Sanki 'müzik sanatçısının' ansiklopedik tarifi gibi... Eğitimli, her tür enstrümanı çalabiliyor, orkestra yönetebiliyor, beste ve düzenleme yapabiliyor, söz yazabiliyor. Dahası, müziğin her türünde ürün verebiliyor.
Caz söyledi, ayakta alkışlandı. Pop yaptı, şarkıları listelerin zirvesinden inmedi. Türk Halk Müziği albümü yaptı, ozanlara parmak ısırttı. Ve şimdi Türk Sanat Müziği albümüyle karşımızda...

ÜSTÜN GENLER
Fatih Erkoç'un albümü bir haftadır otomobilimin müzik tesisatına kaynadı adeta... Evire çevire dinliyorum. Bir Türk Sanat Müziği tutkunu olarak; Erkoç'un nağmeleri ile zaman tünelinde dolaşıyorum.
Annemin bulaşık yıkarken söylediği ve apartman boşluğunda herkesin mutfak camlarını açarak kulak kesildiği, hatta 'özel istekte bulunduğu' repertuvarın neredeyse tamamı bu albümde... Bir tek fonda, bulaşık süngeriyle gırç gırç eden çay bardaklarının sesi yok...
Fatih Erkoç, babası Udi Hasan Erkoç'a ithaf ettiği albümüne Babamdan Miras adını vermiş. Albümde Hasan Erkoç'un iki, Fatih Erkoç'un beş eserinin yanı sıra, sanat müziğimize büyük katkısı bulunan 21 bestekarın eserleri de yer alıyor.
Kimine babasından mal-mülk kalır, kimine borç, kimine hatıra... Fatih'e eşsiz bir müzik kültürü kalmış. Ne mutlu...