Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ALİ GÜLTİKEN

Hatalardan ders çıkarmak

Hayat bir öğrenme süreci. Bu süreç içerisinde birçok sıkıntı ve zorlukla karşılaşılıp dönem dönem hatalar da yapılır. Fakat bu hatalardan gerekli dersleri ve çıkarımları kendi adına doğru yapabilenler bir dönem sonrasında bunları yapmamayı öğrenirler. Yani tecrübe kazanırlar. Bu siyasette de, sanatta da, günlük yaşamda da, sporda da böyledir.
Geçtiğimiz hafta Türkiye'nin gündemi bir oyuncunun transferi ve iki kulüp arasındaki çekişme ile doluydu. Bu olayda Beşiktaş'ın transferle ilgili izlediği yol herkesi şaşırttı. Beni şaşırtmaya devam eden ise başarısızlıkla sonuçlanan bu transfer öyküsünden sonra yapılmaya devam eden açıklamalar oldu.

SUÇLU ARAMAYIN
Suçlu Beşiktaşlı olan ama "Beşiktaşlılık duruşu" sergilemeyen Mehmet Topuz'du. Suçlu bonservisi elinde bulunduran ve muhatap kabul edilmediği için oyuncusunu Fenerbahçe'ye satan Kayserispor Kulübü idi. Suçlu Fenerbahçe TV'ye açıklama yapan Kayserispor Menajeri Süleyman Hurma idi. Suçlu oyuncuyu olması gerektiği gibi transfer eden Aziz Yıldırım'dı. Suçlu oyuncuyu ikna edemeyen menajerlerdi. Suçlu oyuncuyu iyi koruyamayan body guardlardı.

YİNE AYNI YANLIŞ
Bu liste böyle uzar, gider. Benim beklentim bu olayların sonucunda Beşiktaş yönetiminin de bu olayda kendi payına düşen hatayı kabullenmesi, listenin en başına kendini koyabilmesi ve yanlışını görebilmesiydi.
Ama bugüne kadar olduğu gibi yine aynı hata yapıldı ve yanlış başka yerde arandı. Bu sezon iki büyük kupayı kazanan Beşiktaş, bunun coşkusunu doya doya yaşayamadan bu transfer skandalının gölgesinde kaldı.
Kendisini düzeltmesi gereken Beşiktaş'ın yönetim mantığıdır. Bu da hatalarınızı kabul edip olayları doğru değerlendirerek, olaylardaki sorumluluk payınızı kabul ederek olur.
Tüm Beşiktaş camiası gibi benim de beklentim, kazanılan iki kupanın bir başlangıç teşkil etmesiydi. Geçmişte yapılan büyük hatalardan ders çıkarılarak çok daha sağlıklı ve önemli kararlar alınması yönündeydi.
Fakat önce Mehmet Topuz, sonra Nihat Kahveci transferlerinde yapılanlar, bize Başkan Yıldırım Demirören'in düşünce yapısı ve yönetim mantığında değişen hiçbir şeyin olmadığını gösterdi.

ESKİSİ GİBİ SÜRER
Beşiktaş camiasının daha büyük beklentileri var. Geçmişte yaşanan travmalardan kendini kurtarmak, takımına, camiasına ve yönetimine güvenmek istiyor. Daha da önemlisi geleceğe daha güvenli ve takımına inanarak bakmak istiyor. Ama siz baştaki lider olarak bu hataları sağlıklı değerlendirmeden hareket ederseniz ve sürekli tekrar ederseniz bu düşünce yapısı şimdi olduğu gibi yerini umutsuzluğa, şüpheye ve mutsuzluğa bırakır.
Kazanılan iki kupa dışında da her şey eskisi gibi sürer gider.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA