Yüreği Mehmetçik'in karşısına çıkmaya yetmeyen, fareler gibi tüneller kazan, köşeye sıkıştığında camilere füze sallayan PKK/PYD/YPG/ KCK ya da adı her neyse, bu alçakların sosyal medya üzerinden yürüttüğü savaşa da aynı şekilde karşılık vermemiz gerekiyor. Bu cephenin neferleri de biz gazeteciler, televizyoncular olmalıyız. Askerimizin sahadaki kararlı mücadelesi sürerken; biz de vatandaşı teröristlerin bu kara propagandasına karşı uyarmalı, aleyhimizdeki her argümanı değerlendirmek için fırsat kollayan Batılılar'ı gerçeklerden haberdar etmeliyiz.
Rezil teröristler, son olarak iğrenç yalanları gerçekmiş gibi internet üzerinden servis edip Zeytin Dalı Operasyonu'nu karalamaya, beyinleri bulandırmaya çalışıyorlar. Son olarak, sözde Afrin'deki son harekat sırasında yaralandığını iddia ettikleri bir çocuk fotoğrafını kullandılar. Oysa o fotoğraf, 11 Temmuz 2016'da Ruslar'ın bombardımanı sırasında Halep'te yaralanan çocuklara aitti ve Anadolu Ajansı'nın İstanbul Photo Awards yarışmasında birinci olmuştu.
Belli ki cephane olarak ellerinde sadece 'yalanlar' kaldı. Harekat devam ettikçe daha da beterlerini yayacaklar. Bizler de aklıselim ve vatansever gazeteciler olarak onların her sahte vuruşunu taca çıkartacağız.