Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Adı kaldı yadigâr

Ajda Pekkan'ı Star'ın yarışması Süperstar Aile'de jüri üyesi olarak görünce şaşırmıştım. Hani ne bileyim, hafif bir yaz yarışması için fazla "ağır sıklet" kalıyordu. Nitekim üçüncü hafta "yoğun iş temposu" nedeniyle jüri koltuğunu terk ettiğini gördük. Kim bilir belki de Ajda'nın görevi, iki haftalık bir "tanıtım" ile sınırlıydı... Kendi gitti ama yarışmanın ismindeki "Süperstar" unvanı yadigar kaldı. Ajda'nın yerine jüri koltuğuna oturan reklamcı Turan Başartan'ı ise ilk kez Star'ın bir başka yarışması "Yemeğe Bizdeyiz"de tanımış ve izlenimlerimi köşeme taşımıştım. O yorumumda Başartan' ın renkli kişiliği ve bilgi birikimi ile ekranların "aranılan" yüzlerinden biri olacağını söylemiştim. Nitekim Başartan, görev aldığı ilk programda son derece başarılı bir performans ortaya koyup, öne çıkmasını bildi. Turan Başartan; Seyfi Dursunoğlu ile Ertekin arası tarzıyla ilerleyen haftalarda programa damgasını vurmaya aday. Tabii yarışmanın ömrü vefa ederse... Yadırgadığım ise ünlü reklamcının her reklam anonsunda "Aaaa!" çekip, hoşnutsuzluğunu dile getirmesiydi... İnsan "ekmek teknesine" böyle ihanet eder mi? Yarışmaya gelince: Konsept cazip ama trafiği bir türlü akmıyor. İlk yarışmacılara jüri uzun uzun yorumlarda bulunuyor. Sonlara doğru süre sınırı aşıldığı için diğerleri sadece "geçiştiriliyor" ve buna haklı olarak tepki gösteriyorlar. Bir de dekor, atv'nin "Bir Şarkısın Sen" yarışmasını fena halde çağrıştırıyor. (Okan Bayülgen, epilepsi hastaları için nöbet geçirme riski taşıyan ışıklara ne diyecek acaba?) Yarışmacılara ikişer şarkı söyletilmesi ise programın gereksiz yere uzamasına ve dikkatin dağılmasına yol açıyor. Benim oyum ise Batuhan- Miraç kardeşlere... Bu oyda, başarılı performansları kadar, kurtlar sofrasına mehtap gibi doğan "saflıklarının" da etkisi var. Meltem Cumbul'un sunuculuğu ise şimdilik sadece "standardı" tutturuyor.. Bu arada ünlü şef Önder Bali ile jüri üyesi Gökhan Özen arasında, ekran başındakilerin anlamadığı "üç buçuk yarım ses" tartışmasını çok gereksiz ve sıkıcı buldum. Hele sonunda "Üç buçuk yarım sesin, bir buçuk tam sese tekabül ettiğini" öğrenince, ekran karşısında geçirdiğim zamana acıdım...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA