Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Çukurova’nın muhteşem başarısı

Bir dizi düşünün: Yayına başladığında medyaya dağıtılan afişindeki 5 başrol oyuncusundan 3'ü ayrılmış. Hikayenin iki baş erkek karakteri (Yılmaz ve Yaman) ile senaryonun ağır topu Hünkar diziye veda etmiş. Bu ayrılıkların ardından hikaye neredeyse 180 derece yön değiştirmiş. Ama..
İşte dizinin başarısını belgeleyen de bundan sonrası. Atv ekranlarındaki Bir Zamanlar Çukurova tüm bu engellerin üzerinden atlamayı başarıp, yeni sezonun ilk bölümünde yine milyonları ekrana kilitlemeyi başardı. Bunda isabetli oyuncu takviyeleri yapan yapım ekibinin başarısı kadar senaristlerin de büyük payı vardı. Çünkü ince manevralar ile dizinin 'ruhunu' ve 'heyecanını' kaybetmesini engellediler. Hikaye öyle ustalıkla evrildi ki, seyirci dizisini bırakmadı. Tam tersi, tiryakilerin arasına yenileri katıldı. Bu başarıda Züleyha'yı oynayan Hilal Altınbilek ile Fekeli karakterine can veren Kerem Alışık'ın muhteşem performanslarının da payı büyüktü.

Bu arada diziye yeni katılan İbrahim Çelikkol'un son derece isabetli bir seçim olduğunu söyleyebilirim. Hem konsepte uyacağını hem de kısa sürede oyuncu arkadaşlarına uyum sağlayacağını düşünüyorum. Hemen her dizisi ve filminden bu köşeye övgü cümleleri düştüğüm Çelikkol, eminim ki Çukurova sayesinde parlak kariyer zincirine önemli bir halka ekleyecek.
Son olarak iddialı bir cümle kurayım: Bir Zamanlar Çukurova öyle bir ivme ve rüzgar yakaladı ki, tıpkı bir zamanların Dallas ve Hanedan'ı gibi yıllarca sürebilecek bir dizi haline gelebilir.

Havalanma Altay!
Fenerbahçe ve Milli Takım'ın genç kalecisi Altay, Sivasspor maçında gereksiz yere neden olduğu penaltı ile takımının 2 puan kaybetmesine yol açtı. Altay, ceza sahası içinde rakibe çalım atmaya kalkınca topu kaptırdığı rakibine faul yapıp, penaltıya sebep oldu. 'Yediği' golle de maç 1-1 berabere sonuçlandı.

Aslında bu hatada Altay ve hocaları kadar tribündeki seyircinin de suçu var. Çünkü Altay daha önce ceza sahasında ne zaman çalım yapsa, tribünlerden ıslık yerine alkış almıştı. Yani 'özenle' şımartılmıştı.
Yukarıdaki 'Havalanma Altay' başlığının yarısı da İzmir'in Süper Lig'deki efsane temsilcisi Altay takımı için. Zira şampiyon olduğu geçen yıl oynadığı futboldan eser kalmadı. Mustafa Denizli'nin öğrencileri, şampiyonluk sarhoşluğunu üzerlerinden atamamış olsalar gerek, tel tel dökülüyorlar. Mustafa hocam, jilet reklamındaki 'şampiyonluk tıraşını' bir an önce bitirip, takımı toparlamalı. Yoksa geçen yılki şampiyonluk, 'tıraştan' ibaret kalacak.
Ve son söz: Başarı zordur. Ama onu hazmetmek daha zordur!..

"Birlikte takılıyoruz"
Son zamanlarda flört eden gençlerden bu sözü sıkça işitir oldum. "Sevdalandık" ya da "Sevgiliyiz" demiyorlar. Hatta bu kelimelerden utanıyor gibiler. "Kız arkadaşım" ya da "Erkek arkadaşım" diye de nitelemiyorlar birbirlerini. "Birlikte takılıyoruz" diyorlar.
"Takılıyoruz..." Sanırsınız, yüzüğü yanındakinin kazağına takılmış da 'mecburiyetten' bir aradalar. Ya da akıntıda, rüzgarda sürüklenirken tesadüfen yapışmışlar birbirlerine. Rüzgar, akıntı yön değiştirince ayrılacaklar. Derinlik yerine yüzeysellik, süreklilik yerine günübirlik yakınlaşmalar, aşk yerine takılmak...
Dünya sanal, ilişkiler banal... "Kullan at" sloganı artık sadece jiletler için kullanılmıyor.

Gaf kürsüsü
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, "Gölbaşı belediyemiz de harika işler yapıyor" diyerek CHP'li sandığı ilçenin başkanını öve öve bitiremedi. Oysa Gölbaşı Belediye Başkanı MHP'liydi.

Zap'tiye
Önce "Vücuduma dokundurtmam" diye miting düzenlerler, sonra da yoğun bakımda boğazlarına tüp sokulması için doktorlara yalvarırlar...

Ne demiş?
"Tıp her şeye çare buluyor da, şu ar damarı çatlayanları bir türlü tedavi edemiyor." (Atv'deki programında Esra Erol'un isyanı)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA