iyi termal kaplıcalarının bulunduğu iki bölgesinden biri. İster tarihî yapılardan dönüştürülmüş lüks termal otelleri, isterseniz sauna komplekslerini tercih edin, ama burada bütün yılın yorgunluğunu bırakmanızı sağlayacak sularda rahatlamadan eve dönmeyin. Bu arada bölgenin ünlü fırça ve sabun masajını da unutmayın." Tamam da, nerde bu Baden-Baden?
6. LICHTENTALER ALLEE PARKI: "Trinkhalle kemeraltının yanındaki zarif köprüden geçtikten sonra karşınıza çıkan muhteşem manzaralı Lichtentaler Allee Parkı, Oos Nehri ile ikiye bölünüyor. Nehrin akıntısı kulakları dolduruyor. Geçmişi 1600'lü yıllara uzanan parkta 300'den fazla yerli ve egzotik ağaç türü bulacaksınız." Önce şehri bulsak? Sahi nerdeydi Baden-Baden?
7. KURHAUS: "Kurhaus, termal suların yanı sıra Baden-Baden mutfağının (Badische Küche) en güzel örneklerini sunan bir bölge. Spargelcremesüppchen (kremalı beyaz kuşkonmaz çorbası), Schneckensuppe (salyangoz çorbası), Bubespitzle (patates kızartması) mutlaka denemeniz gerekenlerden..." Deneyelim de, Allahım, nerde bu Baden-Baden?
8. FESTSPIELHAUS BADENBADEN: "Almanya'nın en büyük opera ve konser salonu Baden-Baden'de ve ağustos ayı dışında her ay konser ve gösterilerin olduğu yoğun bir programla dolu. Yenilenen ve son derece teknolojik bir altyapıyla desteklenen sahnesinde bir konser, bale veya opera izlemeden dönülmemeli." Oh! Çok şükür! İzlemez miyiz hiç; değil mi ki Almanya'da olduğunu öğrendik Baden-Baden'in... Dokuzuncu sayfada ilk ve son defa ifade edilmiş!
9. ADRENALİN DURAĞI: "Baden- Baden spor meraklıları için de ideal. Ormanla içli dışlı düzlükler ve tepelerle örülü coğrafyasında golften dağ bisikletine, tırmanmadan trekkinge kadar birçok aktiviteye katılabilirsiniz." Hay hay, atla deve değil, sonuçta Almanya'da Baden-Baden.
10. KARAORMAN'IN DERİNLİKLERİNDEKİ KÖYLER: "Kara Orman'da yürüyüşe çıkın. Güneye giden yolu izleyin, çünkü orada zencefilli ekmekten yapılmış gibi görünen evler göreceksiniz. Guguklu saat seslerinin yolculuğunuza eşlik ettiği bu masalsı köylerin güzelliği neredeyse Titisee Gölü ve Triberg'i bile gölgede bırakıyor." Haydaa, şimdi işin yoksa Titisee Gölü ile Triberg'e tak kafayı! Ama neyse ki Baden-Baden nerede, bulduk. Almanya'nın güneybatısında, Baden- Württemberg eyaletinde bir spa şehri burası ve de iyi haber: THY İstanbul ile Baden-Baden arasına haftada dört gün karşılıklı seferler düzenliyor. Adı 'Banyo' demek; 'Banyo-Banyo'. Sırf bu sebepten bile gidilir!
SARIŞINSEVERLER BURAYA GİTSİN!
Letonya'nın Riga şehrinde 11 Temmuz'da Sarışınlar Festivali başlıyor. Marilyn Monroe'ya en çok benzeyen sarışın, en güzel köpeğin sahibi sarışın gibi kategorilerde yarışmalar var, gelir de sosyal sorumluluk projelerine gidecek. Türkiye'de sarışın hastası boldur; o yüzden sarışınlar ve meraklıları için matrak olur bu yarışma muhakkak.
AYVALIK TAKSİYARHİS'TE KLASİK MÜZİK
Ayvalık'taki Taksiyarhis Kilisesi'ne de bayılmıştım, Boğaziçi Üniversitesi'ndeki AIMA konserine de. Şimdi ikisi bir arada, dolayısıyla da tadından yenmez. Ayvalık Uluslararası Müzik Akademisi'nin (AIMA) Prof. Filiz Ali öncülüğünde bu yıl üçüncü defa düzenlediği Ayvalık AIMA Müzik Festivali, tam da bu hafta: 8, 9 ve 10 Temmuz tarihlerinde, göz alıcı, göz kamaştırıcı Taksiyarhis Kilisesi'nde. Yolu Ayvalık'a düşen sakın ha kaçırmasın, hatta meraklısı da bilhassa düşürsün yolunu, pişman olmaz.
